Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosyanın incelenmesinde; 1-Davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ödeme yaptıklarını belirttiği görüldüğünden, ödeme varsa neye ilişkin olduğu ile varsa ödeme dekontları, ibraname ve ödeme belgelerinin eksiksiz olarak dosyaya eklenilmesi, 2-İtiraz Hakem Heyeti kararının taraflara tebliğ edildiğine ilişkin tebligat parçalarının dosya içerisinde ve UYAP kaydında yer almadığı görülmüştür. Bu durumda taraflara, İtiraz Hakem Heyeti kararının tebliğ edilip edilmediğinin belirlenerek tebliğ edilmiş ise tebligat parçasının dosya içerisine eklenmesi, tebliğ edilmemiş ise Tebligat Kanunu'nun hükümlerine göre usulüne uygun tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi, için dosyanın İtiraz Hakem Heyeti'ne iletilmek üzere, İtiraz Hakem Heyeti kararının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 5....

    Maddesine göre ödeme emrine itiraz süresinin ödeme emri tebliğ tarihi itibarı ile başlayacağını, İİK'nun emredici hükümleri çerçevesinde itiraz hakkı henüz doğmadan yapılan itirazın hukuki sonuç doğurmayacağını söyleyerek kararın kaldırılmasını ve şikayetin kabulünü istemiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP : İhtiyati haciz isteyen vekili, aleyhine ihtiyati haciz talep edilen tarafın müvekkili lehine; 30.05.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.06.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.07.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.08.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.09.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.10.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.11.2019 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.12.2020 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.01.2020 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.02.2020 ödeme tarihli 4.000,00 TL, 30.03.2020 ödeme tarihli 5.000,00 TL, 30.04.2020 ödeme tarihli 5.000,00 TL, 01.01.2020 ödeme tarihli 10.000,00 TL, 01.02.2020 ödeme tarihli 10.000,00 TL, 01.02.2020 ödeme tarihli 10.000,00 TL, 01.03.2020 ödeme tarihli 10.000,00 TL ve 01.03.2020 ödeme tarihli 10.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL'lik senet düzenlediğini, senetlerin ödeme tarihlerinin geçtiğini, borcun muaccel hale geldiğini, davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, bir kısım mallarını kaçırdığını, kalan kısmını da kaçırma...

      Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, artık 30 günlük yasal süre içeresinde ödeme yapılması zorunludur. Bu bağlamda kira alacağına ilişkin takipten önce ödeme yapılıp yapılmadığının yada 30 günlük süreden sonra ödeme yapılmasının yada kısmi ödeme yapılmasının bir önemi bulunmamaktadır....

      Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan, 5510 sayılı Kanunun 102’nci(506 sayılı Kanunun 140) maddesinde davalı Kurum tarafından verilen idari para cezaları ile ilgili usul ve esaslar özel bir şekilde düzenlenmiştir....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. İİK'nın 168/5. maddesi uyarınca, itiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmesi zorunlu olup, ödeme emri tebliğ edilmeden borçlunun takibi öğrenmiş olması itiraz süresini başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir. Böyle bir durumda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği öğrenme tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, itiraz süresi de bu tarihten itibaren başlayacaktır. Somut olayda, davacılar adına çıkarılan ödeme emrinin 20/09/2019 ve 21/10/2019 tarihlerinde bila tebliğ iade edildiği, borca itiraz dilekçesinin verildiği 23/09/2019 tarihinde davacılara ödeme emrinin tebliğ edilmediği, ödeme emrinin davacılar vekili Av. T2 18/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği tartışmasızdır....

        (M) İİK'nun 168. maddesine göre kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte borçluya ödeme emri tebliğ edildikten sonra, borçlu 5 günlük süre içinde imzaya, borca ve yetkiye icra mahkemesinde itiraz edebilir. İcra mahkemesinde borçlu itirazının incelenmesi için borçluya tebliğ edilmiş bir ödeme emri bulunmalıdır. Somut olayda ise borçlunun, takip dayanağı belgenin ödeme emrine eklenmediği gerekçesi ile 15/07/2015 tarihinde ödeme emrinin iptalini talep ettiği, bu şikayet görülmekte iken 21/07/2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak yetkiye, borca, faize itiraz ettiği, bu itirazların incelenmesi sırasında ... 14. İcra Mahkemesi'03/09/2015 tarih, 2015/805 E.-2015/855 K. sayılı kararı ile borçlu yönünden ödeme emrinin iptaline karar verildiği, mahkemece, ödeme emri iptal edildiği, mahkeme kararından sonra da yeni bir ödeme emri çıkarılmadığı gerekçesi ile itiraz süresinde kabul edilerek ......

          Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, ödeme emri tebliğinden itibaren artık 30 günlük yasal süre içerisinde ödeme yapılması zorunludur. Bu bağlamda kira alacağına ilişkin takipten önce yada 30 günlük ödeme süresinden sonra ödeme yapılıp yapılmadığının bir önemi bulunmamaktadır....

          Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Dava konusu ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edildiğine dair tebligat evrakı dosyada mevcut olmayıp 24.11.2014 tarihinde açılan davanın süresinde açılıp açılmadığı anlaşılmamaktadır....

            Alacaklı vekilinin yenileme emrinin tebliğ edilmesi talebi bulunmadığı gibi ödeme emri tebliğ edilmesi talebi de bulunmamaktadır. İcra Müdürlüğünün 02/03/2017 tarihli kararında borçluya yenileme emri tebliğine karar verilmiş, ödeme emri tebliğine karar verilmemiştir. Bütün bunlara rağmen İcra müdürlüğü, alacaklı tarafın borçluya ne ödeme emri ne de yenileme emri tebliği talebi mevcut olmadığı halde yenileme emrinin tebliğine karar vermiş, ödeme emrinin borçluya tebliğine karar verilmediği halde yenileme emri ile birlikte talep dışı 7 nolu örnek ödeme emrini tebliğ etmiş olup bu husus tebliğ mazbatasında yazılı şerh ile davacı vekilinin itiraz dilekçesi içeriği ve dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu