WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra takibine dayanak yapılan ilamın incelenmesinde, davalı olarak kat malikleri adına Alp Apartman Yöneticiliği'nin gösterildiği ve Mahkemece adı geçen hakkında hüküm tesis edildiği,daha sonra şikayet eden kat malikine icra emri gönderildiği anlaşılmaktadır. İlamlı icrada borçlu ilam aleyhine olan yani ilama göre borçlu olan kişidir. İlamlı icrada borçlu yedi gün içinde İcra Dairesine başvurarak icra emrine itiraz ediyorum demek suretiyle ilamlı icra takibini durdurma imkanına sahip değildir. Borçlu yalnızca, İİK'nun 33. maddesi hükmü gereğince, borcu ödemiş olması, alacaklıdan mehil almış olması veya ilamın zamanaşımına uğramış olması halinde icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir. İcra emrine bu şekilde itiraz edilmiş olması, icra takibini kendiliğinden durdurmaz. İlamlı takibe yasada belirtilen nedenlerle ancak itiraz edilebilir. İlamlı takipte temel ilkeler mevcuttur....

    Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda borçluya yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olması hâlinde borçlu usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren 5 gün (sadece usulsüz tebliğ tarihi düzeltilmesi talebi varsa 7 gün) içinde şikâyet yoluna başvurarak ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini istemesi, ayrıca borca ve imzaya itiraz etmesi gerekir. Borçlunun süresi içinde icra mahkemesine itiraz etmemesi ve borcu ödememesi hâlinde takip kesinleşir. Alacaklının talebi üzerine aynı anda borçlunun birden fazla adresine ödeme emri gönderilmiş ise, itiraz ve ödeme süresi önce yapılan tebliğden başlar. Hukuk Genel Kurulunun 13.12.2006 tarihli ve 2006/12-786 E., 2006/783 K.; 11.11.2009 tarihli ve 2009/12-417 E., 2009/511 K. sayılı kararlarında da benimsenen Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre alacaklının talebi üzerine yeniden ödeme emri çıkartılması borçluya yeni bir itiraz hakkı tanır....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Yapılan takipte müvekkilime ödeme emri tebliğ edilmeksizin müvekkilinin banka hesaplarına haciz müzekkeresi yazıldığını, 10/07/2019 tarihinde takibe ve borca itiraz edilmesine rağmen takibin durdurulmadığını, 10/06/2020 tarihinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmesine rağmen bu hususta da bir karar verilmediğini, yapılan tüm taleplere rağmen icra dairesinin bir karar vermediğini, mahkeme kararının tamamı ile hukuka aykırı olduğunu, çünkü,davanın açılması üzerine yerel mahkemece icra dairesine müzekkere yazıldığını, açılan takibe ilişkin tebligat evrakları talep edilmiş,icra müdürlüğü tarafından, yapılan takiple ilgili bir ödeme emri gönderilmediği bildirildiğini, buna rağmen icra dosyası içerisine giren evraklar incelendiğinde, tebligat dahi gönderilmeden müvekkilin banka hesaplarına haciz konulduğunu ve buna ilişkin banka cevaplarının dosya içerisine girdiği sabit olduğunu, hal böyle iken şikayetleriyle ilgili...

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/29 Esas 2007/446 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ile itirazın kısmen iptaline karar verildiği, verilen bu karar nedeniyle icra dosyası incelendiğinde dosya içerisinde asıl borçlu şirkete icra emri tebliğ edildiğine dair herhangi bir belge bulunmadığı, her ne kadar aynı dosya üzerinden takip talebi ve ödeme emrinde bulunmayan mahkemece hükmedilen yargılama gideri, vekalet ücreti ve tazminat yönünden takibe devam edilebilmesi mümkün ise de, aynı dosyadan takibe devam edilebilmesi için söz konusu ilam gereğince davacı borçluya icra emrinin tebliğ edilmesi gerektiği, dosya incelendiğinde davacı adına icra emri düzenlenmediği gibi böyle bir icra emrinin tebliğ edildiğine yönelik dosyada herhangi bir evrak bulunmadığı, dosyada sadece icra kefili olduğu söylenen dava dışı Haldun Halit Kepez adına icra emri düzenlenmiş olduğu, davacı adına icra emri düzenlenmemiş olması sebebiyle ilamdaki takip talebi ve ödeme emrinde bulunmayan kısımlara yönelik aynı...

      . - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili şirketten makine satın aldığını, ödeme hususunda taraflar arasında protokol yapıldığını, ancak davalının borcunu ödememesi üzerine girişilen takibe davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının yetkisiz icra müdürlüğünde takibe geçtiğini, itiraz üzerine yetkili icra müdürlüğünce yeniden ödeme emri gönderildiğini bu davanın yetkisiz icra müdürlüğünce girişilen takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğundan davanın usulden ve esastan reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının yetkisiz olan......

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı aleyhine 03/01/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalıya ödeme emrinin 08/01/2020 tarihinde tebliğe çıkartılığı, ödeme emri tebliğe çıkartıldıktan ve henüz davalıya ödeme emri tebliğ edilmeden önce 10/01/2020 tarihinde davalı takip borçlusu vekilinin icra dosyasında itirazlarını içerir dilekçe verdiği, 15/01/2020 tarihinde de ödeme emrinin takip borçlusuna tebliğ edildiği görülmüş olup, icra takibine geçildikten sonra takipten haberdar olan borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliği şartı ile takibe yönelik itirazı geçerli olacağından, borca itirazdan sonra da davalıya ödeme emri tebliğ edildiğinden, bu nedenle takibin durdurulmasına ilişkin icra müdürlüğünün 10/01/2020 tarihli kararı yasaya uygun olduğundan şikayetin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki...

        - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin satış danışmanlık hizmet bedeli nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunu bu alacağın tahsili için girişilen takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının önce Kadıköy 8.İcra Müdürlüğünün 2008 /14094 sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, yetkili icra dairesinin Şişli olduğu gerekçesiyle takibe itiraz edilmesine rağmen davacının bu sefer ... 10.İcra Müdürlüğü kanalı ile takibe geçtiğini, bu dosyada müvekkiline herhangi bir ödeme emri ve tebligat çıkarılmadığı için itirazda da bulunulmadığını bu nedenle davanın konusuz kaldığını ayrıca davacının müvekkilinden herhangi bir alacağı olmadığını öne sürerek davanın reddi ile tazminata hükmedilmesini savunmuştur....

          İcra Müdürlüğünün 2021/706 Esas sayılı dosyasından ödeme emri gönderilmeden icra takibine itiraz ettikleri, davacı alacaklının ise henüz ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın geçersiz olduğunu, ödeme emri tebliğ edildikten sonra davalı borçlular tarafından itiraz edilmediğini ileri sürerek, icra müdürlüğünce, icra takibinin durdurulması yönünde verilen kararın hatalı olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğü kararının kaldırılması ile davalı borçlular aleyhine haciz taleplerinin kabulünü talep ettiği, Ancak Yargıtay 12....

          Her ne kadar, ilk icra emri tebliğinden itibaren yasal süre içinde icra mahkemesine itiraz edilmemiş ise de, benimsenen HGK'nun kararı doğrultusunda ikinci icra emri tebliği borçluya yeni bir itiraz hakkı vereceğinden süresi içinde borçlu takibe karşı itirazlarını ileri sürdüğünden icra mahkemesince borçlu tarafın tüm itiraz ve şikayetlerinin incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK.nun geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi gereğinceHUMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 07.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            İcra MahkemesiTARİHİ : 13/02/2006NUMARASI : 2006/59-36 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından, borçlu hakkında 26.01.2005 tarihinde genel haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, ödeme emri 02.02.2005 günü borçlular ile birlikte aynı çatı altında oturduğu iddia edilen yeğeni H. A'a tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun, 08.02.2006 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak takibe itiraz ettiği görülmektedir. İcra Müdürlüğünce, itirazın süresinde olmadığından bahisle takibin durdurulması istemi reddedilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu