Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Taraflar arasında davalı ile dava dışı ve davacının işvereni gözüken diğer şirketler arasındaki hukuki ilişkinin niteliği ve hizmet süresi yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır. İşçilik alacaklarının belirlenmesi noktasında kural olarak farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmetlerin birleştirilmesi mümkün değildir. Ancak bu gibi durumlarda işçilik alacakları hesabı noktasında hizmetlerin değerlendirilmesi ve işverenlerin sorumluluklarının belirlenmesi için şirketler/işverenler arasında işyeri devri, hizmet sözleşmesi devri, asıl işveren alt işveren ilişkisi ve birlikte istihdam olgularının bulunup bulunmadığının somut olarak belirlenmesi gerekir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2020 NUMARASI : 2019/1 ESAS - 2020/166 KARAR DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkiline, 12/09/2013 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığını, ancak müvekkilinin yurt dışı sigortalılık süreleri ile Türkiye'deki isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin aynı döneme rastlaması sebebiyle 11/09/2018 tarihinde aylığı başlangıç tarihi itibarıyla iptal edilerek müvekkili hakkında 132.768,28- TL asıl alacak ve 50.091,29- TL faiz olmak üzere toplam 182.859,52- TL borç tahakkuk ettirildiğini, müvekkilinin isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin, 506 sayılı Yasanın 85. maddesine uygun olduğunu beyanla; kurum işleminin iptaline, müvekkilinin 12/09/2003 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine, ödenmeyen...

    Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkındaki 3201 sayılı Kanunun “Amaç ve kapsam” başlığını taşıyan 1’inci maddesinde; 18 yaşını doldurmuş Türk vatandaşları ile doğumla Türk vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenlerin yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen sürelerin, Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri hâlinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceğini hüküm altına almıştır. 3201 sayılı Yasanın, 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Yasanın 79. maddesi ile değişik “Süre tespiti ve sigortalılığın başlangıcı” başlıklı 5. maddesi ise “Yurt dışındaki sigortalılık sürelerinin tespitinde, bunu belirten ve istek sahibinin ibraz edeceği ispatlayıcı belgelerde...

      Her ne kadar sözü edilen vekaletnamede kurumun aradığı biçimde yurt dışı borçlanma ibaresi mevcut değil ise de vekaletnamede yer alan ve yukarıda da ifade edilen yetkilerin yurt dışı borçlanma talebini de içerdiğinin kabul edilmesi gerektiği, zira davacı adına yurt dışı borçlanma talebinde bulunulması, özel olarak yetkilendirmeyi gerektirecek şekilde vekil edeni bir borç altına sokan veya vekil edenin mevcut bir hakkından feragati sonucunu doğuracak nitelikte bulunmadığı, bir başka ifade ile davacı adına vekili tarafından yapılacak yurt dışı borçlanma talebinin kurumca kabul edilmesi halinde her koşulda davacıyı bu borcu ödeme yükümlülüğü altına sokmayacağı, bu anlamda borçlanma talebinin davacının mal varlığında bir eksilmeye neden olmayacağı, davalı kurumun aksi yöndeki iç genelgesinin de bir bağlayıcılığı bulunmadığı anlaşılmakla davanın kabulü yerine yanılgılı değerlendirme ile reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır....

      Bu nedenle davacının yurt içi ve yurt dışı ücretlerinin aynı olduğunun kabulü ile hesaplama yapılan bilirkişi raporunun hükme esas alınması da hatalı olmuştur.Yapılacak , davacı sigortalının yurt dışında çalıştığı dönem bakımından kazalandığı işin muhtemel bitme süresi de gözetilerek yurt dışında aldığı tespit edilen, asgari ücretin 2,6 katı ücrete göre; yurt dışındaki işinin bitip yurda döndükten sonraki dönem bakımından ise sendikalı işçi olup olmadığı gözetilerek, sendikalı olması halinde ilgili sendikadan, sendikalı olmaması halinde ise yaptığı ve tecrübesi dikkate alınarak meslek odalarından, TÜİK ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığından öğrenilecek olan yurt içerisindeki emsallerinin aldığı ücrete göre hesaplamanın yapıldığı yeni bir rapor almak ve fakat 23.02.2017 tarihli ilk hesap raporundaki ücret dışındaki diğer doneler dikkate alınarak, işlemiş dönem ileri çekilmeksizin ve taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış haklara riayet edilerek rapor neticesine göre bir karar vermekten...

        Davacı vekili duruşmada alınan beyanında yurt dışı borçlanma başvurusunun kuruma adi posta yoluyla gönderildiğini söylerken, istinaf dilekçesi içeriğinde "DHL Express" yoluyla gönderildiğini iddia etmiştir. Mahkemece yapılacak ; davacı vekilinin beyanlarının denetlenmesi ve dava konusu talep hakkında karar verilmesi açısından davacının yurt dışı borçlanma başvurusunun davalı kuruma ne şekilde gönderildiğini ilgili posta idaresine müzekkere yazarak belirlemek, gerekirse bunu ispatlamak hususunda davacı vekiline süre vermek ve daha sonra oluşacak sonuca göre karar vermek olmalıdır. Mahkemenin kararı yukarıda belirtilen nedenlerle yerinde olmadığından, taraf delillerinin değerlendirilmesi ve davanın yeniden görülmesi için HMK'nin 353/1- a maddesinin (6) alt bendi uyarınca kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır....

        K A R A R Dava, davacının yurt dışı sigortalılık başlangıcının yurt içinde de sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilmesi, borçlanılacak prim gün sayısının ve borç tutarının emeklilik yaşının hesaplanmasında yurt dışı sigorta başlangıcının dikkate alınması ve günlük borçlanma tutarının davanın açıldığı tarihe göre hesaplanması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının sigortalılık başlangıç tarihinin....Sigortası giriş tarihi olan 09.03.1981 tarihi olduğunun tespitine, davacının borçlandırma işleminin 506 Sayılı Kanunun geçici 81. maddesine göre yapılması gerektiğinin ve davacının 5075 prim gün sayısı, 46 yaş ve 25 yıllık sigortalılık şartlarına tabi olduğunun tespitine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Davanın kabulü ile; davacının 22/07/2019 tarihli yurt dışı hizmet borçlanma talep dilekçesine istinaden 15/11/1993- 31/08/2009 tarihleri arasındaki 5685 günden tahakkuk dışı bırakılan 1409 günün borçlanma talep tarihindeki geçerli olan prime esas kazancın %32'si üzerinden hesaplanacak prim tutarı üzerinden yurt dışı borçlanma tahakkuk hesabında değerlendirilmesi gerektiğinin tespiti ile aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmiştir....

          V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkındaki 3201 sayılı Kanunun “Amaç ve kapsam” başlığını taşıyan 1’inci maddesinde; 18 yaşını doldurmuş Türk vatandaşları ile doğumla Türk vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenlerin yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen sürelerin, Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri hâlinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceğini hüküm altına almıştır. 3201 sayılı Yasanın, 17/04/2008 tarih ve 5754 sayılı Yasanın 79. maddesi ile değişik “Süre tespiti ve sigortalılığın başlangıcı” başlıklı 5. maddesi ise “Yurt dışındaki sigortalılık sürelerinin tespitinde, bunu belirten ve istek...

            YURT DIŞINDA BULUNAN TÜRK VATANDAŞLARININ YURT ... [ Madde 6 ] 3201 S. YURT DIŞINDA BULUNAN TÜRK VATANDAŞLARININ YURT ... [ Madde 3 ] "İçtihat Metni" Davacı, yurtdışı hizmetlerinin 3201 sayılı Yasa uyarınca borçlandırılması gerektiğinin tespitiyle, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Türk Vatandaşlığını 1990 yılında kazanan davacı, Bulgaristan'da 1993 yılı ile 12.06.1989 tarihleri arasında geçen çalışmalarından bir kısmına ilişkin olarak yaptığı borçlanma talebinin 3201 sayılı Yasa'ya göre kabul edilmesi gerektiğinin tespitini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu