Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 11.09.1989 gün 1989/8162-9363 sayılı kararları) ve yine kamu malı olan oramnların her nasılsa özel mülk olarak tapuya tescil edilmesi halinde bu tür yerleri edinen kişilerin M.Y. 1023 maddesindeki tapuya güven ilkesinden yararlanamayacağı ve Hazine ya da Orman Yönetimi tarafından 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süreye bağlı kalınmadan her zaman tapu kaydının iptali ve tescil isteği ile dava açılabileceği gözetilerek Hazinenin davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığına göre, davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 27.06.2008 günü oybirliği ile karar verildi....

    Hukuk Dairesinin 11.09.1989 gün 1989/8162-9363 sayılı kararları) ve yine kamu malı olan oramnların her nasılsa özel mülk olarak tapuya tescil edilmesi halinde bu tür yerleri edinen kişilerin M.Y. 1023 maddesindeki tapuya güven ilkesinden yararlanamayacağı ve Hazine ya da Orman Yönetimi tarafından 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süreye bağlı kalınmadan her zaman tapu kaydının iptali ve tescil isteği ile dava açılabileceği gözetilerek Hazinenin davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığına göre, davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 27.06.2008 günü oybirliği ile karar verildi....

      Çekişmeli taşınmaz 47320 m2 tarla niteliği ile davalı adına tesbit ve tescil edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1971 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1993 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

        Çekişmeli taşınmaz 3800 m2 tarla niteliği ile Fatmana Oğuzalp adına tesbit ve tescil edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1971 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1993 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali , Tescil ve elatmanın önlenmesi Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacılar ... ve ..., davalılar Tapu Sicil Müdürlüğü ve Hasan Hüseyin Tanrıverdi dahili davalılar Hasan Altıngül ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, tescil ve elatmanın önlenmesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Adıyaman Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.07.2010 gün ve 1372/1196 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı-karşı davacılar ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., ... Beldesi 2530 parsel sayılı taşınmazın tamamının öncesinin orman olduğunu, yörede 13.04.1999 tarihinde ilan edilen ve kesinleşen 2/B uygulaması sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir....

              İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

                kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Davacı, dava konusu 2877 ada 16 parsel sayılı parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, 1936 beyannamesinde de yer aldığını, uzun yıllar vakıfça idare ve gelirleri tahsil edildiğini, gerekli vergiler verildiğini, tamiratlar yapıldığını ileri sürerek 5737 sayılı Vakıflar Kanunun geçici 11. maddesi gereğince tapu kaydının iptali ile adına tescile karar verilmesini istemiştir....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU: TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "mahkemece, çekişmeli taşınmazın mera olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de varılan sonucun dosya kapsamına uygun olmadığı, meranın, bir veya birden fazla köy ve kasaba halkına, bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçası olduğu, devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlakların özel mülkiyete gcçirilemeyeceği, amacı dışında kullanılamayacağı, zamanaşımı uygulanmayacağı ve sınırlarının daraltılamayacağı, bir yerin mera olduğu iddiasıyla ancak Köy veya Belediye Tüzel Kişiliğinin ya da Hazinenin tapu iptali...

                      UYAP Entegrasyonu