İcra Dairesi'nin 2018/12430 E sayılı dosyasından ilamlı takip başlatıldığını, takibe dayanak ilamda alacaklardan kat maliklerinin eşit olarak sorumluluklarının belirlenmesine ve bu şekilde tahsiline dair hüküm kurulmasına rağmen her malikin borcun toplamından sorumlu imiş gibi takip başlatıldığını, karar ve ilam harcının da talep edildiğini, vekalet ücretinin ilamda hükmedilenden fazla istendiğini, faizin fahiş istendiğini beyan etmiş, icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır. İlk derece mahkemesi kararında; alınan bilirkişi raporuna göre davacının sorumlu olduğu miktarlar belirlenerek davacı yönünden icra emrinin bu şekilde düzeltilmesine karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 19/10/2018 tarihli 2018/873 esas 2018/842 sayılı ilamıyla ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, bu kararın 26/11/2018 tarihinde kesinleştiğini, alacaklı vekilini tarafından icra takibinin Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünün 2018/63899 esasına gönderildiğini, Gaziantep İcra Müdürlüğünün ödeme emrinin iptal edildiğinden, yeniden ödeme emri hazırlanarak tebliğ edildikten sonra takibin gönderilmesi gerekirken ortada geçerli bir ödeme emri yokken takibin gönderilmesinde ve iptal edilen ödeme emrinin baz alınarak Kahramanmaraş İcra Müdürlüğü tarafından takip başlatılmasında usule uyarlığın olmadığını, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan şikayet davasında borçlu müvekkil vekil ile temsil edildiğini, Gaziantep 2....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince, borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda, icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun icra emrinin borçlunun ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir. O halde, mahkemece, icra emrinin vekile de tebliği suretiyle eksikliğin ikmali yönünde hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçeyle şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi doğru bulunmamıştır....
Şöyle ki; İİK’nun 76. maddesinde düzenlenen mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280) Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda, borçlunun vekil ile temsil edilmesi nedeniyle icra takibinde tebliğ işlemlerinin adı geçenin vekiline yapılmadığı asile yapıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de icra emrinin tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur....
Somut uyuşmazlıkta, hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olduğu, her ne kadar davacı tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talep edilmiş ise de, icra dosyası incelendiğinde davacıya ödeme emrinin 10/09/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının anlatımlarının bu tarihten önce dosyanın işlemsiz bırakıldığına yönelik olması nedeniyle hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olduğundan davanın takibin kesinleşmesinden önceki döneme yönelik zamanaşımı itirazı olarak değerlendirilmesi gerektiği, aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçluların, icra mahkemesine başvuruları "icra takibinin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı itirazı" olup, İİK'nun 62. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğundan, takibin şekline göre itirazlar ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinde bildirilmelidir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava konusu şikayet, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ilamlı icra takibinde ilama aykırılık nedeniyle icra emrinin ve 13.07.2020 tarihli memur işleminin iptali isteğine ilişkindir. Urla İcra Müdürlüğünün 2020/242 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davalı tarafından borçlu aleyhine İzmir 10. İş Mahkemesi'nin 2015/246 Esas 2016/159 Karar sayılı kararına dayalı olarak 37.003,00 TL toplam alacağın tahsili amacıyla ilamlı takip başlatıldığı, icra emrinin borçluya 22/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın süresiz şikayete tabi olduğu anlaşılmıştır. Borçluya gönderilen icra emri, kanuna, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya takibin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir....
Mahkemece, icra emrinin borçlu asile tebliğ edilmesinden sonra, borçlu vekilinin yasal süresi içinde, İcra Mahkemesi'ne başvurarak tebligatın asile gönderildiğinden bahisle icra emrinin iptalini istediği, bu durumda borçlu vekilinin tebligatın usulsüzlüğü nedeni ile icra emrinin iptalini talep etmesinde hukuki yararının kalmadığı belirtilerek şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu hakkında Trabzon 2. İcra Müdürlüğü'nün 2013/13360 sayılı dosyası ile alacaklı vekili tarafından ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin borçlu asile 7/5/2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. HMK'nun 73, 81, 82, 83, Avukatlık Kanunu'nun 41., Tebligat Kanunu'nun 11. maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde vekile tebligat zorunludur....
Dosyanın incelenmesinden; alacaklı T1 tarafından borçlular Neşe Deniz ve İsa Akçay aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu İsa Akçay'a 14/06/2017 tarihinde borçlu Neşe Deniz'e 13/06/2017 tarihinde tebliği edildiği, alacaklı vekilinin 08.11.2018 tarihli talebi ile taşınmaz satışının talep edildiği, müdürlüğün 12.11.2018 tarihli kararı ile ; her ne kadar 5.000,00- TL masraf yatırılmış ise de, 08/11/2018 tarihi öncesinde açıkça bir satış talebi bulunmadığı belirtilerek süresinde istenmeyen satış talebinin reddine ve takibin düşürülmesine karar verildiği anlaşılmıştır. İcra emrinin tebliğ tarihi itibariyle uygulanması gereken İİK'nun 150/e maddesi hükmüne göre taşınmaz rehninin satışının, ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren bir sene içinde istenmesi gerekir.Yargıtay 12....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 04.04.2016 tarih, 2015/31922 E., 2016/9802 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, genel haciz yolu ile yapılan ilâmsız icra takibinde yetkiye ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle anılan itirazların İİK'nun 62/....maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal (...) günlük süre içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Dolayısıyla, icra mahkemesine yapılan başvuru fuzuli olup, hukuki sonuç doğurmaz....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/7070 esas numaralı dosyası ile müvekkili idare hakkında başlatılan icra takibinde icra emrinin taraflarına tebliğ edildiğini, şikayete konu icra emrinin en yüksek işletme kredisi faizi oranının tatbiki anlamında mevzuata aykırılık teşkil ettiğini, İdarenin 2560 sayılı T1 Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun Ek-5 inci maddesi gereğince kurulmuş kamu kurumu olup; Kanunun 21. maddesi gereğince harçtan muaf tutulmuş olup, dosya hesabına tahsil harcı ve başvuru harcının dahil edilmesinin hukuka ve yasalara aykırı olduğunu beyanla ilama ve kanuna aykırı olarak düzenlenen İzmir 6. İcra Müdürlüğü'nün 2020/7070 E. sayılı icra emrinin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....