Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuklar .... ve .... için aylık 150,00'şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 225,00'er TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın gelecek yıllarda ÜFE oranında artırılması karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Mahkemece; davalının işyerinden maaş bordrosu ile sendika başkanvekilliği görevinden aldığı huzur hakkı, tazminat, ek ücret ve benzeri tüm ücretlere ilişkin belgeler getirtilip, davalının gelirinin sağlıklı olarak ve bir bütün halinde tespitinden sonra, müşterek çocukların yaş ve eğitim durumları da gözetilerek sonucu dairesinde nafaka miktarının belirlenmesi gerekirken; yetersiz araştırma ile müşterek çocuklar için aylık 225,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir....
Çocuk Uğur yönünden iştirak nafakasının artışı ile ilgili verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunda; Bu çocuk için belirlenen iştirak nafakasının işlemeye başladığı tarih boşanma ilamının kesinleşme tarihi olan 13.05.2019 tarihidir.Davada iştirak nafakasının artırımı talep edildiğine ve çocuk Uğur için nafaka bu tarihte iştirak nafakası olduğuna göre eldeki dava tarihi ile 13.05.2019 tarihleri arasındaki üfe oranları yanında değişen gelişen durumların dikkate alınması gerekir....
Ayrıca, tedbir nafakasının tarafların sosyal ve ekonomik olarak şartlarının değişmesi durumunda artırımı veya azaltılması istenebilecektir. Açıklanan nedenlerle, mahkemece, ayrılık davasının açıldığı tarih ile bu nafakanın artırımı dava tarihi arasında geçen süre ve bu sürede doğal olarak davacıların ihtiyaçlarının arttığı, günün ekonomik koşullarında paranın alım gücünü nispi de olsa yitirdiği dikkate alınarak önceki nafakanın TMK.'nun 4. maddesinde düzenlenen "hakkaniyet" ilkesine uygun olarak artırılması gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, hükmedilen iştirak nafakasının yetersiz kaldığını ve ihtiyacı karşılamadığını ileri sürmektedir. Davacının bu husustaki delilleri toplanıp, küçüğün ihtiyaçlarının tesbiti ile, davalının geliri ile orantılı olacak şekilde, hakkaniyete uygun bir nafakanın hüküm altına alınması gerekmektedir. Mahkemece, iştirak nafakasının artırımı konusunda açılmış bir dava bulunduğu gözetilerek, en azından kesinleşen boşanma ilamındaki hüküm gereğince belirlenecek miktarda iştirak nafakasının artırımına karar verilmesi gerekirken, davanın tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen asıl davada yardım nafakasının artırımı - karşı davada nafakanın azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı- k.davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.05.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının ve müvekkili için hükmedilen yoksulluk nafakasının indirilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Kocaeli 1. Aile mahkemesinde verilen kararda nafakaların her yıl ÜFE - TÜFE oranında arttırılmasına verildiğini, karar doğrultusunda artışlar uygulandığında ödenmeyen nafakalarla birlikte belirlenen nafaka bedellerinin hatalı olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın iştirak nafakasının azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılması davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile davacı için hükmedilen 300,0 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 350,00 TL artırılarak 650,00 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk Hayrunnisa lehine hükmedilen 350,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 350,00 TL artırılarak 700,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın tam kabulüne karar verilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırımı istemine ilişkindir....
, küçük ... belirlenmiş olan aylık 100 TL iştirak nafkasının 700,00 TL'ye ve küçük ....r için belirlenmiş olan aylık 100 TL iştirak nafakasının da 500 TL'ye yükletilmesini ve ayrıca belirlenen nafakalarının ileriki yıllarda dava tarihine tekabül eden tarihlerdeki .... oranında arttırılmış şekliyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Asıl dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması davasıdır. Karşı dava ise, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek sınırlandırılması ve iştirak nafakasının artırımı davasıdır. İlk derece mahkemesince, asıl davanın kabulü ile çocuğun annede olan velayetinin babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, iştirak nafakasının kaldırılmasına, karşı davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı karşı davacı kadın tarafından asıl davanın kabulü ve karşı davada iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine yönelik istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Tarafların müşterek küçük çocuğunun yaşı, uzmandaki beyanı, uzman raporu, tanık beyanları dikkate alındığında küçüğün velayetinin değiştirilerek babaya verilmesi, usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi küçüğün de menfaatinedir. Velayet babaya verilmekle anne ile kurulan kişisel ilişki de içtihatlara, çocuğun yaşına ve menfaatine uygundur....