Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-alacaklılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil lehine dava konusu tapunun iptal ve tesciline, tapu iptal ve tescilinin mümkün olmaması halinde ödenen bedelin iadesine ilişkin dava açıldığını, dava konusu taşınmazın henüz tamamlanmamış olması nedeni ile tapu iptal ve tescil koşullarını taşımadığından taraflarınca bedel iadesinin talep edildiğini, yerel mahkemece bu doğrultuda ödenen bedelin müvekkile ödenmesine karar verildiğini, mahkeme kararı taşınmazın aynına ilişkin hüküm içermediğinden icra takibi başlatılabilmesi için kesinleşme şartının aranamayacağını beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Küçükçekmece 4....

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, takibe dayanak olan ilama ilişkin dosyada terditli dava açıldığını, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ve müvekkili adına tescilinin mümkün olmaması halinde ise, bedelinin iadesinin talep edildiğini, terditli taleplerden tapu iptali ve tescili talebinin reddedildiğini, bedelin iadesine ilişkin talebin kabul edildiğini, bedelin iadesine ilişkin ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin olmaması nedeniyle kesinleşmeden takibe konulabileceğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, takibe dayanak ilamda hükmedilen alacak kalemlerinin kesinleşmeden icraya konu edilip edilemeyeceğine dair şikayettir. Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar. (HMK 367/2)....

Ltd.Şti. ile diğer davalı arsa sahipleri arasında ....01.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, davalı yüklenicinin sözleşmeden kaynaklı edimlerini yerine getirdiğini, davalı yüklenici kendisine isabet eden 1673 ada ... parsel ... no.lu bağımsız bölümü ........2010 tarihli satış vaadi sözleşmesiyle müvekkiline satmayı vaat ettiğini ve ....000,00 Euro bedelini nakden aldığını, davalı arsa sahiplerinin davalı yüklenici lehine ... no.lu bağımsız bölümü tescil etmediklerini, müvekkilinin mağduriyetine sebep olduklarını ileri sürerek dava konusu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkil adına tesciline, tescilin mümkün olmaması halinde müvekkili tarafından ödenen satış bedelinin ve müspet tüm zararlarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ..., ..., ..., ... ve ... vekili, davanın reddini istemiştir. Davalılardan ... Elektronik Elk. İnş. San. Tic. Ltd.Şti. davaya yanıt vermemiştir....

    Mahkemece, ihale bedeli depo ettirilerek tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline ve 9.451,40 YTL. ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyen faizi ile davalıdan alınmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Devlet İhale Kanunu'nun 58.maddesi "Bedeli, vergi, resim, harç ve diğer masrafları ödemiş olmak şartıyla, müşteri, şartnamade yazılı süre içinde taşınmaz malları namına tescil ettirmeye mecburdur." hükmünü taşınamaktadır. Gerçekten, müşteri, geçerliliğini koruyan ihale sonrası taşınmazın adına tescilini sağlayabilmesi için yasada sayılan bedelleri yatırmak zorundadır. Somut olayda, davacı 2886 sayılı yasa hükümleri uyarınca ihale ile satın aldığı taşınmazın adına tescilini istemektedir. Dava konusu taşınmaz 23.10.2001 günlü ihale ile, 62.500 YTL. ve katma değer vergisi bedeli karşılığı davacıya satılmıştır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil; bunun mümkün olmaması halinde başka bir yerde arsa tahsisi; bunun da mümkün olmaması halinde arsa bedeli ile üzerindeki yapıların bedelinin tahsili davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 31/05/2016 gün ve ...Esas - ......

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; tapu iptal tescil davası açıldığını ve tescilin mümkün olmaması halinde satış vadine konu hissenin dava tarihindeki değerinin ödenmesinin istendiğini, ancak dava görülürken söz konusu davanın konu bakımından mahiyetinin değiştiğini, bilirkişi raporunun 5.ve 12.sayfasında davanın tapu tescil ve aynına ilişkin olmadığına dair kanaat belirtildiğini, davanın ıslah edildiğini, ıslah ile birlikte talep konusunun değiştirildiğini, artık davanın tapu iptal tescil olmaktan çıktığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmişti.r DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; Davacılar aleyhine İstanbul Anadolu 13. Hukuk mahkemesinin 2019/107 E-2021/233 K.sayılı ilamındaki alacağın takibe konulduğu, davacılarında ilamın henüz kesinleşmediğinden bahisle infazının mümkün olamayacağını belirterek mahkemeye başvurdukları anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.09.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl ve birleştirilen dava, 13.08.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise satış vaadine konu taşınmazın bedelinin tahsili bunun da mümkün olmaması halinde ödenen bedelin faizi ile tahsili istemine ilişkindir. Davalılar, ..., ..., ..., ... dava konusu taşınmazın kendilerine murislerinden kaldığını, hisselerine düşen kısmı davacıya satıp bedelini aldıklarını belirterek davayı kabul etmişlerdir.Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.06.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tescil mümkün olmazsa maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.05.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, imar uygulaması ile 824 ada 7 parsel numarasını alan dava konusu 497 ada 7 parsel sayılı taşınmazı davalı belediyeye katılan ... Belediyesinin yaptığı ihale sonucu satın aldığını fakat adına tescil yapılmadığını belirterek tapu iptali ve tescil, tescil mümkün olmadığı takdirde ödediği bedelin karşılığı olarak 8.000,00 TL ile 2.000,00 TL manevi tazminatın davalı belediyeden tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ALACAK Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 786 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın bağış yolu ile 07.12.1962 tarihinde adlarına tescil edildiğini, davalı idare tarafından aleyhlerine açılan dava ile taşınmazın 1936 tarihli beyannamelerinde gösterilmediğinden bahisle tapu kaydı iptal edilip önceki kayıt ihya edilerek tapu maliki ... adına tescil edildiğini, akabinde mutasarrıfın mirasçı bırakmada ölümü üzerine taşınmazın mahlulen '' ... '' adına tescil edildiğini, oysa 5737 sayılı Yasanın geçici 7. maddesi uyarınca taşınmazı edinmelerine yasal bir engel bulunmadığını ileri sürerek öncelikle tapu iptal ve tescile, bunun mümkün olmaması halinde taşınmaz değerinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacı vakfın vakfiyesinde dava konusu taşınmazın gösterilmediğini, bu nedenle taşınmazı edinemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

              ile müvekkillere satılan bağımsız bölümlerin, sözleşmelerde tapu aşamasında ödeneceği kararlaştırılan bedellerin (650.000,00 TL+180.000,00 TL = 830.000,00 TL - 306.000,00 TL (ödemeler toplamı) = 524.000,00 TL) müvekkillerce mahkeme veznesine depo edilmesi karşılığında müvekkiller adına tapuda tescilini, Sözleşme ile davacı müvekkillere satılan dairelerin tapuda müvekkiller adına tescili mümkün görülmez ise dairelerin uyarlama yolu ile dava tarihindeki rayiç bedellerinin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkillere ödenmesini, Tapuda tescil ve uyarlama yolu ile dava tarihindeki rayiç bedel üzerinden daire bedellerine hükmedilmesinin mümkün olmaması halinde ise müvekkiller tarafından ödenen (Kesin Rakam dosya kapsamı ve banka hesapları üzerinde bilirkişi tarafından yapılan inceleme ile ortaya çıkacağından şimdilik) toplam 306.000,00 TL'nin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca ödemenin yapıldığı tarihten itibaren yasal faizi ve her bir sözleşmenin 9. maddesinde yer alan 150.000,00...

              UYAP Entegrasyonu