Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vasiyetnamenin iptali istemi reddedildiği takdirde, tenkis talebinin de incelenmesi gerektiğinin düşürülmemesi de doğru görülmemiştir. Kabul şekline göre de; murisin, davacılar dışında başkaca mirasçıları bulunduğu gözetilmeli, vasiyetnamenin tümden iptali yerine davacıların hisseleri dikkate alınarak kısmen iptaline karar verilmelidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

    Şekle aykırılık, hukuka-ahlaka aykırılık, ehliyetsizlik sağlararası tasarruflarda butlan sebebi iken ölüme bağlı tasarruflarda iptal sebebi olarak düzenlenmiştir. Burada yasa koyucunun amacı, ölüme bağlı tasarrufu mümkün olduğunca ayakta tutmaktır. Ölüme bağlı tasarruflarda butlan yaptırımının bulunmaması, "favor testamenti" prensibinden kaynaklanmaktadır (A.M.Kılıçoğlu-Miras Hukuku-sf.178). Somut olayda, dava konusu Gerede Noterliği'nin 13.07.1987 tarih ve 7825 sayılı vasiyetnamesinde Noter imzasının bulunmadığı sabit ise de, bu husus TMK.'nun 557. maddesi hükmü gereğince, vasiyetnamenin iptali davasına konu edilmediğinden sonuç olarak usul ve yasaya uygun olan mahkeme hükmünün onanması gerekmiştir....

      Mahkemece, dava, sadece vasiyetnamenin iptali olarak nitelendirilmiş, tenkise ilişkin bir inceleme ve araştırma yapılmamış, bu hususta bir değerlendirmede de bulunulmamıştır. TMK'nun 560/1.maddesine göre; “Saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmı aşan tasarruflarının tenkisini dava edebilirler.” Aynı Kanunun 561/1 maddesine göre ise; “Saklı pay sahibi mirasçılara, ölüme bağlı tasarrufla yapılan ve tasarruf edilebilir kısmı aşan kazandırmaların, onların saklı paylarını aşan kısmı orantılı olarak tenkise tabi olur” hükmüne amirdir. Tenkisin gerekip gerekmeyeceği, gerekiyorsa ne oranda ve ne miktarda gerekeceği önceden bilinemez....

        (4) Ölüme bağlı tasarrufun şekline 7 nci madde hükmü uygulanır. Ölenin millî hukukuna uygun şekilde yapılan ölüme bağlı tasarruflar da geçerlidir. (5) Ölüme bağlı tasarruf ehliyeti, tasarrufta bulunanın, tasarrufun yapıldığı andaki millî hukukuna tâbidir.” hükmüne yer verilmiştir. Ölüme bağlı tasarruflarda şekil konusu menkul miras, gayrimenkul miras ayrımı yapılmadan düzenlenmiştir. (Nomer/Şanlı Devletler Hususi Hukuku, s.288). Bu kapsamda 5718 sayılı MÖHUK’un 20 nci maddesine göre, ölüme bağlı tasarrufun şekli, tasarrufun yapıldığı yer hukukuna veya işlemin esasına uygulanan hukuka veya ölenin milli hukukuna tabidir. Bu üç seçimli şekil kuralından amaç, ölenin son arzularının sonucu olan işlemin geçerliliğini sağlamaktır. (Milletler Arası Özel Hukuk Aysel Çelikel s.294) Diğer taraftan, vasiyetnamelerin geçerliliğini sağlamak amacı ile 05/10/1961 tarihli Vasiyet Tasarruflarının Şekli Konusunda İhtilafına Dair La Haye Sözleşmesi’ne Türkiye'de 1983 yılında taraf olmuştur....

          Davada, vasiyetnamenin yerine getirilmesi (tenfizi) istenilmiştir. (TMK'nun 599-600) Mirasbırakan, ancak tasarruf özgürlüğünün sınırları içinde malvarlığının tamamında veya bir kısmında vasiyetname ya da miras sözleşmesiyle tasarrufta bulunabilir. Vasiyetnamenin yorumunda ''irade teorisinden'' yararlanılmaktadır. Vasiyetnamenin yorumunda uygulanacak olan genel kurallar ise; vasiyetnamenin metnine bağlılık, mirasbırakanın iradesine bağlılık ve dış etmenlerle bağlılık olmak üzere üç başlık altında toplanmaktadır. Ölüme bağlı tasarrufun yorumlanmasında genel olarak uygulanacak ilk kural, ölüme bağlı tasarrufun metnine bağlı kalınmasıdır. Vasiyetnamenin metninde yer almayan bir olgu ise, vasiyetnamenin yorumu ile var kabul edilemez. Tasarrufun yorumlanmasında uygulanacak bir diğer kural ise, mirasbırakanın iradesine göre yorum yapmaktır....

            Mahkemece; davanın kabulü ile vasiyetnamenin tenfizi ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; vasiyetnamenin tenfizine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde; muris tarafından düzenlenen vasiyetname ile davacıya taşınmaz vasiyet ettiği, vasiyetnamenin açılarak okunduğu, dava tarihinden sonra davalılarca tenkis talebiyle dava açıldığı, karar tarihi itibariyle verilen kararın kesinleşmediği görülmektedir. Tenkis davası, TMK'nun 560-562 maddelerinde düzenlenen, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen gerek ölüme bağlı ve gerekse sağlararası kazandırmalarının kural olarak saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar tarafından mirasbırakanın tasarruf edebileceği sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu davalardandır. Bu yönüyle bakıldığında tenkis davası Miras Hukukuna özgü bir iptal davası olarak kabul edilmelidir....

              Usulüne uygun biçimde müdahale talebi bulunmazsa, davanın tarafı konumunda bulunması uygun görülmez.TMK. mad.531-549 hükmüyle ölüme bağlı tasarrufların şekilleri düzenleme konusu yapılmıştır.TMK 600.madde hükmünde ise, vasiyetnamenin tenfizi davasının özelliklerini belirtmiştir. Vasiyeti yerine getirme davasının açılabilmesi için bir vasiyet alacaklısının bulunması gerekir. (Ö.Uğur Gençcan-Medeni Hukuk-Ankara 2011.sh.1011.) Mirasbırakan, ölüme bağlı tasarrufla bir kimseye onu mirasçı atamaksızın belirli bir mal bırakma yoluyla kazandırmada bulunmuş ise, vasiyet alacaklısının vasiyeti yerine getirme görevlisi varsa ona; yoksa yasal veya atanmış mirasçılara karşı kişisel bir istem hakkına sahip olduğundan, vasiyetnamenin tenfizi davası açmak zorundadır.Atanmış mirasçının tenfiz davası açmasına gerek yoktur. Atanmış mirasçılar mirası tıpkı yasal mirasçılar gibi mirasbırakanın ölümü ile kazanırlar. Atanmış mirasçılar vasiyetnamenin tenfizi davası açmak zorunda değildir....

                Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/2611 Esas 2007/312 Karar sayılı dosya ile karara bağlandığını, dava dilekçelerinde dahi ileri sürülmüş olaylardan olduğunu, miras hukukunda hak sahipliğinin miras bırakanın ölüm anındaki duruma göre belirlenmesinin esas olduğunu, miras bırakanların gerek sağlararası gerekse ölüme bağlı tasarruflar ile terekesi üzerinde tasarruflarda bulunabileceğini, saklı paylı mirasçıların saklı paylarını ihlal etmemesinin bunun sınırını teşkil edeceğini, bu sınırın ihlalinin yaptırımının kural olarak ya tenkis def'i ya da tenkis davası olduğunu, miras bırakanın terekesinde ölüme bağlı tasarruf yetkisinin, ölüme bağlı tasarrufun mevzuatın ön gördüğü kurucu ve geçerlilik unsurlarını taşıyor olması gerekmekte olduğunu, miras bırakanın terekesindeki hak sahipliğinin ölüme bağlı tasarruflarla belirlenmesinde de söz konusu esasların geçerli olduğunu, müvekkilinin her ne kadar yasal mirasçı olsa da miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle saklı pay sahibi mirasçısı olmadığını, müvekkilinin...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin iptali ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vasiyetnamenin iptali, ıslahla terditli olarak tenkis isteğine ilişkindir.Davacı, mirasbırakan babası ...’nun ... 4. Noterliğinin 08.01.2009 tarihli 614 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile 6967 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşaa ettiği yedi katlı binanın tamamının mülkiyetini davalının baskısı sonucu davalıya vasiyet ettiğini, ...15....

                  Dava; ehliyetsizlik ve irade fesadı nedenlerine dayalı vasiyetnamenin iptali, olmazsa tenkis istemine ilişkindir. Bilindiği üzere, TMK’nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK.nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez. Somut olayda davacı taraf, ehliyetsizlik ve şekil eksiği sebebine dayanmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekilince istinaf edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu