(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk iştirak nafakasının kaldırılması-indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, eş için 700,00 TL olan yoksulluk nafakasının ve çocukları için 300,00 TL olan iştirak nafakasının kaldırılması istenilmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakası 600,00 TL'ye; iştirak nafakaları ise 250,00'şer TL'ye indirilmiş, hüküm, süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından velayet, iştirak nafakası, vekalet ücreti ve ortak çocuk ... için hükmedilen iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Bölge adliye mahkemesince: Dairemiz 10.12.2019 tarihli bozma ilamı sonrasında, duruşmalı olarak yapılan yargılama sonucunda davalı erkeğin istinaf istemi kabul edilmiştir. Yapılan yargılamaya davalı vekili katılmış ve yargılamaya hukuki yardım yapmıştır....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuklar için ayrı ayrı 150'şer TL olarak iştirak nafakasının artırımına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Dava, iştirak nafakasının artırımına ilişkindir. TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, kadın yararına hükmolunan nafakalar ve tazminatlar ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle 17.02.2001 doğumlu ortak çocuk Ahmet Demir'in temyiz inceleme sırasında ergin olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 154.30 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar...
Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi sıfatıyla) 2009/65 esas ve 2011/26 karar sayılı ilamıyla hükmolunan TMK'nun 197. maddesinden kaynaklanan tedbir nafakasının kaldırılmasını ya da azaltılmasını da dava etmiş, mahkemece tarafların boşanmalarına, kadın yararına maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına ve tedbir nafakasının azaltılması yönünden de davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, işbu hüküm davalı kadının temyizi üzerine, Dairemizin 19.01.2016 gün ve 2015/9493 esas, 2016/951 karar sayılı ilamı ile, hüküm velayet ve tazminat miktarları yönünden onanmış ancak erkeğin tedbir nafakasının kaldırılması ya da azaltılması talebi hakkında nispi harç yatırılmadığından ve harç yatırılmadan işin esasına girilemeyeceğinden bahisle sadece bu yönden bozulmuştur....
yerine getirmediği anlaşıldığından, velayetin babaya verilmesinin doğru olduğu, velayeti babaya verilmesi gerektiğinden iştirak nafakasının da kaldırılmasının da doğru ve yerinde olduğu, iştirak nafakasının kaldırılma talebinin, velayetin değiştirilmesi talebinin ferisi niteliğinde olduğundan, iştirak nafakasının kaldırılması yönünden davacı lehine ayrıca vekalet ücreti verilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
öngörülerek hesaplama yapıldığını, protokolde düzenlenen iştirak nafakası bedelinin bu sebeple müşterek çocuklardan her biri için 2.000 TL olarak düzenlendiğini, davalının evlilik birliğinin sona ermesinden yaklaşık 9 ay sonra Van ilinden Mersin iline taşındığını, Van ilinden taşındıktan sonra çocukları kamu okullarına kayıt ettirdiğini, iştirak nafakasını davalının kendisi için kullandığını, müşterek çocukların giderlerine sarf etmediğini ileri sürerek çocuklar için hükmedilen aylık 2.000'er TL iştirak nafakasının her bir çocuk için aylık 750'şer TL'ye indirilmesine karar verilmesini dava ve talep ettiği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; iddiaların gerçeği yansıtmadığını, davacının şu anda eşi olan kişinin evliliğin sona ermesine neden olduğunu, müvekkilinin ve ortak çocukların boşanma sonrasında dahi davacının sürekli müvekkilini tehdit ve darp etmesinden kaynaklı olarak Mersin'de yeni bir hayat kurma mücadelesine girdiklerini, çocukların 2020 yılının Eylül ayında annelerinin...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; tarafların müşterek çocuğu Eylül T3 lehine takdir edilen 500,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren itibaren geçerli olmak üzere 175,00 TL arttırılarak 675,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; nafaka artışının yetersiz olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Dava, iştirak nafakasının artırılmasına ilişkindir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Aile Mahkemesinin 2017/662 Esas ve 2018/418 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Tuana Sude için hükmedilen aylık 300,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL artırılmak suretiyle aylık 1.300,00 TL olarak belirlenmesine, davacı Fadime için hükmedilen aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL artırılmak suretiyle aylık 1.500,00 TL olarak belirlenmesine, belirlenen nafakaların her yıl TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hükmedilen nafaka miktarlarının düşük olduğunu belirterek yerel mahkeme kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; davacı adına hükmedilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk adına hükmedilen iştirak nafakasının artırılması istemiyle açılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 150 TL'den 300 TL'ye, müşterek 2 çocuk için hükmedilen 100'er TL iştirak nafakalarının 300'er TL'ye artırılmasını talep etmiştir....