HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin müşterek çocuk 2003 d.lu Sudenaz yararına hükmedilen iştirak nafakasının az oluşuna yönelik istinaf başvurusu ile ilgili bir karar verilmesine yer olmadığına, 2- Davacı vekilinin davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile boşanmanın eki niteliğindeki maddi ve manevi tazminatların miktar itibariyle az oluşuna yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, bunlarla ile ilgili ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 6 nolu hüküm fıkrasının " ... karar kesinleştiğinde aylık 500 TL nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına..." şeklindeki kısmı ile 9 nolu hüküm fıkrasının KALDIRILMASINA, 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 m.si gereğince bu konularda yeniden karar vermek gerektiğinden, a)Davacı kadın yararına hükmün kesinleşmesinden itibaren aylık 750 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline, davacı kadına ödenmesine, ziyade talebin reddine, b)Davacı kadın yararına boşanmanın eki niteliğinde 40.000 TL maddi,...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; yoksulluk nafakası ile iştirak nafakasının kaldırılması talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, velayetin değiştirilmesine dair kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren ortak çocuk yararına davalıya verilmek üzere hükmedilen iştirak nafakasının kendiliğinden kalkacağının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...
nın yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, müşterek çocuk İshak adına iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, aylık 200,00 TL iştirak nafakasının aynen devamına, davacı M. P. adına iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine, Sakarya 2. Aile Mahkemesinin 2009/469 Esas 2011/209 Karar sayılı ilamıyla hükmedilen 200,00 TL iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Müşterek çocuk İshak yönünden iştirak nafakasının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarına incelendiğinde; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/07/2014 NUMARASI : 2013/1181-2014/424 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması ve yoksulluk nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile Uşak Aile Mahkemesi'nin 2009/262 Esas, 2010/264 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kesinleşen boşanma ilamında mahkemece "dava esnasında kendi isteği ile işinden ayrıldığı" gerekçesi ile yoksulluk nafakası isteminin reddine karar verildiğini; müşterek çocuk için ise, 100 TL iştirak nafakası takdir edildiğini; aradan geçen zaman içerisinde kendisinin hala bir işte çalışmadığını ve müşterek çocuğun da ihtiyaçlarının arttığını belirterek müşterek çocuk için iştirak nafakasının 250 TL'ye çıkartılmasını, kendisi için 300...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; müvekkili olan davacının müşterek çocuklar için aylık 500'er TL olmak üzere toplam 1.000,00-TL iştirak nafakası, davalı için ise aylık 500 TL yoksulluk nafakası ödediğini, yoksulluk nafakasına hükmolunduğu tarihte herhangi bir işte çalışmayan davalının dava sonrasında sigortalı olarak diyaliz merkezinde çalışmaya başladığını, kendisinin ise ekonomik durumunun bozulduğunu ileri sürerek nafakaların azaltılmasına ve olmadığı takdirde kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davada, boşanma kararı ile davalı kadın lehine bağlanan 200 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının davacının işten çıkarılması nedeniyle indirilmesine karar verilmesi istenilmiş, son celsede nafakanın kaldırılması istenilmiştir. Davalı hem kendi, hem de müşterek çocuk için tayin edilen nafakanın, davacının tazminat ödeyeceği bu nedenle ödeme gücü kalmayacağı için kaldırılmasını kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davalı için tayin edilen aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Tuğrul için tayin edilen aylık 100 TL iştirak nafakasının tarafların sulhleri doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 17.11.2009 tarihli celsede davacı, davalı ile anlaştığını ileri sürerek çocuğu ve davalının nafakasının kaldırılmasını istemiştir....
Dairemizin 18.09.2018 tarih, 2016/22667 Esas, 2018/9386 Karar sayılı ilamı ile kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakasının az olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuş, tedbir nafakalarının miktarı yönünden ise onanmıştır....
E…….. tarafından işlemiş tedbir nafakası ile faizinin ve takip sonrasında müşterek çocuklar için 16.4.2008 tarihinden itibaren 450 TL (toplam) ve kendisi için yine aynı tarihten itibaren 200 TL tedbir nafakasının tahsilinin talep edildiği görülmektedir. Borçlunun mahkemeye başvurusu, tedbir nafakasının ilamlı takibe konu edilemeyeceği, tedbir nafakasının ilamsız takibe konu edilmesi gerekmekte olup, hüküm kesinleştikten sonra ise kesinleşen ilamla birlikte yoksulluk ve iştirak nafakası adı altında istenmesi gerektiğini, çocuklardan M……. ve K……..'in takipten önce reşit olduklarını, çocuklar için ne zamana kadar tedbir ve iştirak nafakasının devam edeceğinin açıklanmadığını, istenen faizin başlangıcı ve talep edilen nafakaların hangi aylara ilişkin olduğunun belirtilmediği gerekçeleriyle takibin iptali istemi ilişkindir....
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Davalının yoksulluk ve iştirak nafakası dışındaki istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalının yoksulluk ve iştirak nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile; infazda karışıklığa sebebiyet vermemek amacıyla, Nizip Aile Mahkemesinin 04/02/2021 tarih, 2020/582 esas ve 2021/71 karar sayılı kararının 5 ve 6 nolu bentlerinin KALDIRILMASINA, 3- 6100 sayılı HMK'nın 353. maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2. maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla; a)-Davacı kadın yararına dava (25/04/2016) tarihinden itibaren ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen nafaka ile tahsilde tekerrür oluşturmamak aylık 150,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE, nafakanın, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası olarak DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,...
nun ilköğretim 7.sınıfta eğitim gördüğünü,kendisinin kredi vb.borçları olduğunu,davalının ise emekli olup İstanbul'da ev aldığını,maddi durumunun iyi olduğunu belirterek, kendisi için hükmedilen aylık 120 TL'lik yoksulluk nafakasının aylık 250 TL'ye,müşterek çocuk ...için hükmedilen aylık 110 TL'lik iştirak nafakasının ise aylık 350 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde;emekli olup aylık 1000 TL emekli maaşı olduğunu,başka geliri bulunmadığını,ev kredisi borcu olduğunu,davacının babasından maaş aldığını,çocukların ihtiyaçları ile ilgilendiğini savunarak,davanın reddini istemiştir. Mahkemece;davanın kısmen kabulü ile,müşterek çocuk... için hükmedilen aylık 110 TL'lik iştirak nafakasının 140 TL artışla aylık 250 TL'ye yükseltilmesine;davacı lehine hükmedilen aylık 120 TL'lik yoksulluk nafakasının 130 TL artışla aylık 250 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir....