Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ücretinden sorumlu tutulmalarına karar verilmesini talep ettiklerini, davaya konu icra dosyası, ilam gereği düzenlenerek takibe konulduğunu, maddi tazminat taleplerinin, mahkemenin kabul ettiği kısım yönünden ilama uygun olarak düzenlendiğini, ilama aykırı hiçbir alacak kaleminin takibe konu edilmediğini, bununla birlikte icra emrinin taraflarınca hazırlandığı ve kapak hesabının da buna göre yapılacağı kabul edilse dahi icra müdürlüğünce icra emrinin kontrolünün yapıldığı ve bu şekliyle davacı tarafa tebliğ edildiğinin açık olduğunu, bu anlamda müvekkillerinin yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulabilmesinin mümkün olmadığını, yine davaya konu icra takibinin dayanağı olan İstanbul 5....

İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı vekili tarafından ilgili icra dosyasıyla Denge inşaat şirketi aleyhine ilamsız takip yapıldığını, ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkilinin 10/01/2022 tarihinde takipten haberdar olduğunu, tebliğ tarihinin bu tarih olarak düzeltilmesi gerektiğini, Denge inşaat şirketi ile müvekkili şirketin birleşmesine karar verildiğini, bu hususun ticaret siciline tescil edildiğini, ilanın yapıldığını ileri sürerek tebliğ tarihinin 10/01/2022 tarihi olarak düzeltilmesine, takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

- K A R A R - Davanın temelini oluşturan ... 8.İcra Müdürlüğü'nün 2010/20549 esas sayılı icra dosyasında davalı adına çıkarılan ödeme emrinin tebliğine ilişkin gönderi parçasının bulunmaması nedeniyle Dairemizin 18/11/2013 tarihli 2013/13479 E., 2013/18177 K. sayılı kararıyla adı geçen yetkili icra müdürlüğünce davalı adına çıkarılan ödeme emrinin tebliğine ilişkin gönderi parçasının onaylı suretinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrildiği, ancak yerel mahkemece yetkisizlik kararı veren ... 8.İcra Müdürlüğü'nün 2010/19243 esas sayılı icra dosyasında davalı adına çıkarılan ödeme emrinin tebliğine ilişkin gönderi parçasının gönderildiği, bunun üzerine Dairemizin 10/03/2014 tarihli 2014/2229 E., 2014/4624 K. sayılı kararıyla yetkili ......

    Uslu'nun Karşı Oy Yazısı: İcra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir. Bu nedenle icra emri tebliği üzerine İİK.nun 16. maddesine göre şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece, TBK.'nun 581. ve devamı maddeleri kapsamında icra kefalet işleminin İİK.nun 38. maddesi uyarınca ilamlı icra takibine konu edilip edilmeyeceği değerlendirilerek, ilamlı takibe konu edilemeyeceğinin belirlenmesi halinde, icra emrinin ve varsa icra kefili sıfatı ile yapılan işlemlerin iptaline karar verilmesi gerekir....

      İnceleme konusu davada; Davacı Belediye Başkanlığı dava dilekçesi içeriğinde 13.2.SGK.4.21.10.11-2012/8-6083157 B.13.2.SGK.4.21.10.11-İCRA-2012/9-608322 B.13.22SGK.4.21.10.11-2012/10-6624379 sayılı ödeme emirlerinin iptali talebiyle dava açtığı yönünde beyan ve açıklamalarda bulunmuş ise de, dava dilekçesinin sonuç ve talep kısmında B.13.2.SGK.4.21.10.11- İCRA -2012/1-4311956, B.13.2.SGK.4.21.10.11-2012/10-6624379 sayılı ödeme emirlerinin iptalini talep etmiştir. Mahkeme kararında davacının talep ve iddiası özetlenmiş ve 13.2.SGK.4.21.10.11-2012/8-6083157 B.3.2.SGK.4.21.10.11-İCRA-2012/9-6083226 B.13.22SGK.4.21.10.11-2012/10-6624379 sayılı ödeme emirlerinin iptalinin talep edildiği belirtilmiş olmasına rağmen B.13.2.SGK.4.21.10.11- İCRA -2012/1-4311956, B.13.2.SGK.4.21.10.11-2012/10-6624379 sayılı ödeme emirlerinin iptali yönünde hüküm kurulmuştur....

        Takip tarihinde ilam kesinleşmediğine göre, icra emrinin ilamın kesinleşmesine kadar yasal faiz, kesinleşmesinden sonra Anayasa 46.maddesine göre kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz istenebileceği yönünde düzeltilmesi gerekirken şikayetin reddine karar verilmesi doğru değil ise de yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 2....

          alacaklının, borçlu hakkında, senede dayalı olarak 06/11/2006 tarihinde ilamsız takip başlattığı, Örnek 7 ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı, 16/03/2009 tarihinde iade geldiği, icra dosyasının başlangıçta 2006/16476 esas sayısında kayıtlı olduğu, ödeme emrinin borçlunun imzasına bizzat 14/11/2006 tarihinde tebliğ edildiği görülmüş, dosya safahat geçirmiş, dosya yenilenme suretiyle en son 2015/12704 esasını almıştır. Bu tespitlere göre; borçluya örnek 7 ödeme emri bizzat 14/11/2006 tarihinde tebliğ edilip kesinleştikten sonra, borçlunun icra dosyasında itirazı bulunmaması nedeniyle takibe devam etmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı" gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı istinaf başvurusunda özetle; aleyhine İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2015/12704 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, tarafınca açılan usulsüz tebliğ talebine ilişkin olarak İstanbul 7....

          "İçtihat Metni" İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilama dayalı olarak başlatılan takipte, borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, icra emrinin vekile değil asile tebliğ edildiğini, ileri sürerek icra emrinin iptalini istemiştir. İcra Mahkemesi'nce; tebliğin asile yapılmasının icra emrinin iptalini gerektirmeyeceği anlaşıldığından icra emrinin devamına, şikayetin reddine karar verilmiş, karar itiraz eden borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            İcra Dairesi'nin 2020/8227 Esas numaralı takip dosyasından icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin kanuna aykırı olarak düzenlendiğini, 23.06.2020 tarihinde tebliğ edilen ilamsız takibe ilişkin ödeme emrine süresi içinde icra dairesine itirazda bulunduklarını ancak ödeme emrinin usulsüzlüğüne ilişkin itirazın şikayeti gerektirdiğinden huzurdaki davayı açtıklarını, 23.06.2020 tarihinde tebliğ edilen ilamsız takibe ilişkin ödeme emrinde, talep edilen alacağın ve diğer harç ve masrafların yatırılması için ilgili icra dairesinin banka hesap numarasının yer almadığını, bu hususun ödeme emrinin iptalini gerektirdiğini beyanla, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen dosya kapsamı itibari ile; İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; icra emrinin, kıymet takdiri raporunun tebliğ işlemlerinin geçersiz olduğunu, hesap kat ihtarının tebliğ edilmediğini, temerrütün gerçekleşmediğini, talep edilen % 57 faiz oranını fahiş olduğunu, ipotek akit tablosunun kayıtsız şartsız para borcu içermediğinden icra emri yerine ödeme emri gönderilmesi gerektiğini ileri sürererk icra emrinin iptali talebi üzerine, mahkemece; İcra emrinin usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile 19/04/2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine, icra emrinin iptaline yönelik şikayetin kabulü ile icra emrinin davacı yönünden iptaline karar verildiği, kararın davalı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu