Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün ....... Esas sayılı dosyası ile Genel Haciz Yolu İle İcra Takibi başlatıldığını, davalı tarafça 04.12.2020 tarihinde icra takibine, takip mesnedine, yetkiye, borca, faize ve faiz oranına itiraz edildiğini itiraz neticesinde icra takibinin durdurulmasına ve takip dosyasının İstanbul Bakırköy İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verildiğini, tarafımızca başlatılan icra takibi Bakırköy ....... İcra Müdürlüğü'nün ...... Esas sayılı dosyasına kaydedildiğini, belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    nun 62. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olduğu kuşkusuz olup, borca itirazın ise; aynı Kanun'un 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Ne var ki, borçlu ...'nın, ödeme emri 22.04.2014 tarihinde tebliğ edildiği halde mirasın reddi kararına dayalı olarak 16.06.2014 tarihinde icra takibine itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, itiraz, İİK.'nun 62/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süre geçirildikten sonra yapılmış olduğundan, adı geçen borçlu hakkındaki takip kesinleşmiş bulunmaktadır. Belirtilen durum karşısında, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde mirasın reddine ilişkin mahkeme kararını icra müdürlüğüne sunmak suretiyle kesinleşen takipteki hacizlerin kaldırılmasını isteyemeyeceği açıktır. Hal böyle olunca, mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      T1 gösterildiği ve Mahkemece adı geçen hakkında hüküm tesis edildiği, ancak icra emrinin Makyol İnş. San. Tur. ve Tic. A.Ş. Babaeski Şubesine gönderildiği anlaşılmaktadır. İlamlı icrada borçlu ilam aleyhine olan yani ilama göre borçlu olan kişidir. İlamlı icrada borçlu yedi gün içinde icra dairesine başvurarak icra emrine itiraz ediyorum demek suretiyle ilamlı icra takibini durdurma imkanına sahip değildir. Borçlu yalnızca, İİK'nun 33. maddesi hükmü gereğince, borcu ödemiş olması, alacaklıdan mehil almış olması veya ilamın zamanaşımına uğramış olması halinde İcra Mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir. İcra emrine bu şekilde itiraz edilmiş olması, icra takibini kendiliğinden durdurmaz. İlamlı takibe ancak yasada belirtilen nedenlerle itiraz edilebilir. İlamlı takipte temel ilkeler mevcuttur. Bir ilamın ilamlı takibe konu edilebilmesi için açık, net, likit, eda hükmü içermesi gerekir....

      İcra Müdürlüğünün 2020/8060 sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, örnek 4- 5 icra emrinin usul ve yasaya uygun olmadığını, icra emrinde kararı veren mahkeme, dosya numarası, hükmolunan şeyin neden ibaret olduğu vb. bilgilerin hiçbiri yer almadığını, söz konusu icra emrinin iptali gerektiğini, icra emrinde takip açılıştan itibaren karar tarihine kadar olan işlemiş faiz alacağının eklendiğini, söz konusu durumun hukuka aykırı ve hatalı olduğunu, takip tarihinden karar tarihine kadar işlemiş olan faizin yeni oluşturulan icra emrine eklenmesinin doğru olmadığını, bu nedenlerle icra emrinin iptalin karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kira alacakları konulu takipte davacı borçlunun takibe itiraz etmesi üzerine İstanbul Anadolu 7....

      İcra Müdürlüğünün 2019/1924 Talimat sayılı dosyasında 25/11/2019 tarihli tahliye tutanağında tahliye taahhüdüne itiraz ettiklerini bildirdiğini, bu şekilde icra dairesine gerekli itirazların yapıldığının kabulü gerektiğini bildirerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yapılacak imza incelemesi sonucunda geçersiz tahliye taahhüdüne dayanan takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayeti ve takip dayanağı tahliye taahhütnamesindeki imzaya itiraza ilişkindir. Davacının tahliye taahhütnamesindeki imzaya ilişkin başvurusu itiraz niteliğinde olup, İİK'nın 274. maddesine göre itirazın, tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir....

      Son olarak İcra İflas Kanunu’nun 63.maddesi gereğince borçlu itiraz sebepleri ile bağlı olup, itirazın kaldırılması istemi ile açılan eldeki davaya cevabı ile itiraz sebeplerini genişletemez ve değiştiremez. Olayımıza gelince; davacının davalı hakkında sözlü kira ilişkisine istinaden Kale İcra Müdürlüğünün 2021/92 E. sayılı icra dosyası üzerinden ödenmeyen kira alacağı ve faizi olmak üzere toplam 29.900,32 TL üzerinden icra takibi başlattığı, 13 örnek numaralı ödeme emrinin davalıya 15.04.2021 tarihinde tebliği üzerine davalının 16.04.2021 tarihli dilekçesi ile '' ödeme emrinde alacaklı sıfatını haiz T1'ya herhangi bir borcumuz bulunmamaktadır. Borcun tamamına (faizleri ve ferileri dahil) itiraz ediyoruz'' şeklinde itiraz ettiği ve itirazın üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Davalının icra takibine tirazları borca itiraz niteliğindedir. İİK.'...

      Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16/03/2021 tarih ve 2017/(6)8- 2340 Esas, 2021/261 Karar sayılı ilamında belirtiği üzere "Borçlu kiracı, ödeme emrine süresi içinde itiraz ederek icra dairesine bildirmesi gereken itiraz sebebini, yani kira borcunu ödeme emrinin tebliğinden (veya takipten) önce ödemiş olduğunu, icra mahkemesinde ileri süremez ve icra mahkemesi böyle bir itirazı inceleyemez. Bu hâlde, icra mahkemesinin inceleme yetkisi, İİK’nın 269/a madde hükmünde açıkça belirtildiği gibi, borçlu kiracının ihtar (ödeme) süresi içinde kira borcunu ödeyip ödemediği konusu ile sınırlıdır. İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde ( İİK m. 269/c) inceleyebilir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2013/7478 sayılı icra takip dosya fotokopisi dava dosyası içerisinde yer almakta ise de, davalılara ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat evrakları ile davalıların borca itirazlarına ilişkin itiraz dilekçelerinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Heyetçe incelenmesine gerek görülen dava konusu anılan icra dosyasındaki davalı borçlulara ödeme emrinin tebliğine dair tebligat evrakları ile davalıların borca itirazlarına ilişkin itiraz dilekçelerinin aslının veya tasdikli ve okunaklı birer suretinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yetkili icra müdürlüğüne icra dosyası geldikten sonra yetkisiz icra müdürlüğünde icra dosyasına vekalet sunularak borca itirazda bulunan borçlu vekiline ödeme emrinin tebliğe çıkarılması gerekir iken borçlu asile ödeme emrinin tebliğe çıkarılması yerinde değildir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/348 ESAS 2021/95 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11/02/2021 tarih, 2020/348 Esas, 2021/95 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili Av. Veysel Beyaz tarafından başvurulması üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisinde bulunan tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu asil dava dilekçesinde özetle; Mersin 7....

        UYAP Entegrasyonu