Bu yorum tarzı, ölüme bağlı tasarrufu imkan olduğu ölçüde geçerli saymaya, onu ayakta tutmaya başka bir ifade ile tasarruf yapanın gerçek iradesini, son isteklerini elden geldiği kadar değerlendirmeye, onu üstün tutmaya, ona saygı ve bağlılık göstermeye yönelmiş bulunmaktadır. Dolayısıyla vasiyetin mümkün olduğu kadar ayakta tutulması aynı zamanda vasiyetçinin iradesine duyulan saygının açık bir ifadesi olacaktır. Murisin ölüme bağlı tasarruflarını hükümsüz saymaktan çok bunları muhafaza etmek, vasiyetçinin iradesine ve isteğine daha uygun düşer. Vasiyetnamenin yorumunda uygulanacak olan kurallar, vasiyetnamenin metnine bağlılık, mirasbırakanın iradesine bağlılık ve dış etmenlerle bağlılık olmak üzere üç başlık altında toplanmaktadır. Vasiyetnamenin yorumunda, murisin iradesini ayakta tutacak bir yol izlenmeli, azami biçimde murisin iradesinin açığa çıkarılmasına gayret gösterilmeli ve vasiyetnamenin tenfizine imkan sağlanmalıdır. (YHGK, 07.06.1966 tarih, 738/309) ....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanı ...'in ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali- tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, tenkis isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü -KARAR- Dava, vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar asıl davalarında, mirasbırakanları ...'in ... 2. Noterliğinde 26.03.2002 tarihinde yaptığı vasiyetneme ile dava konusu 860, 853, 851, 680, 1 ve 150 parsel sayılı taşınmazları yasal mirasçısı olmayan davalı ...'ye, dava konusu 272 ve 277 sayılı parselleri ise davalı kızı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada;"...Dava; vasiyetnamenin iptaline yönelik olarak açılmıştır. Somut olayda uyuşmazlığın konusunun, miras bırakan Turgut CEBECİ tarafından düzenlenen, Amasya 3. Noterliği'nin 16/06/2020 Tarih 03378 Yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vasiyetnamenin 4721 Sayılı TMK 557.Maddesi gereğince iptal şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, davacının vasiyetnamenin iptali davasını süresinde açıp yada açmadığı üzerinde toplanmaktadır. 4721 Sayılı TMK 557. Maddesinde iptal davası sebepleri hakkında'' Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir:1. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa,2. Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa,3. Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise,4. Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa.'' şeklinde düzenleme yapılmıştır....
(2) Mirasın açılması sebeplerine, iktisabına ve taksimine ilişkin hükümler terekenin bulunduğu ülke hukukuna tâbidir. (3) Türkiye'de bulunan mirasçısız tereke Devlete kalır. (4) Ölüme bağlı tasarrufun şekline 7 nci madde hükmü uygulanır. Ölenin millî hukukuna uygun şekilde yapılan ölüme bağlı tasarruflar da geçerlidir. (5) Ölüme bağlı tasarruf ehliyeti, tasarrufta bulunanın, tasarrufun yapıldığı andaki millî hukukuna tâbidir.” hükmüne yer verilmiştir. Ölüme bağlı tasarruflarda şekil konusu menkul miras, gayrimenkul miras ayrımı yapılmadan düzenlenmiştir. (Nomer/Şanlı Devletler Hususi Hukuku, s.288). Bu kapsamda 5718 sayılı MÖHUK’un 20 nci maddesine göre, ölüme bağlı tasarrufun şekli, tasarrufun yapıldığı yer hukukuna veya işlemin esasına uygulanan hukuka veya ölenin milli hukukuna tabidir. Bu üç seçimli şekil kuralından amaç, ölenin son arzularının sonucu olan işlemin geçerliliğini sağlamaktır. (Milletler Arası Özel Hukuk Aysel Çelikel s.294) 3....
TMK. nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1-Ehliyetsizlik, 2-Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3-Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4-Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. ./.. -2- TMK'nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez. Somut olayda davacı, dava dilekçesi ile; murisin vasiyetnameye konu taşınmazların tamamı üzerinde tasarruf hakkı bulunmadığı iddiası ile vasiyetnamenin iptalini talep etmiştir. Bu iddianın, yukarıda açıklanan kanun hükmünde sayılan hallerden hiçbirine girmediği açıktır....
Bu kararlara konu olan olaylarda, mirasbırakanın ölümünden sonra, mirasçılar tarafından muris muvaazası nedeniyle tapu iptal davası açılmış ve murise bağlı nedenle tasarruf iptal edilmiş ve böylece muvaaza nedeniyle sonraki tasarruf yapıldığı tarihten itibaren geçersiz hale gelmiştir. Olayımızda ise, karşılığı olan (ivazlı) şekilde iki tarafa borç yükleyen ve geçerli olan ölünceye kadar bakma akdi ile yapılan tasarruf ile muris vasiyetten dönmüştür. Kısaca, muayyen mal vasiyetini ivazlı hale getirmiştir. Muris tarafından açılan dava sonucunda yapıldığı sırada geçerli olan tasarruf, davacının bakma edimini yerine getirmediği gerekçesi ile iptal edilmiştir. Tapunun iptal nedeni, muvazaa olmadığından, yukarıda yazılı... Kararlarına konu olan olaylarda olduğu gibi, geçersiz bir sözleşmeden (tasarruftan) bahsedilemez. Vasiyetnameden sonra yapılan bu tasarruf geçerlidir. Vasiyetname ve sonra yapılan tasarrufta asıl olan murisin iradesine saygı ve iradesinin yaşatılmasıdır....
Dava, murisin işlem tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığı, murisin aldatma, korkutma, baskı ve zorlama altında vasiyetname düzenlediği, vasiyetnamenin yasal şekil şartlarını taşımadığı iddiasıyla açılan vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. TMK. nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1-Ehliyetsizlik, 2-Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3-Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4-Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK'nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez....
TMK’nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez. Davacıların terditli talebi tenkis istemine ilişkin olup, tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu malvarlığı kıymetleri ile iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur....
Aynı Kanunun 561/1. maddesine göre ise; “Saklı pay sahibi mirasçılara ölüme bağlı tasarrufla yapılan ve tasarruf edilebilir kısmı aşan kazandırmaların onların saklı paylarını aşan kısmı orantılı olarak tenkise tabi olur” hükmüne amir olduğunu, Yerel Mahkeme tarafından yapılan yargılama sürecinde, murisin vasiyetname ile yaptığı tasarrufun sağlar arası bir tasarruf olmayıp, ölüme bağlı bir tasarruf olduğu ve mutlak tenkise tabi olduğu hususu gözetilmediğini, muris ile davalı arasında tapuda yapılmış olan ölünceye kadar Bakma Akdi bulunmadığını, mahkeme tarafından terditli olarak açılan davanın tenkis talebine ilişkin kısmı incelenmeden davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığını, murisin yaptığı vasiyetname ile müvekkilinin saklı payının zarar gördüğünü, murisin vasiyete konu gayrimenkul dışında başka mal varlığının olmadığını, mahkeme’de tenkis yönünden hiçbir inceleme yapmamış ve bu talepleri değerlendirilmeden davanın reddine karar verildiğini, yerel mahkeme tarafından terditli...