Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyasından müvekkiline gönderilen ödeme emri ile Genel Nakdi ve Gayrinakdi kredi sözleşmesindeki kefaletin geçerlilik şartlarını içermediğinden kesin hükümsüz olması nedeniyle müvekkilin kefalet sözleşme, icra takibi ve 226.982,29-TL yönünden borçlu olmadığını,Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına ve müvekkilinin menfi tespit talebinin kabulüne karar verilmesini istemiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Dava, takipten sonra İİK 72 maddesi uyarınca açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derce mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

    Mahkemece, ödeme emirlerinin iptali ve bu ödeme emirleri için kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya 2007/22393-22394, 2008/11980-11981, 2010/11938-11939,11940 nolu ödeme emirleri gönderildiği, borcun 2008/1-12, 2009/1-11, 2006/9-12, 2007/1-12, dönemlere ilişkin prim, işsizlik sigortası primi, damga vergisi borçları olduğu, dava dışı limited şirkette 29.9.2008-09.12.2009 tarihleri arasında hisse sahibi olduğu, 30.08.2011tarihinden itibaren yurtdışında ikamet ettiği, ödeme emrinin 24.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Yasanın 35. maddesine göre; limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ÖDEME EMRİNİN İPTALİ Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı kararı, 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir . Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 6723 sayılı Kanun 23.07.2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanun uyarınca yapılan takiplerden (Sosyal Güvenlik Kurumunun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsiline ilişkin olarak) kaynaklanan tüm davalar (ödeme emrine itiraz, menfi tespit, haczin kaldırılması, haczedilemezlik) hakkında verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi, Yargıtay 10....

        Ödeme emrine süresi içerisinde hiçbir itirazda bulunmayarak ödeme emrinin kesinleşmesine sebebiyet veren borçlu, takip konusu alacağın, alacaklının takip talebinden önceki bir tarihte zamanaşımına uğradığından söz ederek menfi tespit davası açamaz. Takip konusu alacağın takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımına uğramış olması halinde ise borçlu, İİK'nın 71, 33-a ve 33. maddeleri uyarınca zamanaşımını ileri sürebilir (Prof. Dr. Timuçin Muşul, İcra ve İflas Hukukunda Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Ankara, 2014 Sh 149). Somut olayda; Kocaeli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2005/4340 Esas (yenilenerek 2014/3501 Esas) sayılı dosyası kapsamından, davalı tarafından davacı aleyhine 4.200,00 TL asıl alacak, 352,80 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.552,80 TL'nin tahsili için ilamsız icra takibine başlandığı, yenileme emrinin borçluya 24.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, takibe itiraz edilmediği anlaşılmaktadır....

          Av. ... aralarındaki itirazın iptali menfi tespit davaları hakkında Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 2017/580 esas ve 2014/1274 karar sayılı ve 15.12.2017 tarihli hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. - KARAR - 1-Hükmü temyiz eden davacı-birleşen davada davalı vekili Av. ...’in vekaletnamesine dosyada rastlanılmadığından anılan eksiklik giderilerek, 2- Dava ve takip konusu genel kredi sözleşmesinin tamamının okunaklı ve tasdikli bir suretinin eklenerek, 3- Asıl davaya konu Bakırköy 15....

            İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesi ile özetle; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. DELİLLER: 6183 SK., Yargıtay kararları ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; Üçüncü Şahsın Vergi Borcu Sebebi ile Tebliğ Edilen Ödeme Emrinin İptali ve Menfi Tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça istinaf edilmiştir. Davacının basit usulde vergi mükellefi olduğu ve dava dışı şirketten 26.890,02 TL tutarında mal alımı yaptığı 16/11/2018 tarihli fatura içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacı, aynı tarihli bir tahsilat makbuzu ile dava dışı şirkete fatura borcunu ödediğini iddia etmiş, yerel mahkemece bu tahsilat makbuzuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir....

            Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.11.2006 gün ve 592-403 sayılı hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. K A R A R Yargıtay 21.ci Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu karar, 6183 sayılı Yasa'ya göre başlatılan takipte menfi tespit ve ödeme emrinin iptali istemine ilişkin yargılamanın Asliye Hukuk Mahkemesinde yürütülmesine göre belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 15....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ödeme emrinin iptali ve menfi tespit davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye...

                sürenin ödeme emri iptali davasında söz konusu olduğu, haczin iptali davasında, hak düşürücü süre yönünden mevzuatta herhangi bir düzenleme bulunmadığı belirgin olup, mahkemece işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                  Takip numaralı ödeme emrinin iptaline ve bu haciz bildirgesi ve ödeme emri ile istenen 302.697,00-TL borçlu olmadıklarının tespitine, masraf ve vekalet ücretinin de davalıya aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava:İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davasıdır. HMK.nun 114/c.maddesinde mahkemenin görevi dava şartı olarak sayılmıştır. Yine HMK.nun 115/1. Maddesi uyarınca "Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır." Bu kapsamda dosya mahkememizin görevli olup olmadığı yönünden incelenmiş aşağıdaki hususlar tespit olunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu