Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf dava konusu MTS icra takibini her ne kadar Bakırköy Adliyesinde açmışsa da 22.08.2021 tarihinde dava konusu MTS icra takibine karşı sunmuş olduğumuz borca itiraz dilekçemizde de belirttiğimiz üzere müvekkil firmaya ait İTO kayıtları incelendiğinde de görüleceği üzere müvekkil firma "Rumeli Cad. Meşrutiyet Mah. No:78 D:2 Şişli/İSTANBUL" adresinde faaliyet göstermekteyse de davacı/alacaklı taraf haksız ve kötüniyetli olarak icra takibini Bakırköy Adliyesinde başlatmıştır. Müvekkil firma hakkında icra takibinin başlatılabilmesi için yetkili icra müdürlüğü İstanbul İcra Müdürlükleridir. Davacı taraf işbu davayı her ne kadar yetkili mahkemenizde açmışsa da icra takibi yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığı için sayın mahkemeniz tarafından işbu davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir....
İcra takibi ile borca itiraz üzerine icra mahkemesinde açılan itirazın kaldırılması davası, birbirini tamamlayan ve bütünlük arz eden takip hukuku işlemleridir. Tebligat Kanunu'nun 11.maddesi ve Avukatlık Kanununun 41.maddesine göre, vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. İcra takip dosyasında borca itiraz, borçlular vekili tarafından yapılmıştır. Bu durumda, dava dilekçesinin vekile tebliğ edilerek, usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken, asile tebligat yapılmak suretiyle, taraf teşkili sağlanmadan, davalı borçluların savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır....
İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini, davacı şirket nezdinde ileride telafisi imkansız zararların doğmaması ve davalının mallarının üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için davalıya ait araç ve taşınmazları davalıya ait taşınmaz ve araçları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını veya ihtiyati haciz uygulanması veya en azından davalının tüm mal varlığı üzerine davalıdır şerhi uygulanmasına, itirazın iptaline ve takibin devamına, haksız ve kötü niyetli davalı/borçlu aleyhine asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile 2.650,00 TL yönünden davalının icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve borca itiraz kısmen yerinde olmakla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-İ.İ.K.nun 67/2 maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötü niyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkâr tazminatı işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir....
ın yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda; borca ve imzaya itiraz ederek takibin durdurulması ve iptalini talep ettiği mahkemece borca itiraz nedenleri incelenerek davanın reddine karar verildiği görülmektedir.Borçlunun yasal süresi içinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borca itirazlarının yanında ayrıca imzayada itiraz ettiği anlaşıldığından mahkemece imza itirazına ilişkin değerlendirme yapılmadan karar verilmesi doğru değildir.O halde mahkemece imza itirazının da esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ:Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında ------ ve cari hesap sözleşmesi sebebiyle ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturaları ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır....
-DEM.lik taşıt kredisi kullandırıldığını, kredi ile alınan araç üzerine rehin şerhi konulduğunu, keşide edilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, ne rehnin varlığına ne de borca yönelik bir itirazlarının sözkonusu olmadığını, sadece icra takibinde var olan belirsizliklerin giderilmesi amacıyla dilekçe verdiklerini, müvekkili tarafından Mark olarak alınan araç kredisinin hangi kurdan Euro’ya dönüştürüldüğünün belirtilmediğini, hangi tarihten itibaren faiz yürütüldüğünün açıklanmadığını, yapılan ödemelerin düşülüp düşülmediğinin anlaşılamadığını, itirazın amacının bu belirsizliklerin giderilmesine yönelik olduğunu, bu nedenle inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini, alacağın varlığına ve faiz oranına bir itirazlarının söz konusu olmadığını bildirmiştir....
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; 30/10/2020 tarihinde icra edilebilirlik şerhi için Ceyhan Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurulduğunu, aynı tarihte borçlu tarafından haricen ödeme yapıldığını, bu ödemenin dosyaya bildirildiğini, ödemeye rağmen kötü niyetli olarak bu şikayette bulunulduğunu beyan etmiş, şikayetin reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi kararında; arabuluculuk anlaşma tutanağında, 6325 sayılı yasanın 18/4 maddesindeki şartların bulunmadığı, icra edilebilirlik şerhinin de olmadığı, takibe dayanak belge ile ilamlı takip başlatılamayacağı gerekçesiyle takibin iptaline, şartları oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususlar tekrar edilmekle birlikte, kararın eksik incelemeye dayalı usule ve yasaya aykırı olarak verildiğini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/268 KARAR NO : 2020/1993 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MENDERES İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2019 NUMARASI : 2019/25 ESAS - 2019/55 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; Menderes İcra Müdürlüğü'nün 2018/424 Esas sayılı dosyasında ödeme emrini aldığını, ödeme emrinin dayandığı inkar tazminatı alacağına Menderes İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28/12/2018 tarihli, 2018/61 Esas, 2018/157 Karar sayılı kararı ile hükmedildiğini, karara karşı istinaf yoluna başvurduğunu ve dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiğini, kararın kesinleşmemiş olduğunu, karar kesinleşmediğinden Menderes İcra Müdürlüğü'nün 2018/484 Esas sayılı dosyasından icra emri gönderilemeyeceğini...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/01/2022 NUMARASI : 2022/89 ESAS 2022/170 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; İstanbul 35.İcra Müdürlüğü 2021/14057 Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine itiraz ettiğini, borca itirazının bulunduğunu, dava konusu senet borcunun ödendiğini, öncelikle tedbir kararı talep ettiğini, icra emrinin ve icra takibinin iptaline, yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....