Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; asıl dava yönünden; davacının iştirak nafakası artırım taleplerinin kısmen kabulüne, dava tarihinden itibaren her bir çocuk için İstanbul Küçükçekmece 5 Aile Mahkemesinin 2012/1030 Esas, 2014/325 Karar sayılı kararı ile ödenen aylık 300'er TL iştirak nafakalarının artırılarak her bir çocuk için 600'er TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, birleşen dava yönünden; birleşen davanın yoksulluk nafakasının kaldırılması yönündeki talebinin kabulüne, İstanbul Küçükçekmece 5. Aile Mahkemesinin 2012/1030 Esas 2014/325 Karar sayılı kararı ile birleşen davalı kadın yönünden ödenen 350 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına, birleşen davacının iştirak nafakaların indirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir....

İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile mahkemenin 2020/67 Esas-2020/69 Karar sayılı ilamıyla tarafların müşterek çocukları Musa ve Buse için hükmedilen aylık 300,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500,00'er TL arttırılarak aylık 800,00'er TL ye çıkarılmasına, müşterek çocuklar lehine harcanmak üzere aylık toplam 1.600,00- TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, hükmedilen iştirak nafakasının gelecek yıllarda TÜİK'in belirlediği TÜFE ve ÜFE oranında arttırılmasına hükmolunmuştur. Davacı kadın vekili, iştirak nafakası taleplerinin tam kabulü gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri on yedi bin sekiz yüz otuz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

Somut olayda; davacı kadının iştirak nafakası talebinin reddedilen miktarının yıllık tutarı (1.300,00- TLx12=15.600,00- TL) ve davalı erkeğin kaldırılmasını talep ettiği iştirak nafakası miktarının yıllık tutarı (700,00- TLx12=8.400,00- TL) Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca belirlenen parasal sınırın altında kalmakta olup, karar kesin niteliktedir. Bu sebeple, 01/06/1990 gün,1989/3 Esas ve 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurul Kararı kıyasen uygulanmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 346 ve 352. maddeleri gereğince davacı kadın ve davalı erkeğin istinaf dilekçesinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, iştirak nafakası takdir edilirken; müşterek çocukların yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.( TMK. nun 330/1. maddesi )....

    İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul çağında ise okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Somut olayda, dosya içeriğinden; velayet hakkı annede olan müşterek çocuğun 2014 doğumlu olduğu, davacı kadının hemşire olduğu aylık 4500 TL maaş aldığı, davalı erkeğin ise askeri personel olup aylık 9000 TL maaş aldığı anlaşılmaktadır. Tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, zorunlu öğrenim döneminde bulunması temel ihtiyaçları ile eğitim öğretim ihtiyaçları nazara alındığında hükmedilen iştirak nafakası miktarı ölçülülük ve hakkaniyet ilkelerine uygundur. Bu nedenle davalının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 200,00 TL olan yoksulluk nafakasının 550,00 TL artırılarak aylık 750,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 6.600,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuğun aylık 150,00 TL olan iştirak nafakasının 600,00 TL artırımı ile aylık 750,00 TL'ye yükseltildiği, çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise yine 7.200,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2022 yılı itibariyle miktar veya değeri 8.000,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davalının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, davacının aylık 1.000,00 TL olan yoksulluk nafakasının 750,00 TL artırılarak aylık 1.750,00 TL'ye yükseltildiği, bir yıllık yoksulluk nafakası artış miktarının 9.000,00 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuğun aylık 800,00 TL olan iştirak nafakasının 1.200,00 TL artırımı ile aylık 2.000,00 TL'ye yükseltildiği, çocuk için bir yıllık nafaka artış miktarının ise 14.400,00 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2023 yılı itibariyle miktar veya değeri 17.830,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davalının nafaka artış miktarlarına yönelik istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    Hakim iştirak nafakası miktarının belirlerken; çocuğun yaşını, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarını, genel ihtiyaçları ve ana-babanın mali durumunu dikkate almalıdır.Somut olayda; taraflar 2008 yılında boşanmışlar; boşanma sonucu müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Nafakaya hükmedilen tarihle artırım talep edilen tarih arasında geçen 2,5 yıllık süreçte paranın satın alma gücünün azaldığı, çocuğun yaşının büyüdüğü, ihtiyaçlarının doğal olarak arttığı bir gerçektir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2021/212 ESAS - 2021/575 KARAR DAVA KONUSU : Nafakasının Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının nikahsız birlikteliklerinden ortak çocuk Esmanur'un olduğunu, velayeti annesinde bulunan ortak çocuk yararına İzmir 4. Aile Mahkemesi'nin 2010/680 esas, 2010/1162 karar sayılı ilamı ile aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede nafakanın yetersiz hale geldiğini belirterek iştirak nafakasının 2.500 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

      Asliye Hukuk mahkemesinin 2015/370 esas ve 2016/90 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için hükmedilen 300 TL iştirak nafakasının 700 TL arttırılarak 1000 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren tahsilde tekerrüre düşmemek kaydıyla davalıdan alınarak velayeten davacıya verilmesine, karar kesinleşinceye kadar iştirak nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1000 TL iştirak nafakasının tedbir nafakası şeklinde ödenmesine karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu