Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayet açısından; Kadının evden ayrılırken çocuğu yanında götürdüğü, 3- 4 gün sonra çocuğu erkeğin ailesine gönderdikleri, yaklaşık 6 ay kadar çocuğa erkeğin ailesinin baktığı, boşanma davası açıldıktan kısa süre sonra çocuğun anne yanında kalmaya başladığı, çocuğun o tarihten bugüne kadar anne yanında kalması, yaş itibari ile anne bakım ve şefkatine muhtaç yaşta olması, SİR raporlarında velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kişisel ilişki süresi açısından; Müşterek çocuğun yaşı dikkate alındığında yatılı kişisel ilişki kurulması gerekirken yatısız şekilde kurulmasının hatalı olduğu ayrıca yaz döneminde de 15 gün süreyle kişisel ilişki kurulması gerekirken hiç kurulmamasının hatalı olduğu anlaşıldığından erkek vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir....

Mahkemece davacı baba tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi davasının kabulüne karar verilerek, müşterek çocuk ile davacı babası arasındaki kişisel ilişki yeniden kurulurken çocuğun 08.07.2017 tarihi öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenmiş ve kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ilerki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden müşterek çocuk ile davacı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Tespiti - Nafaka - Çocuk İle Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından iştirak nafakasının miktarı yönünden; davalı tarafından ise velayetin tespiti, yönünden verilen hüküm ve iştirak nafakasına ilişkin olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Genişletilmesi-Nafakanın Kaldırılması-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı babaya, dava dilekçesi ve ön inceleme duruşmasına çağrılmasına ilişkin davetiye " ... köyü" adresinde tebliğ edilmiş, davalı-karşı davacı ön inceleme duruşmasının yapıldığı gün olan 26.12.2013 tarihinde ... Nöbetçi Aile Mahkemesi aracılığı ile mazeret dilekçesi göndermiş ve adres değişikliğini de aynı dilekçede belirtmiş, ancak dosya numarasını yanlış bildirdiğinden bu dilekçe ön inceleme duruşmasından sonra tahkikat aşamasında 03.01.2014 tarihinde mahkemeye ulaşmıştır....

        ilişki kurulmasına, Davacının iştirak nafakasının kaldırılması talebinin kabulü ile dava tarihi itibari ile Kayseri 3.Aile Mahkemesinin 2008/243- 2009/112 E/K sayılı kararı ile müşterek çocuk yararına hükmedilen aylık 75,00 TL iştirak nafakasının kaldırılmasına, davacının müşterek çocuk yararına iştirak nafakası talebinin reddine, davacının fazla ödediğini iddia ettiği iştirak nafakasının istirdatı talebinin reddine, Davacının yoksulluk nafakasının istirdatı talebinin kabulü ile 1.689,76 alacaktan taleple bağlı kalınarak 100,00 TL' nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiştir....

        Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonunda: "davacının velayetin değiştirilmesi isteğine ilişkin davasının reddine, müşterek çocuk ile baba arasında İstanbul Anadolu 16....

        kalması suretiyle kişisel ilişki kurulmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocukların ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası çoktur. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Davaların çocukla kişisel ilişki kurulması, velayetin değiştirilmesi ile iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin karşılıklı davalar olduğu anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı taraflar süresinde istinaf talebinde bulunmuşlardır. Resen kamu düzenini ilgilendiren haller ile tarafların istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 17/2- 2486 esas, 18/1148 karar sayılı ilamında açıklandığı üzere bir davada yasal temsilci ile küçüğün menfaati çatışıyor ise bu durumda küçüğe temsil kayyım atanması zorunludur. Temsil kayyımı atanmaksızın menfaat çatışması içerisinde yapılan hukuki işlemler kesin hükümsüzdür....

          Müşterek çocuk Gamzenur 06.09.2018 tarihinde reşit olduğundan "velayet ve kişisel ilişki kurulması hususlarında karar verilmesine yer olmadığına, iştirak nafakası talebinin reddine" karar verilmesi gerekirken iştirak nafakasına hükmedilmiş, ancak davalı erkek tarafından karar istinaf edilmemiştir. Bu husus da dikkate alınarak davacı kadının Gamzenur yönünden iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          UYAP Entegrasyonu