Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/47 e. 2008/153 k. sayılı ilamı ile boşandıklarını ve bu karar ile davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar ... ve ... için 75,00'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak aradan geçen zaman içerisinde bu nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasını aylık 400,00 TL'ye, iştirak nafakalarının aylık 300,00 'er TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, davacı ...'un kendisi için talep ettiği yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, müşterek çocuk ... için talep edilen iştirak nafakası artırım talebinin kabulü ile, karar tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ......

    düşük olduğu, çocuğun yaşına ve ihtiyacına nazaran 400 TL iştirak nafakasının makul olduğu, boşanma ile yoksulluğa düşen kusursuz kadın lehine bağlanan yoksulluk nafakası miktarının da nafaka alacaklısının yaşına ve ihtiyaçlarına göre düşük olduğu, 400 TL yoksulluk nafakasının makul olduğu, karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması-indirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup, gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; Mahkeme ilamı ile davalıya 1.000 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk ...'...

      Davacı, dava dilekçesindeki talebinde de 150.00 TL olan yoksulluk nafakasının 350,00 TL'ye yükseltilmesini talep etmiş olduğuna göre, mahkemece "davacının yoksulluk nafakası artırımı davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 100.00 TL'ye yükseltilmesine" ilişkin verdiği karar, (mevcut yoksulluk nafakasının da altına indirilerek) yanılgılı değerlendirmeye dayanmaktadır. O halde, mahkemece dava dilekçesindeki talep ve delil dosyaları nazara alınarak sonucuna uygun bir karar vermek gerekirken yazılı ve yanılgılı şekilde davacının yoksulluk nafakasının indirilmesine yol açacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

        Davacı dilekçesinde; boşanma kararı ile kendisi için 30 TL yoksulluk, müşterek çocuk ... için 30 TL iştirak nafakasının hüküm altına alındığını, ancak aradan geçen süre ve hayat şartları nedeniyle nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının aylık 300 TL ye, iştirak nafakasının aylık 200 TL'ye artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 200 TL ye, iştirak nafakasının ise 125 TL ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile Şişli 1. Aile Mahkemesinin 2010/190 esas 2011/360 karar sayılı ilamıyla boşandıklarını, protokol hükümleri uyarınca davalı eş lehine aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk lehine 2.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ayrıca davalı adına 500,00 TL ek kredi kartı ödemesi yaptığını, emekli olduğunu, gelirinin azaldığını, yeniden evlendiğini, nafakanın gelirine oranla yüksek kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının 500,00 TL’ye, iştirak nafakasının 1.000,00 TL’ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, yoksulluk nafakası talebinin reddine, müşterek çocuk...için talep edilen iştirak nafakası davasının feragat nedeniyle reddine, müşterek çocuk ... yönünden açılan davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili dilekçesinde; davacı ... ile davalının ......

              Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, hüküm yoksulluk nafakası yönünden bozulmuş, diğer yönlerden ise onanmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde bozma gereği yerine getirilmeyerek davacı kadının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 150 TL'den 300 TL'ye, müşterek 2 çocuk için hükmedilen 100'er TL iştirak nafakalarının 300'er TL'ye artırılmasını talep etmiştir....

                  Aile Mahkemesinin 2007/421 E ve 07/05/2009 tarihli kararında müşterek çocuklar Mustafa ve Gülşen için ve davacı için dava tarihinden itibaren karar kesinleşinceye kadar uygun birer tedbir nafakasına hükmedilmiş, karar kesinleştikten sonra davacı için takdir edilen tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına, çocuklar için takdir edilen tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına ,, denildiği anlaşılmakla, mahkeme ilamında kararın kesinleşmesinden sonra davacı için takdir edilen tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına şeklinde açıkça karar verildiğinden talebin İİK nun 16. maddesindeki şikayet hakkı olmak üzere reddine ... " karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu