İcra Müdürlüğünün 2009/5495 Esas sayılı dosyasına davacının toplam 4.436,00 TL ödeme yaptığı bu nedenle bu kısım bakımından davanın istirdat davasına dönüştüğü, toplanan deliller ışığında davanın niteliği gereği ispat külfetinin davalı site yönetiminde olmakla davacının borçlu olduğunu ispat edemediği de dikkate alınarak davanın kabulü ile Van 2. İcra Müdürlüğünün 2009/5495 Esas sayılı dosyası bakımından davacının borçlu olmadığının tespiti, 4.436,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya iadesi, Van 2. İcra Müdürlüğünün 2009/5495 Esas sayılı dosyasında yapılan ödeme tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması, davalı apartman yönetiminin davacının kiracılık sıfatının bulunup bulunmadığını bile bilecek durumda olduğu gözetilerek koşullar oluştuğundan %40 kötüniyet tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava , borçlu olmadığının tespiti, icra takibinin iptali istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İş bu dava, eser sözleşmesi kapsamında avans olarak verildiği iddia edilen çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ve çeklerin bedelsizliğinin tespitine ilişkindir. Somut olayda davacı taraf, davalı ile ayakkabı fabrikası inşaatı temel ve yalıtım işi konusunda anlaştıklarını ve avans olarak dava konusu toplam tutarı 1.735.000,00 TL olan 6 adet çekin keşide edilerek davalıya verildiğini, bunun yanı sıra ayrıca davalı şirkete 21.07.2020 tarihinde 280.000,00 TL nakit ödeme yapıldığını, ancak davalının söz konusu işleri yapmadığı gibi çekleri de vermediğinden bahisle dava konusu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, çeklerin iptalini ve nakit olarak ödenen bedelin iadesini talep etmiştir. Davalı taraf ise eser sözleşmesi iddiasını kabul etmediği, aralarında taşınmaz satışı ilişkisi olduğunu ve davacının bu ilişkiye aykırı davranarak çek bedellerini ödemediğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir....
bu nedenlerle davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibin teminatsız olarak durdurulması yönünde ihtiyati tedbire karar verilmesine, davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2014/12021 esas sayılı takip dosyasından borçlu olunmadığının tespiti, fazla yatırılan bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde, harca esas değer olarak 8.000,00 TL gösterilmiş, bu miktar üzerinden peşin harç yatırılmış, ancak sonuç ve istem bölümünde sözü edilen takipler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve fazla yatırılan bedelin istirdadı talebinde bulunulmuştur. Hal böyle olunca somut olayda dava değerinin 8.000,00 TL olmadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple mahkemece dava değerinin tespit edilip 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gözetilerek, davacı tarafa bu miktar üzerinden harcın tamamlanması konusunda mehil verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, eksik harç ile davaya devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Şti'nin ayrıca davalı borçlu aleyhine ihtiyati haciz kararı alarak icra dosyasına sunduğunu, 14.08.2006 tarihinde alacaklının talebi üzerine icra müdürlüğünce Adıyaman İl Özel İdaresine davalı borçlu Mes... Ltd. Şti'nin hakediş bedellerine ihtiyati haciz konulması için müzekkere yazıldığını, müzekkerelere çekin borçlusu olmayan ve icra takibinde borçlu gösterilmeyen ve ihtiyati haciz kararında adı geçmeyen ... + Mes İş Ortaklığı Elek. Gıda Ltd. Şti.'nin isminin de yazılarak borçlu gibi gösterildiğini, yapılan işlem sonucu müvekkili şirketin Adıyaman İl Özel İdaresine olan hakediş alacaklarına haksız olarak haciz konulduğunu ve dosya borcunun bu yolla tahsil edildiğini, müvekkilinin çok büyük zararlara uğradığını belirterek icra dosyası ile tahsil edilen paranın tamamının hesap edilerek şimdilik 7.500 TL'sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen icra dosyasında tahsilat yapıldığı tarihten itibaren avans faizi ile istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Ltd....
''Bu durumda borçlunun menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştürülerek devam edilmesi için bir talepte bulunmasına gerek yoktur. Borcun ödenmiş olduğunu öğrenen mahkemenin yukarıda yazılı yasa hükmü gereğince davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam etmesi gerekir.'' (... İtirazın İptali, Borçtan Kurtulma, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, ..., 2007, s.803) O halde mahkemece, davaya konu borcun ödenmiş olduğunu öğrenmesi ile davaya kendiliğinden istirdat davası olarak devam edilmesi gerekirken, davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
nolu ve 42.134,70 TL TUTARLI FATURANIN 14.670,73 TL'LİK MİKTARI YÖNÜYLE BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, DAVACININ FAZLAYA İLİŞKİN TALEBİNİN REDDİNE, 2-Yasal şartları oluşmadığından reddedilen kısım yönüyle davalının kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE, .......................
"Menfi tespit davasının yargılama sırasında istirdat davasına dönüşmüş olması (m.76/2), menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğunun anlaşılması halinde davacı borçlunun talebi üzerine davalı alacaklının tazminata mahkum edilmesine engel olmaz. İstirdat davası, menfi tespit davasının devamı olup, cebri icra tehdidi altında gerçekleşen ödeme sebebiyle borçlunun serbest iradesi dışında, kanun hükmü gereği kendiliğinden bu dönüşüm vuku bulduğundan, davacı borçlu istirdat davasına dönüşüm olmasaydı alacağı tazminattan, yoksun bırakılmamalıdır." (Prof. Dr. Timuçin Muşul, İcra ve İflas Hukukunda, Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, 2014, Ankara, s.404-405) "İİK m.72, VI gereğince istirdat davasına dönüşmüş olan davanın borçlu lehine hükme bağlanması halinde de, m.72, V c.3 ve 4 hükümlerine göre, borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekir kanısındayım....
(Menfî Tespit Davası ve İstirdat Davası - , Ankara) İİK m.72/7 hükmüne göre, İcra ve İflas Hukuku anlamında istirdat davasını, kesinleşmiş icra takibi dolayısı ile cebri icra tehdidi altında borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs açabilir. Menfi tespit ve istirdat davası sonucu verilecek mahkeme kararı, kesinleşmeden infaz olunamaz. İİK.nun 72/6. maddesi gereğince menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmüş olması, bu ilamın infazı için kesinleşmesi koşulunu ortadan kaldırmaz. Dolayısıyla davacının, takip borçlusu olarak ödediği paranın iadesi istemiyle gideceği hukukî yol, davalı takip alacaklısı hakkında yeni bir ilâmsız icra takibi başlatmak olmayıp, öncelikle genel hükümlere göre istirdat davası açması ve davayı kazanmasıdır....
-TL bedelli, ... seri nolu çekin zayi olmadığı yapılan yargılama sonunda anlaşılmış olup, davacıya çeki fiilen elinde bulunduranın meşru hamil olup olmadıklarının belirlenmesi için gereken istirdat davası açılması için süre verilmiş, verilen sürede davası açıldığı anlaşılmış olduğundan mahkememizce yapılacak bir işlem kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, müdahale talep edenin teminatın müvekkiline ödenmesi talebinin istirdat davasında verilecek karara bırakılmasına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere, 1-... ... Bankası ... Şubesine ait, ... tarihli, ... seri nolu, ......