, ödeme emrinin mülkiyetin kamuya geçirilmesi kararına dayalı kısmı ile ilgili temyiz isteminin konusunun kalmadığı anlaşılmıştır....
İnşaat Sanayi A.Ş." ise borçlu olarak gösterilmiş ve toplam alacak miktarı "510.516,00 TL" olarak yer aldığı, fiziki olarak düzenlenen ve icra memuru tarafından da ıslak imza atılan ödeme emrinin de bu takip talebine uygun şekilde düzenlendiği, borçluya gönderilen ve tebliğ edilen ödeme emrinin ıslak imzalı fiziki düzenlenen ödeme emri olduğu hususu tartışmasız olup, Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/19 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen itirazın iptali davasında da ıslak imzalı fiziki olarak düzenlenen ödeme emrine göre yargılama yapıldığı ve 08.07.2020 tarihinde 2020/361 Karar sayılı karar ile itirazın iptali talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, UYAP sisteminde yer alan takip talebi başlığı altında kaydedilmiş olan belgede "....., Plaza Toplu ... Yöneticiliği Adına Başkan ..." alacaklı, ".......
nin 1986 yılı 12.ayına ilişkin vergi borcunun vadesinde ödenmemesi üzerine, tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle şirket ortağı ......
Dolayısıyla hukuki dayanaktan yoksun olan kaçakçılık cezasının da ödeme emri ile istenmesi mümkün değildir. Bu nedenle, davacı şirketin ödeme emrine konu böyle bir borcu olmadığından, dava konusu ödeme emrinin iptali gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davacının Danıştay 10.Dairesinin 1988/1755 sayılı kararının düzeltilmesi yolundaki isteminin kabulüne Vergi mahkemesi kararının bozulmasına, dava konusu ödeme emrinin yukarıda yazılı gerekçeyle iptaline karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ödeme Emrinin İptali Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 12. Hukuk Dairesine ait ise de, anılan Dairece de görevsizlik kararı verilmiş olmakla görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine, 28.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
alacak ve işlemiş faiz miktarlarının ayrı ayrı gösterildiği, ödeme emrinde ise yalnızca toplam alacağın yazıldığı ve toplam alacağa takip tarihinden itibaren faiz işletilecek şekilde tahsili talebinde bulunulduğu belirtilerek ödeme emrinin takip talebine uygun düzenlenmediğinden bahisle şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptal edildiği, borca itirazın ise esası incelenmek suretiyle reddine karar verildiği görülmektedir....
Dosya kapsamı incelendiğinde, dava dışı kooperatif adına düzenlenen 2003/11-2004/9 dönemleri arasına ilişkin prim borçlarını içeren ödeme emrine ait tebliğ evrakı davacı adına düzenlenmek suretiyle davacıya tebliğ edildiği, usulsüz düzenlenen bu ödeme emrinin iptali için açılan işbu davada mahkemece, ödeme emrinde dava dışı kooperatifin adının yazması, davacıyı şahsi olarak borçlu gösteren bir ödeme emrinin bulunmaması, sadece tebligat evrakında isminin yer alması dolayısıyla ödeme emirleri hukuka uygun olmadığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, söz konusu hüküm yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya...
Somut olayda, mahkemece 12.09.2012 tarihli, 2012/211 E, 2012/406 K. sayılı kararla ödeme emrinin iptaline karar verilmiş olup, ödeme emrinin iptali halinde borçlunun sair şikayet ve itirazlarının incelenmemesi yerindedir. Ödeme emrinin iptaline karar verilmiş olmakla yeniden ödeme emri tebliği halinde yeni bir itiraz ve şikayet hakkı doğacak ve sair itirazlarla şikayetler borçlu tarafından yeni ödeme emrinin tebliğinden itibaren süresinde ileri sürülebilecektir. Belirtilen sebeplerle mahkemenin sadece ödeme emrinin iptali ile yetindiği 12.09.2012 tarihli, 2012/211 E, 2012/406 K. sayılı kararı yerinde olup, Daire'nin sehven bu hükmün usulen bozulmasına ilişkin 04.03.2013 tarihli, 2012/31611 E, 2013/6977 K. sayılı ilamı yerinde değildir....
Sulh Ceza Hakimliğinin … tarih ve … değişik iş no.lu kararıyla kesin olarak itirazın reddine karar verildiği, söz konusu idari para cezasının tahsili amacıyla Rıhtım Vergi Dairesi Müdürlüğünce davacı adına 1.056.811,68 TL tutarlı, … tarih ve … ana takip numaralı ödeme emrinin düzenlendiği, bu ödeme emrine karşı açılan davanın ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla reddedildiği, davacının istinaf başvurusunun da … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla reddedildiği, davacının kısmi ödeme yapması üzerine, aynı alacak için, bu kez davacı adına 1.030.000,00 TL tutarlı, 25/09/2017 tarihli ödeme emrinin düzenlendiği, davacı tarafından da ikinci kez düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
KARŞI OY (X) : Ödeme emrinin dayanağı para cezası hakkında kısmen işlemin iptali, kısmen davanın reddi yolunda karar verildiğinden dolayı ödeme emri hakkında da kısmen işlemin iptali, kısmen davanın reddi yolunda karar verilmiş ise de; ödeme emrinin bir bütün olduğu ve bölünmesinin mümkün olmadığı hususu dikkate alındığında, Mahkemece ödeme emrinin tamamının iptaline karar verilmesi gerekirken, aksi yöndeki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bu kısmının bozulması gerektiği oyu ile aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum. Öte yandan; dava konusu dayanak para cezası hakkında verilen yargı kararı sonucuna göre davalı idare tarafından yeniden ödeme emri düzenlenebileceği de tabidir....