"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...İcra Hukuk Mahkemesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur....
Ödeme emrine itiraz, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak takip alacaklısına tebliğ edilmez ise, dava açma süresi başlamayacaktır. İİK’nın 67/1. maddesindeki düzenleme dikkate alındığında, icra dosyasında alacaklının icra işlemleri yapmış olmasının itirazın tebliği anlamına gelmeyeceği de açıktır. Buna göre-------Esas sayılı dosyasında borçlunun itirazı takip alacaklısına tebliğ edilmediğinden, itirazın iptali davasının açılması için ön görülen 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlamamıştır. -------Esas sayılı dosyası derdest ve halen açık bir takip var iken davacının iş bu davaya konu ------Esas sayılı icra dosyasından yeniden icra takibine geçmesi karşısında davalı tarafın süresi içinde ileri sürdüğü derdest icra takibi savunması yerindedir....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/5544 esas sayılı takip dosyasıyla ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde ödeme emrine itiraz ettiği, davacının eldeki davayı açtığı, davalının ödeme emrine itiraz ve cevap dilekçesinde davacının alacağını 21/11/2018 tarih 43902 yevmiye sayılı temlik sözleşmesi ile Anadolu Bank A.Ş.'ye temlik ettiğini, bu nedenle davacının aktif husumetinin bulunmadığını belirttiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, davalı borçlunun ödeme emrine itirazında haklı olup olmadığı ve davacıya takip miktarı kadar borcu bulunup bulunmadığı noktasındaır....
Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı borçlu takibe itirazında genel olarak borca itiraz etmiş, özel bir itiraz nedenine dayanmamış olup ispat yükü davacı alacaklıdadır. Geçiş ihlali yapan ......
Davalıların ödeme emrine karşı sundukları itiraz dilekçesinin içeriğinden itirazın sadece icra dairesinin yetkisine yönelik olduğu, borçluların takip konusu borca dair itirazlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Borçlu sadece icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise görevli mahkeme icra mahkemesidir. (Yargıtay 19. HD. 29.03.2012 T. 13640/5218; 21.02.2011 T. 8115/2209, ) Somut olayda borçlular 15/10/2019 tarihli itiraz dilekçesinde , takip yapılan Bursa 13. İcra Müdürlüğü'nün yetkisiz olduğunu, Bandırma Nöbetçi İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple yetkiye itiraz ettikllerini bildirmişlerdir....
icra takibi kesinleşmiş ise diğer borçlular için de bu icra dairesi yetkili hale gelmiş olacağını, diğer borçlu Salih Hezer hakkında icra takibi kesinleştiği için davalı tarafından yetki itirazında bulunması, yetkisiz icra dairesinde açıldığını söylemesinin bir hükmü kalmayacağını, davalı tarafa ödeme emrinin 01/02/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, iş bu dava açılmadan önce borçlulardan Salih Hezer hakkında kesinleşen icra takibinde artık yetkili yer Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü olacağını, davalı taraf için de Afyon icra daireleri yetkili hale geldiğini, davalı tarafın yetki itirazı yerinde olmadığını, taraflar arasında imzalanan bu kambiyo senedinin bono olduğunu, bu durumda davalı sadece sıradan borca itiraz ettiğini, sıradan borca itiraz etmek yerine böyle bir borcunun olmadığını ispatlayabilecek bir delil sunması gerektiğini, davalı borçlunun sırf borcunu ödememek için ödemesi gereken borca itiraz ettiğini, belirtmiş bu nedenlerle; borçlunun icra takibine yaptığı borca ve yetkiye...
K A R A R Davacı, Büyükşehir Belediyeleri ve Belediyeler Kanunu ile Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile yürürlüğe konulan yönetmelik hükümleri gereğince davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı duruşmadaki beyanında icra takibine konu paranın tamamını ödeyemeyeceğini, taksitle ödeyebileceğini savunmuştur....
İcra Müd.'nün ......... E. Sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine fatura alacağı sebepli başlatılan icra takibinde ödeme emri 26.06.2020 tarihinde borçluya e-tebligat yoluyla tebliğ edildiği, borçlu tarafından işbu icra takibine, 01.07.2020 tarihinde, herhangi bir miktar da belirtmeksizin borcun ferilerine, faize ve faiz oranına itiraz edilmiş, 02.07.2020 tarihinde kısmi ödeme yapıldığı ve icra takibi 02.07.2020 tarihinde kısmi itiraz nedeniyle durdurulduğunu, davalı aleyhine başlatılan icra takibine dayanak olan fatura borcunun (kısmen) ödenmemesi neticesinde, icra takibine konu edildiği, davalı borcun ferilerine ve faize haksız ve mesnetsiz itiraz ettiğini, kısmi ödemenin oluşu dikkate alınarak borçlunun kısmi itirazının iptalini, bakiye alacak tutarı alacağı için takibin devamını, %20 oranından az olmamak üzere borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra ve İflas Kanununun 67.maddesinin 2.fıkrası gereğince, icra tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Borçlunun itirazının kötüniyetli olması ise yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz eden ve işin --------- engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının-----; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın --- olduğunun kabulü zorunludur....
İleri sürülüş şekli bakımından itiraz sebepleri ise imzaya itiraz ve borca itiraz olarak ikiye ayrılır. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara, borca itiraz denir (m. 60/3; c. 3; m. 60/4; karş: m. 169). Meselâ ödeme, takas, zamanaşımı, borcun müeccel olduğu, borcun şarta bağlı olduğu, icra dairesinin yetkisiz olduğu ve sıfat itirazı gibi (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku, Ankara 2013, s. 224 vd.). Borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu kambiyo senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte ayırt etme gücüne sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu gibi sebeplere dayanır (Kuru, s. 787-788). 15. Diğer taraftan genel haciz yolu ile ilamsız takipte borçlu şikâyetlerini İİK'nın 16. maddesi kapsamında icra mahkemesine bildirebilir. 16. Şikâyet icra ve iflas hukukunda düzenlenmiş, kendisine özgü hukuki bir çaredir....