Öte yandan davacının ikincil talebi olan tenkis bakımından ihtiyati tedbir isteminin değerlendirilmesinde ise; tenkis davası taşınmazların aynına yönelik bir dava olmayıp alacağa ilişkindir. Dolayısıyla tenkis talebi bakımından talep alacak olduğuna göre taşınmazların aynı dava konusu olmadığından ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında uygulanabilmesi şartı somut olayda gerçekleşmemektedir. Netice itibarıyla; eldeki dosyada vasiyetnamenin iptali veya tenkis istendiği hususu da nazara alınarak 6100 s. HMK’nın 389/1. maddesindeki ihtiyati tedbirin yasal şartlarının oluşmadığı, ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin doğru olduğu anlaşılmaktadır....
Medeni Kanununun 571. maddesi uyarınca; tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde, vasiyetnamenin açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılma tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması da yasal zorunluluktur. Somut olayda; davacıların en geç davaya konu vasiyetnamenin iptali davasının açıldığı 26.11.2004 tarihinde saklı paylarının ihlal edildiğini öğrenmiş olup, bu tarihten itibaren kanunen aranan bir yıllık süreyi geçirerek 01.08.2008 tarihinde eldeki davayı açtıkları toplanan delillerle sabittir. Hal böyle olunca; tenkis davasının ......
Hukuk Dairesinin 10.07.2017 tarih ve 2014/16117 Esas, 2017/3950 Karar sayılı ilamı ile vasiyetnamenin iptali dosyasındaki değer tespiti ile eldeki dava dosyasındaki değer tespiti açısından fark olmasına rağmen mahkemece tenkis hesabında gerekçesi açıklanmadan vasiyetname iptali davasındaki değerin esas alınması ve tenkis hesaplamaları yapılırken dava konusu taşınmazın mirasbırakanın ölüm tarihindeki değeri yerine vasiyetname tarihindeki değerinin alınarak hesaplama yapılmış olması doğru olmadığından, usulü kazanılmış hak kuralı da dikkate alınarak yeni bir tenkis hesabı yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ÖLÜME BAĞLI TASARRUF YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava ve birleşen dava, vasiyetnamenin geçersizliğinin tespiti, tapu iptal tescil, tenkis isteklerine ilişkin olup, mahkemece hükme esas alınan kararın temyiz incelemesinin Yüksek 3.Hukuk Dairesi tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,13.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece; "Dava, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. Kürtün Noterliği'nin 19/09/2013 tarih ve 808 yevmiye nolu vasiyetname sureti, Torul Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/70 Esas sayılı dosyası dosyası dosyamız arasına alınmıştır. TMK'nın 557. Maddesinde ölüme bağlı tasarrufun iptal sebepleri; "Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir: 1. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, 2. Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, 3. Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, 4. Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa." şeklinde hüküm altına alınmıştır. Davacı taraf muris T4 in davaya konu vasiyetnameyi hile sonucu yaptığını iddia etmiş, tanık olarak Yüksel YONDEMİR, Ayhan OLGUN, Mahmut ÇAĞLAYAN gösterilmiş, tanıkların yeminli beyanları alınmış, tanık dışında bir delil sunulmamıştır....
Mahkemece; davanın ölüme bağlı tasarrufa bağlı tapu iptali ve tescil davası olup ortada iptale muhtaç bir tapu kaydı bulunmadığı yani ölüme bağlı tasarrufa konu taşınmazın mülkiyetinin nakli henüz gerçekleşmediği, bunun yanında henüz saklı payı zedeleyen bir kazandırmanın varlığından bahsedilemeyeceği gerekçesi ile davanın tapu iptali ve tescil ile tenkis talepleri yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 33. maddesi ve 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı YİBK'na göre; olayları izah taraflara, kanunları resen uygulamak ve dolayısıyla hukuki nitelendirmede bulunmak hakime ait bir görevdir....
İhtisas Kurulundan aldırılan 21/12/2018 tarihli raporuyla sabit olduğu, davacı tarafından gösterilen tanıkların vasiyetnamenin iradenin fesada uğratılması yani hata, hile veya tehdit ile düzenlettirildiği yönünde beyanlarının bulunmadığı gibi bu yönde delil sunulamadığı dikkate alındığında ilk derece mahkemesinin vasiyetnamenin iptali yönündeki istemin reddine karar vermesinde usul ve esas yönünden Yasa'ya aykırılık bulunmamadığı, tenkisi istenen vasiyetnamede murisin terekesini tüm mirasçılarına paylaştırdığı yani paylaşım iradesi ile hareket ettiği anlaşıldığı, kaldı ki vasiyetname ile yapılan paylaşımda da tasarruf nisabının aşılmadığının bilirkişi raporuyla da sabit olduğunu, ilk derece mahkemesinin tenkis isteğinin reddine karar vermesinde bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
nun sağlararası ölüme bağlı tasarrufun iptaline yönelik talebinin reddine, davacıların ölüme bağlı tasarrufların tenkisine yönelik talebinin kabulü ile her bir davacı için 8.444,95 TL olmak üzere toplam 33.779,80 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1....
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. 1) Davacılar vekilinin vasiyetnamenin iptali yönündeki temyiz itirazları yönünden; TMK.’nın 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; ehliyetsizlik, vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir. TMK'nun 557. maddesinde sayılan sebeplerin bulunması halinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez. Somut olaya gelince; muris tarafından vasiyetnamenin geçerlilik şartı olarak gösterilen cenaze töreniyle ilgili işlemlerin hukuka veya ahlaka aykırı olduğundan bahsedilemeyeceğinden, yüklemelerin hiç yapılmaması, eksik ya da geç yapılması vasiyetnamenin iptali sonucunu doğurmaz....
Sulh Hukuk Mahkemesi' nin 2016/22 Esas sayılı dosyası ile açılıp okunduğu, davaya konu taşınmaz davalıya ölüme bağlı tasarruf ile vasiyet edilmiş olmak ile TMK' nın 561.maddesine göre mutlak tenkise tabi olduğu, ilk derece mahkemesince de; "mirasbırakan tarafından İzmir ili, Konak ilçesi, Üçkuyular mah., 6256 ada, 12 parsel, 3.kat 16 nolu taşınmaz davalıya ölüme bağlı tasarruf ile bağışlanmış olup muris tarafından yapılan vasiyetname yasa gereğince mutlak tenkise tabidir. Bu nedenle, vasiyette bulunanın saklı payı zedeleme amacı bulunmasa bile, murisin ölümünde saklı pay sahibi olanlar için saklı pay oranında tenkis yapılması gerekir.Taşınmazın bedelinin davalı tarafından ödendiği iddiası yönünden taşınmazın muris adına kayıtlı olması nedeni ile inançlı işlem uyarınca açılıp kazanılmış bir tapu iptali ve tescil kararı bulunmadığı sürece tenkis davasında bu iddianın dinlenemeyeceği açıktır....