Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 350 TL'ye, iştirak nafakasının ise 400 TL'ye arttırılmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmektedir. 1- iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2- Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 60,00 TL olan iştirak nafakasının 150,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Dosya içeriğinden; velayet hakkı annede olan müşterek çocuğun 28/04/1999 doğumlu lise öğrencisi, olduğu; davalının ise, köy .......... olup, Kütahya İl Müftülüğünden gelen yazı uyarınca, maaşının 2.355,14 TL olduğu ve kendisine ait otomobilinin bulunduğu anlaşılmıştır....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 100,00 TL olan iştirak nafakasının aylık 60,00 TL artırılarak 160,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Dosya içeriğinden; velayet hakkı annede olan müşterek çocuk Yonca'nın 1999 doğumlu ve açık öğretim lisesi öğrencisi olduğu; davalının ise, ayakkabıcılar sitesinde işçi olarak çalıştığı, asgari ücret elde ettiği ve 500,00 TL kira ödediği tespit edilmiştir. ./.....
Mahkemece; dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile aylık 75‘er TL olan iştirak nafakasının her bir çocuk için 350’şer TL'ye çıkartılmasına karar verilmiştir. Kararı, davalı temyiz etmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, ayrı ayrı 125,00 TL olan iştirak nafakasının ayrı ayrı 150,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Dosya içeriğinden; velayet hakkı annede olan müşterek çocuklar İ... N...'un 2001 doğumlu 8. sınıf öğrencisi, C... N..'...
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili kararı özetle, tarafların muvazaalı olarak boşandıklarını, boşanma sonrasında da bir süre daha birlikte yaşamaya devam ettikleri, davacının yurt dışına gideceği ve dolar üzerinden maaş alacağı düşüncesiyle nafaka miktarlarının önemsenmediğini, ancak planlarının gerçekleşmediğini, davacının nafakaları ödeme gücünün olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına veya azaltılmasına, iştirak nafakalarının azaltılmasına karar verilmesi talepli olarak istinaf etmiştir. Davalı taraf, istinafa cevap vermemiştir. GEREKÇE: Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılması, iştirak nafakalarının azaltılmasına ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dosya kapsamından tarafların Karşıyaka 2....
O halde, velayet kendisine tevdi edilmeyen davalı, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davacının davasının kısmen kabulü ile 798,60 TL olan iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 1034,40 TL artırılarak 1833 TL ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili artırım miktarını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/769 Esas- 2018/587 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 03/12/2018 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının mezkur boşanma ilamıyla belirlendiği anlaşılmaktadır....
, ortak çocukların velayetinin babaya verilmesine, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, tarafların karşılıklı tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece; tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, 100,00 TL olan yoksulluk nafakasının 150,00 TL'ye, müşterek çocuklar Melisa ve Furkan adına hükmedilen ayrı ayrı 75,00 TL iştirak nafakasının ayrı ayrı aylık 121,00 TL'ye çıkartılmasına, bakiye talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin yoksulluk nafakasının artırılmasına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. İştirak nafakasının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....