"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Büyükçekmece 1. İcra Müdürlüğü'ne ait 2009/38298 sayılı icra dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itiraz tarihi anlaşılamadığından itiraz tarihinin tespit edilip evraka eklenerek ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak ilamsız icra takibi yapılması, başlatılan takipte borçluya gönderilen ödeme emrine borçlunun yasal süresi içinde itiraz etmesi, takibin itiraz nedeniyle durması ve itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde dava açılması, itirazın iptali davasının şartlarındandır. Davacı alacaklı ... alacağının tahsili için Ankara 15. İcra Müdürlüğü'nün 2010/16054 esas sayılı dosyasında davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattığı, davalı borçlu ...'ın gönderilen ödeme emrine karşı icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ederek icra takibini durdurduğu, davacı alacaklı ...'nun da davalı borçlunun yaptığı yetki itirazını kabul ederek icra takibinin Karabük İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesini istediği, bunun üzerine takibin Karabük İcra Müdürlüğü'ne gönderilerek, Karabük 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/5285 esasını aldığı anlaşılmaktadır. Karabük 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/5285 esas sayılı dosyası üzerinden davalı borçlu ...'...
Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmediği, itiraz sebeplerini de itirazın iptali davasında ileri sürebilir. İtirazın iptali davasının açılacağı; itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1 yıllık süre, dava şartlarından ve hak düşürücü süre niteliğinde olup, resen dikkate alınması ve 2004 sayılı yasanın 19. Maddesi hükmüne göre hesaplanması gerekir. İtirazın iptali davasında davalı borçlu dava dilekçesini tebellüğ ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde vereceği cevap dilekçesinde evvelce ödeme emrine itiraz ederken ileri sürdüğü itiraz sebepleri ile bağlı değildir. Davalı, ödeme emrine itiraz ederken mevcut olduğu halde ileri sürmediği itiraz sebeplerini de ilk defa itirazın iptali davasında verdiği cevap dilekçesinde ileri sürebilir. İtirazın iptali davasında, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, davacı alacaklı, davalı borçlu tarafından itiraz edilen takip konusu alacağının varlığını ve miktarını genel hükümlere göre ispatla yükümlüdür....
İcra Müdürlüğü'nün ....... esas sayılı dosyasının incelenmesinde: alacaklının ..., borçlunun ... Olduğu, takibe konu alacağın 8.099,32TL olduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği, takibin durdurulduğu anlaşıldı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, açık hesap ilişkine dayalı alacak iddiasına ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Bakırköy ....... İcra Müdürlüğü'nün ...... esas sayılı vaki itirazın iptali davası olduğu ile icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....
Dava, İİK.nun 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davasının dinlenebilmesi için yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi bulunmalıdır. İcra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emrine karşı borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve alacaklı İcra Mahkemesine başvurmadan İİK.nun 67.maddesi gereğince itirazın iptali davası açmışsa, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisinin araştırılması ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değilse borcun esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulması gerekir. Şayet icra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varılıyor ise, o zaman mahkemece borcun esasına ilişkin itiraza geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle, davanın bu yönden reddine karar verilmelidir. ../.....
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı hakkında başlatılan Borçka İcra Müdürlüğü'nün 2014/330 Esas sayılı takibinin itiraz üzerinde durdurulduğunu, itirazın iptali davasında verilen kararın Yargıtay tarafından bozulması üzerine mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, bu kararın da kendileri tarafından tehiri icra talepli olarak temyiz edildiğini, mehil vesikası alabilmek için icra müdürlüğünden itirazın iptali davasında verilen ilama göre kapak hesabı yapılmasının talep edildiğini, bunun üzerine icra müdürlüğünce yapılan 28/02/2019 tarihli kapak hesabında USD kurunun ve faiz oranının hatalı hesaplandığını, BK’ nun 99. maddesinde alacaklıya seçimlik hak tanındığını, davalının takip dosyasında ödeme tarihindeki kur üzerinden ödeme talep etmediğini ve işleyecek faizi de %9 yasal faiz olarak talep ettiğini, mahkeme kararında da yasal faize hükmedildiğini, bu nedenle takip tarihindeki USD kurunun esas alınması gerektiğini, itirazın...
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 31/05/2013 tarihli, 2012/19-1827 E. ve 2013/802 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere; davalıların itirazları sonucu icra takibinin durmasından ve takibin devamını sağlamaya yönelik olarak alacaklı tarafça itirazın iptali davasının açılmasından sonra takibe konu asıl alacak miktarının davalı borçlu tarafça icra dosyası dışında “haricen” ödenmiş olması halinde, davaya konu icra takibine davalılar/borçlular tarafından itiraz edilerek icra takibinin durması sağlanmış olduğundan ve mahkemece itirazın iptali yönünde bir karar verilmediği sürece icra müdürlüğünce bu dosya üzerinde alacaklı istemi yönünden bir işlem yapılamayacağından, itiraz konusunda mahkemece bir karar vermesi gereklidir. Somut olayda; asıl alacak miktarı olan 144.651,33-TL. davacı tarafça itirazın iptali davası açıldıktan sonra haricen çekler verilmek suretiyle davalılardan ......
İcra İnkar tazminatı açısından ise; 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunun 67/2 maddesi uyarınca İcra inkar tazminatına hükmedilmesi için öncelikle usulüne uygun olarak geçerli bir icra takibinin yapılması, borçlunun süresi içerinde ödeme emrine itiraz etmesi, itirazın iptali davasının 1 yıllık süre içerisinde açılması ve borçlunun haksızlığına karar verilmesi gerekir. Dosya kapsamında geçerli bir icra takibinin bulunduğu, 7 günlük itiraz süresi içerisinde davalının ödeme emrine itiraz etmiş olduğu ve yine itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Borçlunun haksızlığından kasıt ise alacak miktarının likit yani belirlenebilir olmasıdır. Borçlu şayet alacak miktarını belirlemek için bütün unsurları biliyor ise alacak likit sayılır. Ayrıca borçlunun icra takibine kötü niyetle itiraz etmesi şartı kanunda aranmamıştır....
İcra Müdürlüğünün 2021/3963 Esas sayılı takip dosyasında mahkememizin 2021/307 Esas sayılı şikayet dosyasında verilen karara istinaden nemalandırılan paranın düşük nema getirdiğini, buna bağlı olarak icra dosyasında tehir-i icra kararı alabilmek için başvurduklarında dosya borcunun arttığını ve nemanın kapak hesabı yapılırken yok sayılmış olduğu gibi nema miktarının da düşük olduğunu ileri sürerek şikayette bulunmuş ise de; mahkememizce öncelikle paranın nemalandırıldığı bankaya müzekkere yazılmış, gelen müzekkere cevabında; paranın aylık vadeli hesapta cari faiz oranı olan (5,25) 'ten nemalandırıldığının anlaşıldığı, nemalandırma sonucu elde edilen miktarın dosya kapak hesabını karşılamaya yetmeyeceği hususunun beklenen muhtemel durum olduğu, nemalandırma işleminin daha verimli olması hususunda icra müdürlüğünün tek taraflı iradesi ile banka ve vade belirlemesinin mümkün olmadığı, ayrıca dosya kapak hesabına göre eksik kalan kısmın yatırılması halinde mehil vesikası verilmesi işleminde...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince duruşma yapılmadan, hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek karar verildiğini, dava dilekçesinde yapılan ödemeler ve buna ilişkin işleyen faizler bakımından icranın geriye bırakılması ve dosya kapak hesabı yapılarak geriye bırakılacak miktar üzerinden SGK emekli aylığı üzerindeki haczin kaldırılması talebinde bulunulduğu, ancak mahkemece yetersiz ve eksik bilirkişi incelemesine dayanılarak, bilirkişi raporuna karşı itirazları da dikkate alınmayarak, ayrıca faize itirazları ve neticesinde icranın geri bırakılması talebine yönelik inceleme yapılmadan karar verildiğini, davalı alacaklı tarafından icra dosyasına iki yıl sonra bildirim yapıldığını ve bunun kapak hesabına yansımadığını, ayrıca takip öncesi ödemelerin yargılamanın her safhasında ileri sürülmekle dikkate alınması gerektiğini, bu sebeple dosya kapak hesabı yapılarak alacaklı tarafça bildirilen ödemelerin kapak hesabında gösterilerek ayrıntılı kapak hesabı yapılmış...