WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte borca da itiraz ettiği, mahkemece, icra takibinin şekline göre, borçlunun borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesinin gereksiz ve geçersiz bir işlem olduğu, sonuç doğurmayacağı,süresi içinde icra dairesine itiraz edilmediği gerekçesi ile başvurusunun reddine karar verildiği görülmektedir...

    İcra Müdürlüğünün 14/04/2009 tarihli kararı ile itiraz süresinde olmadığından takibin devamına karar verildiği, borçlu davacı yeniden 2. kez 14/11/2022 tarihinde iş bu borca itiraz ederek itiraz dilekçesi sunduğu ve icra müdürlüğünce de 14/11/2022 tarihinde süresinde olmadığından bahisle itirazı reddedilerek takibin devamına karar verilmiştir. Ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur İİK'nın 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almaktadır. Borçlunun borca itirazlarını takibin şekline göre bu itirazın İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1052 KARAR NO : 2020/1050 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞARKIŞLA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/01/2020 NUMARASI : 2019/44 ESAS 2020/7 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Şarkışla İcra Müdürlüğünün 2019/487 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, icra takibine ilişkin gönderilen ödeme emrinin müvekkilinin aynı konutta yaşamadığı kişi tarafından aynı konutta beraber yaşıyoruz denilerek alındığını, müvekkiline bilgi verilmediğini, bu nedenle tebligatın usulsüz olduğunu belirterek takibin iptaline, haksız icra takibi nedeniyle davalı aleyhine...

    Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararının Serik İcra Müdürlüğü'nün 2021/832 Esas sayılı takip dosyası üzerinden işleme konulduğunu, borçlunun borca itiraz ettiğini, itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece verilen ihtiyati haciz kararı kaldırılmadığını, davalının bu yönde yapmış olduğu başvuru konusunda mahkemece bir karar verilmediğini, icra dosyasından verilen 16/07/2021 günlü takibin durdurulması kararının iptalini talep etmiştir....

    İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK. nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK. nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Pek tabidir ki ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle mirasın reddi yoluna başvurulmuş olmakla, henüz yargılamanın devam ediyor olması durumunda, borçlunun mirası reddettiğini İİK. nun 62/1.maddesinde öngörülen yasal sürede icra dairesine itiraz olarak bildirmesi halinde itirazın kaldırılması talebinin incelenmesi sırasında bu dava bekletici mesele yapılacaktır....

      İcra dairesine usulsüz tebligat bildirilerek yapılan itiraz öğrenme tarihi icra tarihi icra mahkemesi tarafından düzeltildikten sonra geçerlilik kazanır. Borçlu vekili bu konuda icra mahkemesine herhangi bir başvuru yapmadan icra dairesine başvurmasında icra müdürlüğünün icra takibinin durdurmasına yasal olanak yoktur. Kaldı ki icra dairesi de sehven durdurduğunu icra takibinin devamı kararı almıştır. İcra müdürlüğünün bu kararı almasında yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Bütün bu nedenlerle şikayetçinin şikayetinin reddine" karar verildiği görülmüştür....

      . - K A R A R - Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır. Davalı icra takibine karşı yaptığı itirazda, müvekkilinin ikametgahının ...’da olup, ... İcra Dairelerinin yetkili olduğu, alacaklı olduğunu iddia eden kişiye borçları olmadığını belirterek icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir. Mahkemece davalının akdi ilişkiyi kabul etmediğini bu nedenle genel yetki kuralının uygulanması gerektiğini yetkili İcra Müdürlüğü davalının ikametgahı icra dairesi olduğundan ve icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz haklı olduğundan yetkili İcra Müdürlüğünde başlatılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamı bir bütün olaraka değerlendirildiğinde; davacı her ne kadar kambiyo senedinin vasfına yönelik İİK170 /a-2 maddesi uyarınca şikayette bulunmasının yanında borca da itiraz etmiş ise de; öncelikle İİK170/a-2 maddesi uyarınca takibin iptalini gerektirir bir durum bulunup bulunmadığı bakımından değerlendirme yapmak gerekmiş senet metninin incelenmesinde davacının lehtar olduğu ve ciro silsilesindeki ilk imzanın da kendisine ait olduğu, ciro zincirinde bir kopukluk olmadığı anlaşılmış, bu haliyle cirantaların her birinin senedi icra takibiyle tahsil yoluna başvurma hakkını haiz olduğu göz önüne alınarak davacının yetkili hamil olarak alacağı tahsil amacıyla icra takibine başvurma hakkı bulunduğu mahkememizce sabit görülmüş, borca itiraz bakımından yapılan değerlendirmede ise İİK' nın169/a maddesinde sayılan belgelerden ibraz edilmediği dikkate alınarak itiraz yerinde görülmemiş ve hem şikayetin hem itirazın...

        DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında ------ ve cari hesap sözleşmesi sebebiyle ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturaları ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır....

          Mahkemenin 2019/45 Esas sayılı dosyasında davacının usulsüz tebligat ve borca itiraz davasının yapılan yargılanmasında davacının usulsüz tebligat talebinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine, borca itiraz talebinin ise reddine karar verildiği, dosyanın Dairemeiz denetiminden geçerek davacının istinaf talebinin kesin olarak reddine karar verdiği ve ilamın 25/09/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Mahkemece verilen 2019/45 Esas 2020/2 karar ile; borçluya gönderilen ödeme emrinin öğrenme tarihi olan 24/10/2019 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiş olup, verilen karar Dairemizin 2020/900 Esas 2020/2070 karar sayılı ilamı ile kesinleşmiştir. Davacının bu tarih öncesi ve sonrasında takip dosyasına yapılmış borca herhangi bir itirazı olmadığı, böylelikle 24.10.2019 tarihinden sonra 7 günlük borca itiraz süresinin dolması ile takibin kesinleştiği, 22.12.2020 tarihli haciz talebinin icra müdürlüğünce yerine getirilmesinin yerinde olduğu değerlendirilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu