Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2022 NUMARASI : 2021/519 ESAS 2022/189 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 2.İcra Müdürlüğünün 2019/197 Esas sayılı dosyasından yürütülen takip ve gönderilen icra borç muhtırasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı vekili tarafından İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2015/10554 E. sayılı dosyasına müvekkili Hazinece yapılan 127.008,93 TL'lik ödemenin göz ardı edilerek, bozmadan sonra mahkemece yeniden verilen karar üzerine gönderilen Bakırköy 2. İcra Müdürlüğünün 2019/197 E. sayılı icra emrinde sadece Gaziantep 4....

Davalı vekili, davacının takibinde asıl alacak, gecikme zammı ve KDV ayrımı yapmadığını, ödeme emrinde belirtilen alacağın hangi döneme ait olduğunun belirtilmediğini, faize faiz yürütüldüğünü , müvekkilinin İmar Bankasına olan borçlarından dolayı ...’ye devredildiğini bu nedenle husumetin bu kuruma yöneltilmesi gerektiğini, Ağustos 2003 dönemi borçlarının muaccel olmadan takibe konu edildiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/09/2021 NUMARASI : 2020/464 2021/481 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

    Dosya incelendiğinde, icra emrinde 4.017,00 TL vekalet ücretine takip tarihinden sonra istenen işleyecek faiz oranına ve niteliğine itiraz edildiği, ihtilaflı kısmın ulaşacağı miktarın belirli olmadığı görülmektedir. Bu nedenle Mahkemenin kararın İİK'nun 363. maddesi kapsamında kesin nitelikte olduğu yönündeki kabulüne katılmak mümkün olmadığından, 17.10.2012 tarih ve 2012/608 Esas 2012/784 Karar sayılı temyiz isteminin reddine dair ek kararının kaldırılmasına oy birliğiyle karar verilerek, temyiz itirazının incelenmesine geçilmiştir. İlamda temelde yargı gideri niteliğinde olan vekalet ücretinin ticari faizle tahsiline ilişkin hüküm bulunmamaktadır. İlamın hüküm kısmının aynen infazı zorunlu olup dar yetkili İcra Mahkemesi yorum yoluyla hüküm fıkrasını değiştiremez. (HGK'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas, 1997/776 Karar). Takip dayanağı ilamda faizin başlangıcı konusunda bir hüküm bulunmaması halinde, karar tarihinden itibaren faiz istenebilir....

      İcra Müdürlüğünün 2020/6654 E. sayılı dosyası ile ev almak için ödenen peşinat alacağına dayalı ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağı olarak dekontlar ve gayrimenkul satış sözleşmesinin gösterildiği borçlu tarafından yetkiye, takibe, borca, faize ve tüm ferilere itiraz edildiği anlaşılmıştır. İ.İ.K 50 yollaması uyarınca "Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur." ibaresi yer almıştır....

      Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinde icra emrinin iptali istemine ilişkindir. İstanbul l0.İcra Müdürlüğü’nün 2019/2777 sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin davacı borçluya 27/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 30/05/2019 tarihinde açılan davanın yasal süresinde olduğu görülmektedir. Dava konusu taşınmazdaki üst sınır (limit) ipoteğine dayalı olarak (ipotek limiti aşılmaksızın) ilamlı ipotek takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır. Davacı - borçlu icra hukuk mahkemesine başvurusunda; sair iddialarının yanında faiz oranlarının fahiş olduğunu belirterek, borca ve faize itiraz ettiği, icra emrinin iptalini talep ettiği görülmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, ödeme emrinde yasaya aykırı şekilde “borcunuzu itiraz süresi içerisinde öderseniz: takip toplam: 19.365,70 TL vekalet ücreti: 1.742,91 TL harç: 912,94 TL masraf: 16,10 TL toplam borç: 22.037,65 TL ve günlük faiz ödemeniz gerekmektedir” ibaresinin yer alması nedeniyle iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, takibin kesinleşmesi ile birlikte icra dairesince yapılacak olan kapak hesabının ödeme emrinde yer alamayacağı gerekçesi ile ödeme emrinin iptaline...

        - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin alacağını tahsil için başlatılan ilamsız icra takibinde takip yolunun değiştirilerek iflas yolu ile takibe geçildiğini, davalı tarafından ödeme yapılmayarak takibin kesinleşttiği gerekçesiyle davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince, davacı tarafın talebi üzerine gönderilen iflas ödeme emrinde takip tutarının değiştirildiği, işlemiş faize ilişkin alacağın iflas ödeme emrinde alacak kalemlerine eklendiği, yeni bir takip konusu olabilecek alacakların eklenmesi ile oluşturulan ödeme emrinin gönderilmesi suretiyle takip yolunun değiştirilmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23....

          Borçlunun, takibe dayanak senedin, başkaca bir kredi sözleşmesinin imzalanması esnasında boş bir kağıda attığı imzanın daha sonra sahte olarak bono şeklinde düzenlendiğine ilişkin sahtelik iddiası yargılamayı gerektirdiğinden, dar yetkili icra mahkemesinde incelenmesi mümkün değildir. Ayrıca davacı borçlu bu sahtelik iddiasını kanıtlamak amacıyla dosyaya İİK 169/a maddesi gereğince yazılı bir delil de sunmamıştır. Bunun yanında, davacı temerrüt söz konusu olmadığından faize ve faize miktarına da itiraz etmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklının takip talebinde ve davacı tarafa tebliğ edilen ödeme emrinde işlemiş faiz talebinin bulunmadığı görülmüştür. Ayrıca takip dayanağı belge, bono niteliğinde olduğundan taraflar arasında ticari bir ilişkinin olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, 3095 sayılı Yasa'nın "Temerrüt faizi" başlıklı 2. maddesinin ticari işlerde temerrüt faizine ilişkin 2. fıkrasındaki avans faizi oranlarının uygulanması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili için tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....

            UYAP Entegrasyonu