Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı alacaklı, sözlü kira sözleşmesine dayanarak 09/09/2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile 66.500,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçlu vekili süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile; müvekkilin tüm kira borçlarını zamanında ödediğini, alacak talebinin neye göre ve nasıl hesaplandığının anlaşılmadığını belirterek borca itiraz etmiştir. İ.İ.K.'nun 269/2. maddesi hükmüne göre, borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi ve kira ilişkisini kabul etmiş sayılır. Davalı borçlu ödeme emrine yaptığı itirazda takip dayanağı sözlü kira akdini inkar etmeyip, borca itirazda bulunduğundan kira ilişkisinin kesinleştiğinin kabulü zorunlu olup davalının borcu olmadığı iddiasını İ.İ.K. 269/c maddesine göre ispatlaması gerekir. Bu nedenle, uyuşmazlığın yargılamayı gerektirdiğinden bahsedilemez....

    Noterliğinin 2 mayıs 2012 tarih ... yevmiye sayılı vekaletname ile itiraz eden vekile verdiği vekaletnamenin dosyaya harçlarıyla birlikte sunulduğu anlaşılmakla icra dosyasında vekaletname bulunmadığına yönelik gerekçe doğru olmamıştır. İİK 67.m. uyarınca itirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarından biri borçlunun aleyhindeki ilamsız icra takibine ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edip takibi durdurmasıdır. Vekil tarafından borca itiraz dilekçesinde ; icra takibini haricen öğrendikleri belirtilerek borca ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilmiştir....

      Davacı alacaklı, sözleşmedeki artış şartı gereğince 2014 yılı Kasım ve Aralık ayları kiralarının eksik ödendiğinden bahisle 858,00 TL'nin tahsilini talep etmiş, davalı borçlunun icra takibine, borca ve kira bedeline itiraz etmemesi sebebiyle, icra takibi ve kira borç miktarı kesinleşmiştir. Artık davalının kira bedelinin tespitinin, kira artış oranlarının belirlenmesinin icra mahkemesi görevi dışında kaldığı savunmasına değer verilemez. Bu durumda Mahkemece işin esasının incelenerek, davalının ödeme savunması üzerinde de durularak neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru değildir....

        Takip borçlusu davalı, ödeme emrine itiraz ederken icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmamışsa, bu durumda sadece icra dairesinin ve İcra Hukuk Mahkemesi’nin yetkisini kabul etmiş sayılır. Bu kural, takip hukuku açısından geçerli olup, mahkemede açılan itirazın iptâli davasında etkili değildir. Somut olayda; az yukarıda açıklandığı üzere davalı, icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş ve sadece borca itirazda bulunmuştur. Buna göre, mahkemece, uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken, mahkemenin yargı sınırları içinde bulunan icra dairelerinde yapılan icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin talebinin kabulüne ve kararın davacı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 04.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Takip borçlusu davalı, ödeme emrine itiraz ederken icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmamışsa, bu durumda sadece icra dairesinin ve İcra Hukuk Mahkemesi’nin yetkisini kabul etmiş sayılır. Bu kural, takip hukuku açısından geçerli olup, mahkemede açılan itirazın iptâli davasında etkili değildir. Somut olayda; az yukarıda açıklandığı üzere davalı, icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş ve sadece borca itirazda bulunmuştur. Buna göre, mahkemece, uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken, mahkemenin yargı sınırları içinde bulunan icra dairelerinde yapılan icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin talebinin kabulüne ve kararın davacı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 02.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya gönderilen ödeme emri üzerine süresinde icra müdürlüğüne yapılan itiraz ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, ancak davalı alacaklının gönderilen ödeme emrinde maddi bir hata olduğundan bahisle yeniden ödeme emri gönderilmesini talep ettiği ve hukuki açıdan alacaklının buna hakkı bulunduğu, takibin esasına ilişkin olmayan hususlarda yeni bir ödeme emri gönderilmesi talebinde hukuka aykırı herhangi bir durum bulunmadığı, gönderilen yeni ödeme emrine davacı borçlu tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine icra takibi hakkında yeniden durdurma kararı verildiği, ayrıca davacı borçluya gönderilen ödeme emrinde takibe konu evrağın- belgenin tebliğ zarfı üzerinde yazıyor olduğu, davacı borçlunun tebliğ evrakı içinde böyle bir belgenin bulunmadığına ilişkin itirazını ispat edemediği...

              Adana 2.icra Dairesinin 2017/12404 esas sayılı dosyası incelendiğinde, örnek 1 ödeme emrinin davalı borçluya 13.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 15.12.2017 tarihinde Isparta İcra Dairesine itiraz dilekçesini Adana icra Dairesine gönderilmek üzere verdiği, aynı gün Isparta 1.İcra Dairesi tarafından muhabereye kaydedilerek 2017/1772 muhabere numarası ile uyap üzerinden itiraz evrakının gönderildiği görülmüştür. Ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12- 185 E.- 2009/182 K). Ancak, itiraz dilekçesi başka yer icra dairesi aracılığı ile gönderilmiş ise, itiraz tarihi, itiraz dilekçesinin muhabereye kaydedildiği tarihtir (Yargıtay 12 HD'nin emsal 2015/29864 E, 2016/6686 K.). Somut olayda, ödeme emrinin davalı borçluya 13.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 15.12.2017 tarihinde itiraz dilekçesini Adana İcra Dairesine gönderilmek üzere Isparta 1....

              Mahkemece, toplanan delillere göre, mahkemenin yetki alanı içerisinde başlatılan bir icra takibi bulunmadığından davanın usul yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK.nun 1301.maddesinden kaynaklanan tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı ... şirketi, Şişli 1.İcra Müdürlüğü’nün 2006/8302 Esas sayılı takip dosyası ile davalılar aleyhinde icra takibinde bulunmuş, davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine karşı, itirazın iptali istemi ile açılan iş bu dava HUMK.’ndaki genel yetki kuralları uyarınca, davalıların ikametgahı olan yetkili Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılmıştır. İİK.nun 67.maddesine dayanan ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı İcra Dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur....

                HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2227 KARAR NO : 2021/2885 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇORUM İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/04/2021 NUMARASI : 2020/350 ESAS - 2021/264 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacılar vekili 17/09/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; takipte müvekkili T2nın adresinin Kayı Köyü Mecitözü/Çorum olarak gösterildiğini, tebligatın Kızılırmak Sok....

                Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1077 Esas - 2019/1482 Sayılı kararı ile kayıtsız ve şartsız reddettiğini, kararın kesinleştiğini, icra takibine, icra emrine, borca, işlemiş faize, masraflara ve tüm fer'ilere itirazın kabulü ile müvekkilim hakkında başlatılan icra takibinin öncelikle geçici olarak durdurulmasını ve sonrasında takibin durdurulmasını ve müvekkilim yönünden iptaline %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın davasında haksız olduğunu, müteveffa Hüsamettin AVCI'ya karşı Bakırköy 12. İcra Dairesi'nin 2019/21616 Esas sayılı takip başlatıldığını, borçlunun vefat etmesi üzerine Bakırköy 5....

                UYAP Entegrasyonu