Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dışı muris Selahattin Demirci adına Tekirdağ İcra Müdürlüğü'nün 2015/3564 (2020/16059 E.) sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış olup takip kesinleştikten sonra borçlu Selahattin Demirci'nin vefat ettiğini, borçlu murisin vefatından sonra icra takibinin mirasçılarına yöneltilebilmesi için ödeme emri gönderildiğini, işbu ödeme emrinin borçlu T1'ya 24.10.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal süre içinde itiraz edilmediğinden takibin T1 yönünden kesinleştiğini, davacının 24.10.2019 da tebliğ edilen ödeme emri neticesinde 7 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 19/01/2021 tarihinde borca itiraz ettiğini, İcra müdürlüğünün, davacı-borçlunun itiraz talebinin reddi kararı üzerine davacı-borçlunun Tekirdağ İcra Hukuk Mahkemesi'ne icra takibine itiraz konulu şikayet davası açtığını, ilamsız takiplerde borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içinde borca itirazlarını yazılı...

Davalı borçlu takibe itiraz etmemiş, ödeme emri ile verilen yasal otuz günlük ödeme süresi içinde de takip konusu edilen kira borcunu icra dosyasına ödememiştir. Bu nedenle davacı alacaklı kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesi için 29.1.2013 tarihinde işbu tahliye davasını açmış ise de, icra dosyasına sunduğu dilekçe ile takip konusu alacaktan feragat ettiklerini bildirmiş, icra müdürlüğü de 31.1.2013 tarihli kararla feragat nedeniyle dosyanın kapatılmasına karar vermiştir. İcra ve İflas Kanunu'nun 269 / 1 maddesi gereğince kira alacaklarına ilişkin olarak düzenlenen tahliye ihtarlı ödeme emri, Borçlar Kanunu'nda düzenlenen temerrüt ihtarnamesi hükmündedir. Takip borçlusunun bu nitelikteki ödeme emri ile kendisine verilen yasal süre içinde kira borcunu ödememesi temerrüte düşmesine yol açar. Borcun yasal sürenin geçmesinden sonra ya da haricen ödenmesi gerçekleşen temerrüt olgusunu ortadan kaldırmaz....

    Davalı borçlu ... itiraz dilekçesinde, dosya alacaklısına borcu bulunmadığını bildirerek itiraz etmiştir. Davalı borçlu takibe itirazında açıkça ve ayrıca kira ilişkisine ve borç miktarına karşı çıkmamış, alacaklı görünen şahsa herhangi bir borcu olmadığını ileri sürerek takibe ve borca itiraz etmiştir. Borçlunun kira ilişkisine ve kira miktarına açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK.nun 269/2. maddesi gereğince kira ilişkisinin ve kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerekir. Ancak davacı tarafça diğer davalı borçlu ...’in takibe itiraz etmediği ve borcu da ödemediği bildirilerek yalnızca kiralanandan tahliyesi istenilmiş, mahkemece, her iki borçlunun takibe itiraz etmesine rağmen, alacaklı vekilinin açtığı dava ile davalı borçlu ...'in sadece temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verilmesini istediği, tahliye talep etme şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davalı ... yönünden açılan davanın usul yönünden reddine karar verilmiştir....

      Bu nedenle de icra emri tebliği üzerine İİK'nun 16. maddesine göre şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece, TBK'nun 581 ve devamı maddeleri kapsamında icra kefalet işleminin İİK'nun 38. maddesi uyarınca ilamlı icra takibine konu edilip edilmeyeceği değerlendirilerek, ilamlı takibe konu edilemeyeceğinin belirlenmesi halinde, kefaletin geçersizliğine değil, sadece bu kefalete dayalı olarak gönderilen icra emrinin ve varsa icra kefili sıfatı ile yapılan işlemlerin iptali ile yetinilmesi gerekir.(emsal karar; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2020/175 E 2020/1260 K ve 2019/6708 E 2019/9433 K sayılı kararları) Öte yandan icra kefili, lehine olan sürelerden feragat etse dahi emredici kanuni düzenleme nedeniyle icra kefili yönünden takibe devam edilebilmesi için icra emri gönderilmesi zorunludur.(emsal karar; Yargıtay 12....

      Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uygulanan faiz istendiği halde ödeme emrinde faiz miktarının yıllık %53,82 olarak istendiğini ve faizin çok yüksek olduğunu belirterek, şikayet ve davalarının kabulü ile, takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa gönderilen zarfta "takip talebi ve ekleri vardır" ibaresi bulunduğunu, sözkonusu işlemin İcra Müdürlüğü tarafından yapılan bir işlem olup takibe konu ödeme emri ve eklerini gönderme mesuliyetinin İcra Müdürlüğüne ait olduğunu ve taraflarına dava açılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, faize itiraz yönünden taraflar arasında imzalanan sözleşme ile belirlenen faiz oranının açık olduğunu ve sözleşme gereği faiz istendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Borçluya ödeme emri tebliğ edilmemiş ise ödeme emrinde yazılı itiraz ve ödeme süreleri işlemeyeceği için borçlu haricen takibi ögrenip icra dairesinde itiraz etmiş ise alacaklı itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebilir mi? Alacaklı itirazın kaldırılması ve tahliye talebinde bulunmuş olması halinde, çekişmeyi ve takibi sürdürme iradesini ortaya koyduğu böylece ödeme emri tebliğ edilmese de itirazın geçerli olduğunu benimsemiş olduğundan icra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini inceleyerek karar vermelidir. Ancak ödeme emri tebliğ edilmediği sürece, ödeme süresi işlemeyeceğinden borçlu temerrüde düşürülemez. O nedenle tahliye istenemez. Ancak itirazla durmuş olan icra takibinde takip konusu icra alacağının tahsili için itirazın kaldırılmasını istemesinde haciz ve satış gibi icra takibi işlemlerine devam edebilmesi için hukuki yararı bulunmaktadır....

        İcra Müdürlüğünün 2022/724 Esas sırasına kayıtlı ilamsız icra takibinin açıldığını, davalı tarafından ödeme emrine ve yetkiye itiraz edildiğini davalının yetki itirazında bildirdiği icra müdürlüğüne taraflarınca dosyanın gönderildiğini, ilgili icra hukuk mahkemesinde davalı aleyhine dava açmış olmalarına rağmen ödeme emri gönderilmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiğini, Ankara 8. İcra Müdürlüğünün 2022/724 Esas sırasına kayıtlı icra dosyasından ödeme emri gönderildiğini ve davalı tarafından itiraz edildiğini, yetkili icra müdürlüğüne gönderilen dosyadan tekrar ödeme emri gönderilmesinin hukuken yersiz olduğunu beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 68. maddesi uyarınca itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı alacaklı tarafından takibe davalı borçlu ile diğer borçlular Bahattin Çelik ve Nurettin Altunkaynak yönünden Ankara 8....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin davacı şirket aleyhine başlatılan takibin yetkisiz yerdeki icra dairesinde başlatıldığını, davaya konu takibe ilişkin ipoteğin üst sınır ipoteği niteliğini havi olduğunu, kesin bir borç ikrarına havi olmadığını, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip değil ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip başlatılarak icra emri yerine ödeme emri gönderilmesi gerektiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun “İcra emri” başlıklı 149....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/08/2021 NUMARASI : 2021/396 ESAS 2021/661 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline 17/06/2021 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiğini, süresi içerisinde takibe yönelik itiraz ve şikayetlerinin bulunduğunu, müvekkili hakkında başlatılan takibin fatura alacaklarına ilişkin olduğunu, takibe konu faturalar bu şekilde belirtilmiş ve takip talebi ekinde dosyaya hiçbir fatura ibraz edilmediğini, ayrıca, müvekkile yapılan tebliğ işleminde de ödeme emri ekinde takibe dayanak hiçbir belge tebliğ edilmediğini, ödeme emri mazbatasının üzerinde de bu durum...

        İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacı aleyhinde, müvekkilimin haksız azledilmesinden kaynaklı vekalet ücret alacağına istinaden Kahramanmaraş İcra Dairesi'nin 2022/27944 esas sayılı dosyası ile başlattığımız icra takibine binaen, İcra Müdürlüğü'nce örnek 4- 5'e göre icra emri düzenlenerek, davacı yana 17.09.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, 04.10.2022 tarihinde ise davacı taraf, örnek 4- 5' e göre düzenlenen icra emrine, müvekkilinin davalı yana herhangi bir bocunun bulunmadığını, davalı yanın ayrıca temerrüde düşürmeden faiz talebinde bulunduğunu, ilamlı takibe konu bir alacak ilamsız takibe konu yapılamayacağı gibi ilamsız takibe konu bir alacak da ilam ya da ilam niteliğinde olmadığından ilamlı takibe konu yapılamayacağı yönünde itirazlarda bulunarak icra emrinin iptali istemiyle Kahramanmaraş İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/861 esas sayılı dosyası ile şikayetçi olduğunu....

        UYAP Entegrasyonu