WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibinde, alacaklının ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren taşınırlar için 1 yıl içinde satış isteme zorunluluğu vardır. İİK’nun 150/e maddesi son fıkrasının göndermesiyle kıyasen uygulanması gereken aynı kanunun 78/2. maddesinde belirtilen “itiraz” kavramından icra mahkemesine İİK’nun m.68-68/a maddeleri uyarınca yapılan itirazın kaldırılması talebinin, aynı maddede yazılı “dava” kavramından ise genel mahkemelere İİK’nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının anlaşılması gerektiği kuşkusuzdur. Bu nedenle icra mahkemesinde kıymet takdirine itiraz edilmesi bir yıllık satış isteme süresinin işlemesini durdurmaz (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sh. 1021). Maden işletme ruhsatı menkul hükmünde olup, takip ve ödeme emrinin tebliğ tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan İİK'nun 150/e maddesi uygulanacağından, satış isteme süresi 1 yıldır....

    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı hakkında uygulanan idari para cezasının tahsili amacıyla nolu icra takibi başlatılarak ödeme emri düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. Maddesine göre; Kurum alacakları yönünden tebliğ edilen ödeme emrine karşı açılacak davalar iş mahkemelerinde görülecektir. Somut olayda davacı, 6183 sayılı Yasa uyarınca aleyhine yapılan icra takibinin ve devamındaki ödeme emrinin iptali ile, ödeme emrinde belirtilen miktarda borcu olmadığının tespitini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. maddelerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....

      Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı hakkında uygulanan idari para cezasının tahsili amacıyla nolu icra takibi başlatılarak ödeme emri düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. Maddesine göre; Kurum alacakları yönünden tebliğ edilen ödeme emrine karşı açılacak davalar iş mahkemelerinde görülecektir. Somut olayda davacı, 6183 sayılı Yasa uyarınca aleyhine yapılan icra takibinin ve devamındaki ödeme emrinin iptali ile, ödeme emrinde belirtilen miktarda borcu olmadığının tespitini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. maddelerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....

        Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı hakkında uygulanan idari para cezasının tahsili amacıyla 2015/11706 nolu icra takibi başlatılarak ödeme emri düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. Maddesine göre; Kurum alacakları yönünden tebliğ edilen ödeme emrine karşı açılacak davalar iş mahkemelerinde görülecektir. Somut olayda davacı, 6183 sayılı Yasa uyarınca aleyhine yapılan icra takibinin ve devamındaki ödeme emrinin iptali ile, ödeme emrinde belirtilen miktarda borcu olmadığının tespitini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. maddelerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....

          Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra emrinin icra dairesi tarafından düzenlendiğini, müvekkilinin bir sorumluluğu bulunmadığını, davacının bahsettiği hususun iki adet icra emri yerine bir adet icra emrinin kendilerine gönderildiği iddiası olduğunu, icra müdürlüğüne başvurarak basit bir taleple düzeltme imkanı var iken şikayet yoluna gidilmesinin doğru olmadığını, mahkemece icra emrinin iptali yönünde değil örnek iki nolu icra emrinin yanında örnek 4- 5 nolu icra emrinin de gönderilmesi gerektiğini, müvekkilinin yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, mahkemenin 2020/269 E. Sayılı dosyası ile bu dosyanın birleştirilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 05/10/2020 gün, 2020/268 E. 2020/397 K. sayılı kararla; "Şikayetin KABULÜNE, İstanbul Anadolu 5....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/860 KARAR NO : 2021/165 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GEMEREK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2019 NUMARASI : 2018/7 ESAS - 2019/9 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı temsilcisi tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu temsilcisi dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından belediye aleyhine 2018/77 Esas nolu icra dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, bu takibe ilişkin icra emrinin 11/04/2018 tarihinde tebellüğ edildiğini, alacaklıya takip konusu borcu olmadığı için ayrıca icra dosyasına borca itiraz etmiş bulunduğunu, ancak tarafına gönderilen ödeme emrinin takip talebine uygun olarak düzenlenmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptali için şikayette bulunulduğunu, takip talebinde fatura olarak...

          Şti., ile ipotekli taşınmaz malikleri Muammer Erkan Eratalay ve T1 aleyhine, toplam 381.619,76 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, örnek no 6 icra emrinin davacıya 28/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından 27/01/2020 tarihinde takibin ve icra emrinin iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile icra emrinin iptaline karar verildiği, davacı tarafından, davalının kabul beyanında bulunduğu ve dava dilekçesinde takibin iptali talep edildiğinden takibin iptaline karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın kaldırılması talep edilmiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Takip konusu maddi tazminat alacağına ve tüm fer'ilerine, takip tarihinden önce, İstanbul 33.İcra Müdürlüğü'nün 2018/26904 Esas Sayılı dosyası ile işbu dosyanın davalısına sigorta şirketince, alacaklıya fazlasıyla ödeme yapıldığını, haksız ve mükerrer alacaklara ilişkin takibin iptali gerekirken sadece icra emrinin iptaline karar verildiğini, icra emrinin iptaline, sadece, ilgili icra müdürlüğünün IBAN nosunun icra emrinde bulunmamasının gerekçe gösterildiğini, bu gerekçenin, tek başına icra emrinin iptali için yeterli ise de, takip konusu alacağın zaten daha önce ödendiğini, bu nedenle mükerrer ve haksız olarak müvekkilinden talep edildiği iddialarının hiç incelenmediğini, ayrıca takibe konu ilamda tek borçlu müvekkili firma olmayıp, diğer borçlu Abdulvahap Yıldırım'ın ise icra takibinde, gerek takip talebinde, gerekse icra emrinde, hiçbir şekilde borçlu olarak gösterilmediğini, ilama aykırı olan icra takibinin...

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/03/2022 NUMARASI : 2021/799 ESAS, 2022/144 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu Vural Atış'ın, İzmir 8. İcra Müdürlüğünün 2021/5170 sayılı dosya üzerinden başlatılan takip nedeniyle kendisine gönderilen ödeme emrinin iptali için dava açtığını ve aynı zamanda icra dairesinde borca itiraz ettiğini, ödeme emrinin, İzmir 1....

          Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 1-Dava; genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK'nun 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. 2- 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun (İİK) 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada, borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması hâlinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına da hükmedilebilir " (Kuru, B: İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219, 223). 3-İİK'nun 60. maddesi uyarınca, ödeme emrinin takip talebine uygun olarak düzenlenmesi zorunludur. Ödeme emrinin takip talebine aykırı düzenlenmesi halinde borçlu yönünden geçerli bir ödeme emrinin varlığından söz edilemez....

            UYAP Entegrasyonu