WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı erkek eş 200 TL. iştirak nafakası ödeyecek ekonomik güce sahiptir....

    Davacının yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarına yönelik istinaf isteğinin incelenmesinde; Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakaların niteliği, günün ekonomik koşulları, davacı kadın ve ortak çocuğun ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, davacı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakası miktarı az görüldüğünden, davacının bu yönlere ilişkin istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının bu yönlerden kaldırılmasına, açıklanan ilkeler gözetilerek belirlenen aylık 400,00 TL yoksulluk nafakası ile aylık 300,00 TL iştirak nafakasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Mahkemece; davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacının iştirak nafakasının artırılması davasının kısmen kabulü ile dava tarihi olan 29/04/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere İzmir 9. Aile Mahkemesinin 2015/525 Esas 2015/642 Karar sayılı kararı ile tarafların müşterek çocuğu 24/05/2002 doğumlu Tuba Çulfa için takdir edilen aylık 350,00TL iştirak nafakasının aylık 500,00TL'ye 16/11/2009 doğumlu Muhammed Emin Çulfa için takdir edilen aylık 300,00TL iştirak nafakasının aylık 400,00TL'ye çıkartılmasına, belirtilen miktarların tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; boşanma protokolünü davalının baskısı ve tehdidi ile imzalandığını, protokolün yoksulluk nafakası yönünden geçerli olmadığını, bu sebeple yoksulluk nafakasının reddinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur....

    (YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Somut olayda, davacı dava dilekçesinde; müşterek çocuk Batu Toprak için iştirak nafakası talep etmiş, mahkemece hükmün 2 numaralı bendinde müşterek çocuk Batu Toprak için dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, müşterek çocuk için talep edilen nafaka yoksulluk nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada müşterek çocuk için talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, iştirak nafakası mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; müşterek çocuk Batu için takdir edilen nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....

      Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesinin yerinde olduğu, ancak hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının ise az olduğu, ayrıca üfe oranında arttırım talebi hakkında karar verilmemesinin hatalı olduğu anlaşılmakla, kadın yararına aylık 450,00TL yoksulluk nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş olup davacı kadın vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir. Çocuk için verilen tedbir-iştirak nafakası açısından: Çocuk lehine tedbir nafakası takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete göre uygun anlaşıldığından davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

      nın velayetinin, müvekkili davacıya verildiğini ve 200.00 TL iştirak nafakası bağlandığını; müşterek çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, müvekkilinin de bağırsak kanseri olup, tedavi gördüğünü, maddi anlamda zor durumda olduğunu ileri sürerek; iştirak nafakasının aylık 300 TL'ye çıkartılmasına, müvekkili lehine de aylık 500.00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, "Tarafların TMK'nun 166/3.maddesi uyarınca anlaşmalı olarak boşanmaları ve boşanma kararı ile davacı tarafa yoksulluk nafakası takdir edilmemesi nedeniyle, boşanmayla taraflar arasındaki evlilik birliği sona erdiğinden; sonradan davacı yararına yoksulluk nafakasının takdirinin mümkün olmadığı gerekçesiyle" yoksulluk nafakası talebinin reddine; davalı tarafın gelir durumu ile küçüğün ihtiyaçları dikkate alınarak, iştirak nafakasının aylık 260 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir....

        Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi ve çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakası kesinleştiği halde kadın yararına 150 TL yoksulluk, çocuk yararına 200 TL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru olmamıştır" gerekçesiyle bozulmuştur. Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının kesinleşmiş olduğu gözetilmeden bu hususta yeniden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438)....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/12/2014 NUMARASI : 2013/898-2014/894 Taraflar arasındaki iştirak-yoksulluk nafakasının kaldırılması-artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı (k.davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı dava dilekçesi ile;Denizli 3. Aile Mahkemesinin 2012/18 Esas 2012/14 Karar sayılı kararı davalı İlknur lehine hükmedilen aylık 200,00-TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Gürkan lehine hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı karşı davacı vekili dilekçesi ile; nafakaların kaldırılması talebinin reddini, karşı dava ile de; yoksulluk ve iştirak nafakalarının 50'şer TL artırılarak yoksulluk nafakasının 250 TL'ye,iştirak nafakasının ise 200 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış iştirak ve yoksulluk nafakası istemine ilişkindir. 1- Davalı erkek vasisinin yoksulluk nafakası yönünden yapılan istinaf başvurusu incelemesinde; Mahkemece davacı kadın lehine 500,00- TL yoksulluk nafakasına hükmolunmuştur. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri sekiz bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Parasal sınırların arttırılmasına ilişkin 6763 sayılı Yasanın 44. maddesi ile değişik Ek-1. maddesi uyarınca 01/01/2022 tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesindeki parasal sınır 8.000,00- TL olmuştur. Kesinlik sınırı her bir nafaka yönünden ayrı ayrı belirlenir....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.10.1996 gün ve 1995/511 E. 1996/855 K sayılı ilamı ile boşandıklarını, davacı tarafın aradan 15 yıl geçtikten sonra yoksulluk nafakası talebinde bulunduğunu, müvekkilinin yeniden evlendiğini, kaldı ki yoksulluk nafakasının koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı lehine 250 TL yoksulluk nafakası takdirine, iştirak nafakasının ise 250 TL ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- İştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle müşterek çocuğun eğitim durumu ve ihtiyaçları gözetilerek; iştirak nafakasına ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakta olup, davalı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazlarının reddi ile artırıma ilişkin verilen hükmün ONANMASINA, 2) Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, boşanma...

              UYAP Entegrasyonu