Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili T3'e çıkartılan ödeme emrinin 24/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, 29/06/2020 tarihinde vekaletname sunarak itiraz ettiklerini, ayrıca ikinci ödeme emrinin vekil olarak kendisine değil asile çıkartılmasının davanın konusu olmamakla birlikte hukuk dışı olduğunu, müvekkili T3'e yeniden ödeme emri gönderildiği, Didem ve T4 de ödeme emri gönderildiğini, süresi içerisinde 30/09/2020 tarihinde itiraz ettiklerini, ödeme emrinin müvekkillerinin her birine tebliğ edildiğini söyleyerek davanın reddini istemitir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Davacı alacaklı tarafça, borçlular T3 ve Edip Öz hakkında 19/06/2020 tarihinde İstanbul Anadolu 21....

Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra-ödeme emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda; icra dosyasına ilk tebliğ edilen ödeme emrinden sonra sunulan borca itiraz dilekçesinde ve ödeme emrinin iptaline ilişkin kararda davacı borçlunun vekil ile temsil edildiği, vekili varken iptal kararından sonra ödeme emrinin yine 21/01/2022 tarihinde davacı asile tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda ödeme emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusu olup dava, ödeme emrinin asile tebliğinin usulsüzlüğü iddiası ile açılmıştır. Bu durum sonradan tamamlanması mümkün eksiklik niteliğinde olduğundan ve açılan davada ödeme emrinin asile tebliğinin usulsüzlüğü vakıasına dayanıldığından davanın kabulü ile ödeme emrinin vekile de tebliği sureti ile eksikliğin giderilmesine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi isabetli olmamıştır....

Somut olayda davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine örnek no 13 ödeme emrine dayalı olarak kira alacaklarının tahsili için 09.07.2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacıya ödeme emrinin 14.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının süresi içerisinde borca itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacı/şikayetçi dilekçesinde, borca itiraz niteliğindeki beyanları ile birlikte müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını, ödeme emrinde alacaklı tarafından hangi aylarda ne kadar eksik kira ödendiği açıklanmadığı gibi ödeme emrinde alacaklı vekilinin adresine de yer verilmediğini ileri sürerek ödeme emrinin iptalini şikayet yolu ile talep etmiştir....

a ödeme emrinin tebliğine ve adı geçen davalıların ödeme emrine itiraz ettiklerine dair dilekçelere rastlanılmadığından, merciinden ödeme emrinin tebliğ edildiğine dair tebligat evrakları ile borçluların itiraz dilekçelerinin ve varsa itiraz dilekçelerinin davacı (alacaklı) ...ne tebliğ belgesinin getirtilerek evrakına eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Üniversitesi Rektörlüğü'nün, icra mahkemesine başvurusunda; hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin tüzel kişiliği ve taraf sıfatı bulunmayan ... Tıp Fakültesi'ne tebliğ edildiğinden bahisle ödeme emrinin iptali ile yeniden düzenlenecek ödeme emrinin tarafına tebliğini talep ettiği, mahkemece; ödeme emri tebliği üzerine yasal süresi içerisinde takibe itiraz etmiş olduğundan borçlunun ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünü ileri sürmede hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlu, icra takibinin şekline göre İİK’nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirmeye mecburdur. İİK'nun 58/2. maddesi gereğince takip talebinde; borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa T.C. kimlik numarası veya vergi kimlik numarası, şöhret ve yerleşim yerleri belirtilmelidir....

      Üniversitesi Rektörlüğü'nün, icra mahkemesine başvurusunda; hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin tüzel kişiliği ve taraf sıfatı bulunmayan ... Tıp Fakültesi'ne tebliğ edildiğinden bahisle ödeme emrinin iptali ile yeniden düzenlenecek ödeme emrinin tarafına tebliğini talep ettiği, mahkemece;ödeme emri tebliği üzerine yasal süresi içerisinde takibe itiraz etmiş olduğundan borçlunun ödeme emri tebligatının usulsüzlüğünü ileri sürmede hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlu, icra takibinin şekline göre İİK’nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirmeye mecburdur. İİK'nun 58/2. maddesi gereğince takip talebinde; borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa T.C. kimlik numarası veya vergi kimlik numarası, şöhret ve yerleşim yerleri belirtilmelidir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2020/10388 Esas sayılı dosyasında 19.10.2020 tarihinde itirazın gerçekleştirildiğini ve 20.10.2020 tarihinde tebliğ edilmiş olan ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği iddiasında bulunduğu ve icra takibine gecikmiş itiraz davası açmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu davacı vekili tarafından 19.10.2020 tarihinde dosyaya vekaletname sunulduğu, davacı çalışanı tarafından 20/10/2020 tarihinde ödeme emrinin elden tebliğ alındığını söyleyerek davanın reddini istemiştir....

        İİK 'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almakla birlikte borçluya “ödeme emri tebliğ edilemese” bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. (Benzer karar Yargıtay 12....

        Davalı vekili cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğ edilmeden ve yasal itiraz süresi başlamadan yapılan itiraz ve şikayet başvurusunun dinlenemeyeceğini, banka bilgilerinin takip talebi ve ödeme emrinde mevcut olduğunu, takibe konu çekin şirket yetkilisince imzalanarak borca karşılık verildiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; ödeme emrinde icra müdürlüğüne ait hesap bilgilerinin yer almaması nedeniyle ödeme emrinin iptaline karar verildiği, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi nedeniyle diğer itiraz nedenleri incelenmemiş ise de, ödeme emrinde icra müdürlüğüne ait hesap bilgilerinin yazılı bulunduğunun gerekçeli karar yazımı aşamasında fark edildiği, ancak kısa karar taraflara tebliğ edildiğinden hükmün kanun yoluna başvurularak düzeltilebileceği gerekçesiyle şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline karar vermiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 21.05.2015 tarihli yazısında "..UYAP kayıtlarına göre borçlulara ödeme emrinin gönderildiği, 31.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, 13.08.2014 tarihinde borca ve faize itiraz dilekçesinin sisteme kaydedildiği tespit edilmiş olup tebligata ilişkin yapılan UYAP sorguları ile borçlu vekilinin itiraz dilekçesi de ekte gönderilmiştir" denilmek suretiyle borçlulara ödeme emrinin gönderildiği ve tebliğ edildiği tespit edilmiştir. Bu durumda mahkemece, icra dosyasının aslı getirtilerek icra müdürlüğünün yazısında belirtildiği üzere yetkili icra dairesince ödeme emri gönderilmiş ve ödeme emrine itiraz var ise işin esasına girilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          UYAP Entegrasyonu