nin 05.01.2012 tarihli vasiyetnamesi ile kardeşi olan müvekkilini akrabalıktan doğan yükümlülüklerini yerine getirmediği gerekçesi ile mirasçılıktan çıkardığını, vasiyetnamede mirasçılıktan çıkarma sebebi olarak gösterilen hususların gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek; mirasçılıktan çıkarma işleminin iptali ile müvekkilinin yasal miras payının geri verilmesini, olmadığı takdirde müvekkiline ait saklı payın tenkisini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; mirasçılıktan çıkarmadan yararlanan davalının, mirasçılıktan çıkarma sebeplerinin varlığını ispat edemediği gerekçe gösterilerek, davanın kabulü ile vasiyetnamenin iptaline, tenkise yönelik talepten vazgeçildiğinden bu yönde karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, mirasçılıktan çıkarmanın iptali istemine ilişkindir. TMK'nun 510/1. maddesi uyarınca, ancak saklı paylı mirasçılar mirasçılıktan çıkarılabilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; murisin vasiyetname işlemi sırasında ehliyetinin bulunmadığı beyan edilerek tasarrufun iptali istenilmişse de Adli Tıp Kurumu'ndan aldırılan raporda murise ait tedavi evraklarının incelenmesinden işlem tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğunun belirtildiği, mirasçılıktan çıkarma yönünden, bir kısım davalılarca davanın kabul edildiği, diğer davalılarca ispat yükü üzerlerinde olmasına rağmen belirtilen sebeplerin varlığına ilişkin delillerin gösterilmediği, ıskat sebebinin ispatlanamadığı gerekçeleriyle vasiyetnamenin iptaline ilişkin asıl davanın reddine, mirasçılıktan çıkarma hükmünün iptaline ilişkin davanın kabulü ile vasiyetnamenin mirasçılıktan çıkarma hükmünün iptaline, ölüme bağlı tasarrufun mirasçının saklı payı dışında yerine getirilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
i mirasçılıktan çıkarmış olduğunu, mirasçılıktan çıkarma ile birlikte mirasçılıktan çıkarılanın miras payının tamamının eşit şekilde mirasçılıktan çıkarılanın ilk eşi Ayşe'den olma çocukları olan müvekkillerine bıraktığını, bu durumda kök murisin mirasçılıktan çıkarma tasarrufu yanında mirasçı ataması da yapmış olduğunu, davacının mirasçılıktan çıkarılanın altsoyu olsa da kendisine miras payı düşmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulü ile Gelibolu Sulh Hukuk Mahkemesinin 08.10.2013 tarihli 2012/130 Esas ve 2013/437 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptaline, davacıya, mirasçılıktan çıkarılan ...'in altsoyu olarak miras hissesinin verildiği yeni bir mirasçılık belgesi düzenlenmiştir. Hükmü, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz etmesi üzerine Dairemizin 18.06.2020 günlü 2016/13652 Esas, 2020/3886 sayılı Kararı ile onanmıştır....
Ölüme bağlı tasarruflar, şekli anlamda ölüme bağlı tasarruflar ve maddi anlamda ölüme bağlı tasarruflar olarak ikiye ayrılır. Şekli anlamda ölüme bağlı tasarruf, miras bırakanın ölümünden sonra gerçekleşmesini ümit ettiği son arzularını kanunda öngörülen belli şekil şartlarına uygun olarak meydana getirmesidir. Şekli anlamda ölüme bağlı tasarruflarda sınırlı sayı söz konusu olduğundan yalnızca vasiyetname ve miras sözleşmeleri şekli anlamda ölüme bağlı tasarruf niteliği taşır. Bunların dışında herhangi bir işlem, şekli anlamda ölüme bağlı tasarruf olarak kabul edilmez (Serozan /Engin, s.277). 23. Vasiyetname ise, bir kimsenin (gerçek kişi) bizzat yapacağı ölüme bağlı bir tasarruf olup, amacı bütün mamelekini veya muayyen bir malını gerçek veya tüzel bir şahsa mülkiyetinin devrinin yapılmasını sağlayan tek taraflı bir hukuksal işlemdir. 24. Somut olayda muris Şevket ... tarafından düzenlenen Isparta 2....
Ancak; Medenî Kanunumuzun 557. maddesinde, şu sebeplerin bulunması durumunda bir ölüme bağlı tasarrufun iptali için dava açılabileceği belirtilmiştir; tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa. Bu iptal sebepleri dışında başka bir sebepten ölüme bağlı tasarrufun iptaline karar verilebilmesi mümkün değildir. Bunun yanında; hâkim iptal sebebiyle bağlı olup, örneğin sadece esasa ilişkin sebeplere dayanılarak iptal davası açılmışsa, şekle ilişkin iptal sebeplerini inceleyemez....
Öte yandan mirasçılıktan çıkarılmaya itirazı düzenleyen TMK'nun 512. maddesi; "Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer. Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapılmışsa, çıkarma geçersiz olur." hükmünü içermektedir....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya TMK'nin 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken TMK'nin 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı Kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
TMK.nun 510 maddesi "Aşağıdaki durumlarda mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir:" hükmünü ihtiva etmektedir. Söz konusu maddede miras bırakanın ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabileceği açıkça belirlenmiştir. TMK.nun 510. maddesindeki açık düzenleme karşısında, davacı mirasçının davalıların mirasçılıktan çıkarılmalarını talep hakkı, başka bir söyleyişle taraf sıfatı (aktif husumeti) bulunmadığı anlaşılmakla yerel mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : 1- Bakırköy 10....
Mirasçılıktan çıkarma ise ölüme bağlı bir tasarrufla gerçekleşir. Dosyada miras bırakanın usulüne uygun bir mirasçılıktan çıkarma tasarrufu yoktur. Davalıya ölünceye kadar bakma akdi ile devredilen 6 adet taşınmaz murisin mal varlığının tamamıdır. Murisin bir parça taşınmazını devretmek suretiyle de bu bakımı gerçekleştirebileceği halde tüm taşınmazlarını davalıya temlik ettiği verilen taşınmazlarla karşılığı olan bakım borcu arasında makul sayılabilecek denge-oran bulunmadığı dolayısı ile bu temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu sonucuna varılmalıdır. Sonuç itibariyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken T.M.K. 510/2 maddesi de gerekçe gösterilerek red kararı verilmesi bozmayı gerektirir. Yukarda açıklanan nedenlerle sayın çoğunluğun onama görüşüne iştirak etmiyorum....
Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir (TMK.md.512/3). Somut olayda, muris ... 25. Noterliği’nin 30.04.2009 tarihli, 03870 yevmiye numaralı vasiyetnamesinde, mirasçılıktan çıkarma sebeplerini göstermiştir. Gösterdiği sebebe ilişkin mirasbırakanın açık bir yanılgıya düştüğüne ilişkin bir delil bulunmamaktadır. Çıkarmadan yararlanan davalılar gösterilen sebebin doğruluğunu kanıtlayamamışlardır. Bu durumda Türk Medeni Kanununun 512/3. maddesi uyarınca mirastan ıskatın mirasbırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olacağı, başka bir ifade ile davacıların saklı paylarını isteyebileceği ve davalılar lehine yapılan ... 2. Noterliği’nin 17.07.2006 tarihli, 17358 yevmiye numaralı ve ... 25....