Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ: Hüküm fıkrasının 3. bendin silinerek, yerine, “Ödenmesi gereken yaşlılık aylıklarının, 01.08.2007 tarihi başlangıç kabul edilerek, her bir aylık için aylığa hak kazanılan tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Kurumdan tahsiline” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.02.2012 gününde oy birliğiyle karar...

    Komisyonu’nun 12.08.1992 tarih ve 46 no’lu kararı ile tarımsal iskan hak sahipliğini elde etmesi nedeniyle dava konusu 1699 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına tescil edildiğini, ne var ki davalı ...’nin başvuru öncesi ebeveynlerinin devlet eliyle iskan hakkından faydalandığı bu nedenle göçebelik durumu olmadığının tespiti ile Mahalli İskan Komisyonu’nun 27.04.2012 tarih ve 294 no’lu kararı ile 12.08.1992 tarihli komisyon kararı ve hak sahipliğinin iptal edildiğini, kaydın temelsiz kaldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile ... adına tescilini istemiştir. Davalılar, Mahalli ... Komisyonu’nun 27.04.2012 tarih ve 294 no’lu iptal kararının iptaline ilişkin idari yargıda açılan davanın sürdüğünü, eldeki davada bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....

      HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı vekili, mülga 2510 sayılı İskan Kanunu kapsamında göçebe hayatı yaşadıkları iddiası ile aile temsilcisi olarak başvuran davalıların, Mahalli İskan Komisyonu'nun 24/08/1995 tarih ve 1995/180 no'lu kararı ile konutsal ve tarımsal iskan hak sahipliğini elde etmeleri nedeniyle dava konusu 12 numaralı bağımsız bölümün davalılar adına 21/01/2011 tarihinde tescil edildiğini, ne var ki davalıların, başvuru öncesi sigortalılık kaydı bulunduğunun tespiti üzerine Mahalli İskan Komisyonu'nun 13/12/2011 tarih ve 2011/10 no'lu kararı ile 24/08/1995 tarihli komisyon kararı ve hak sahipliğinin iptal edildiğini ileri sürüp tapunun iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini istemiştir....

        Ancak herhangi bir nedenle görevden ayrılan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı veya Başbakan, 28. maddeye göre yaşlılık aylığına hak kazanıyorsa, 29. maddeye göre yaşlılık aylığı ayrıca hesaplanır ve aylıklardan yüksek olanı yaşlılık aylığı olarak bağlanır. 28. maddeye göre aylığa hak kazanılamıyorsa üçüncü fıkraya göre bağlanan aylığın tümü, 28. maddeye göre aylığa hak kazanılıyor ve 29. maddeye göre hesaplanan aylık, üçüncü fıkraya göre bağlanan aylıktan düşükse aradaki fark Hazine'den tahsil edilir." düzenlemesini içermektedir....

          nun fiili kullanımında olduğu belirtilerek hazine adına tespit edilmiştir.Davacılar kadastro çalışmasında taşınmazın hak sahipliğinin ... adına tespit edildiğini,tespitin iptali ile davalı ile birlikte hak sahipliğinin tespitine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne dava konusu 134 ada 38 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesindeki "İş bu taşınmaz fındık bahçesi olarak 1994 yılından beri ... oğlu ...'nun kullanımındadır" ibaresinin iptaline,kadastro tutanağının beyanlar hanesine "İş bu taşınmaz fındık bahçesi olarak 1994 yılından beri ... oğlu ...,... oğlu ...,... oğlu ...'nun kullanımındadır" açıklamasının yazılmasına ve 134 ada 38 parsel sayılı taşınmazın fındık bahçesi niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafınan temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir....

            Anılan hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, hak sahipliğinden yararlanabilmek için talep ve taahhütname vermenin zorunlu olduğu, talep ve taahhütnamelerin incelenip hak sahibi olmayanlara durumun yazılı olarak tebliğ olunacağı, bu tebligattan itibaren 15 gün içinde itirazda bulunulabileceği, bu itirazın mahalli komisyonca (Hak Sahipliği İnceleme Komisyonu) incelenip karara bağlanacağı, ancak hak sahipliği ve itiraz konusunda verilen kararlarla ilgili nihai kararın Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca verileceği, bu anlamda hak sahipliği konusunda Bakanlıkça verilecek kararın ilgililer tarafından dava konusu edilebileceği sonucuna ulaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, kira sözleşmesi uyarınca hak sahipliğinin tesbiti isteğine ilişkin olup, mahkemeninde kabulü bu yöndedir. Kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Türkiye Cumhuriyeti ile Danimarka Krallığı arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 33’üncü maddesinde yer alan “Bir Danimarka veya Türk vatandaşı ya da geriye kalan hak sahiplerinin, özellikle Türk mevzuatına göre tamamlanan prim veya sigorta süreleri dikkate alındığında, bir aylığa hak kazanma koşullarını yerine getirmediği takdirde, ilgili kimsenin Danimarka mevzuatına göre tamamladığı ikamet sürelerinin gerekli miktarı, Türk mevzuatına göre geçirilmiş prim ve sigorta süreleri gibi ikamet sürelerinin gerekli miktarı, Türk mevzuatına göre geçirilmiş prim ve sigorta süreleri gibi dikkate alınır, ancak söz konusu prim ve sigorta süreleri ile anılan ikamet süreleri çakışmamalıdır.” hükmü yer almaktadır....

                  S O N U Ç : Hüküm fıkrasının iki, üç ve dördüncü bentlerinin tamamen silinerek, yerlerine; “2-Davacıya 01.03.2014 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmasına, 01.06.2014 tarihi başlangıç kabul edilerek, her bir aylık için aylığa hak kazanılan ./.. tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 3-Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafından ödenen 25,20 TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine, 4-Davacı tarafından yapılan toplam 561,00 TL yargılama giderinin davalı Kurum'dan alınarak davacıya ödenmesine,” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.04.2005 gününde verilen dilekçe ile binada hak sahipliğinin tesbiti ve tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.12.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesinin kısmen temliki nedeniyle hak sahipliğinin tespiti ve tespit hükmünün tapuya şerhi istemleriyle açılmıştır. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalılar ... ... mirasçıları ile ... Belediyesi yönünden davanın ispat edilemediğinden reddine, davalı Hazine yönünden ise davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu