ancak mirasçı olunmadığı, mirasın reddedildiği gibi itirazlarla, imhal, itfa, zamanaşımı ve benzeri itirazlar olabileceği, takip borçlusu murise ödeme emrinin 15/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, murisin vefatından önce takibe itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, mirasçıların da murise yapılan tebligatlara dair süresinde şikayetlerinin olmadığı gerekçesiyle davacı mirasçıların borca ve imzaya ilişkin itirazlarının reddine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, icra müdürlüğüne müzekkere yazılarak borçlu Hüseyin Aratemur'un mirasçıları T6 T9 T8 T3 ve T4 adına ek takip talebi bulunup bulunmadığı ve bu borçlulara ödeme emri düzenlenip gönderilme sebebi sorulmuş olmakla icra müdürlüğünce müzekkereye verilen cevapta takip dosyasında borçlu Hüseyin Aratemur'a ödeme emri hazırlandığı, sistem uyarısıyla ölü olduğu anlaşılınca ödeme emri gönderilmediği, 08/09/2016 tarihinde alacaklı vekilinin mirasçılara ödeme emri gönderilmesi talebinde bulunduğu ve ödeme emrinin mirasçılara gönderildiği, bu durumda ek takip talebine ihtiyaç duyulmadığı, mirasçıların dosyaya süresinde itiraz ettiğinden takibin durdurulduğu bildirilmiş olduğundan icra müdürlüğünce verilen karar usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
Takibin şekline göre borca rehin hakkına karşı tüm itiraz ve şikayetlerin ödene emri tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir. Bu durumda hukuki tavsif hakime ait olmakla başvurunun tebligatın usulsüzlüğü şikayeti olarak değerlendirilip diğer itiraz nedenlerinin itirazın kaldırılması veya itirazın iptali istemleri ile ilgili yargılama sırasında tartışılacağı gözönünde bulundurularak usulsüz tebliğ nedeniyle Tebligat Kanununun 32. maddesi gereği tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366. ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4....
Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1. maddesi uyarınca önce İcra Hukuk Mahkemesi'ne itirazın kaldırılması için başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve itirazın kaldırılması için önce itirazın kaldırılması davası açılmışsa, İcra Hukuk Mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır. Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde, genel mahkeme icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı İcra Hukuk Mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir. .... İcra Dairesi'nin ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı şirket vekili tarafından davacı T1 Şirketi ve dava dışı Asal Gömlek Şirketi ile Ahmet Asal aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, ödeme emrinin davacı şirkete 28/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 05/12/2018 tarihinde davacı takip borçlusu şirket aleyhine başlatılan takibin ve ödeme emrinin iptali için dava açıldığı, borca itiraz edildiği, dava dilekçesinde ödeme emrinin borçlu şirkete usulsüz tebliğ edildiğine yönelik bir iddianın bulunmadığı, İİK 168. ve devamı madde kapsamında ödeme emri tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde dava açılmadığı anlaşılmakla mahkeme kararı yerinde olduğundan istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Numaralı kararı ile reddetiklerini dolayısı ile kendilerinin söz konusu borçtan ötürü sorumlulukları bulunmadığı, ayrıca ödeme emri ekinde takibe dayanak belgenin tebliğ edilmediğini, açıklanan nedenlerle ödeme emri ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili, bono hamili tarafından bonunun vadesinin geçmesinden sonra yasal süre içerisinde protesto tanzim edilmediğini, bono hamilinin müracat hakkının bulunmadığını bildirerek davanın reddini ve %40 tazminata kararı verilmesini savunmuştur. Mahkemece, itirazın iptali davasının koşullarından birisinin de yetkili icra dairesinde yapılmış ve itiraza uğramış bir icra takibi olduğu, somut olayda yetkili icra dairesinde (Karaman İcra Müdürlüğü'nde) usulüne uygun biçimde yapılmış bir icra takibi, davalıya çıkartılmış bir ödeme emri ve davalının böyle bir icra takibine itirazı söz konusu bulunmadığı gerekçesiyle dava koşulu gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davası genel hükümlere göre görülen bir dava olup, ilamsız icra takibinin yapıldığı yerde bu davanın açılması zorunluluğu da bulunmamaktadır. Davalı borçlu, icra takibinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takipte icra dairesine örnek 7 ödeme emri gönderilmesinin talep edildiğini, ancak sehven örnek 10 ödeme emri gönderildiğinden işbu davanın açılması ile birlikte haberdar olduğunu, icra dairesine hatasını düzeltmesi için talep atılmışsa da icra müdürlüğü tarafından talebin reddedileceğinin söylendiğini, icra müdürlüğü kararı sisteme eklenir eklenmez memur muamelesini şikayet davası da açılacağını, icra dairesinin hatalı işlemi sonucu kusurun müvekkiline yüklenemeyeceğini, Uyap sisteminde dahi dosya bilgilerinin ilamsız takip olarak gözüktüğünü, icra müdürlüğünün alacaklı vekilinin talebine uygun olarak örnek 7 ödeme emri göndermekle yükümlü olduğunu, bu nedenle borçlunun zamanaşımı itirazının dinlenemeyeceğini, bonoda her ne kadar zaman aşımı süresi 3 yıl olsa da, zamanaşımına uğramış bir bononun bonoya esas teşkil eden hukuki ilişki açısından yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğundan 10 yıllık zamanaşımı uygulanacağını ve bu sürenin dolmadığını...
CEVAP: Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, huzurdaki davanın, davalılar ..., ... ve ... yönünden hukuki yarar dava şartı nedeniyle reddi gerektiğini, huzurdaki davanın dayanağı olan ....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız takipten işbu davalılara ödeme emri tebliği yapılmadığını, başlatılan takipten haricen haberdar olmaları nedeniyle borçlular yönünden borca itiraz edildiğini, ancak alacaklı banka tarafından davalı takip borçlularına ödeme emri tebliği işlemi yaptırılmadığını, bu nedenle ödeme ve itiraz sürelerinin de ödeme emri tebliğinden itibaren başlayacağından haricen öğrenmeye dayalı yapılan itiraz sebebiyle itirazın iptali davası açılamayacağından, huzurdaki davanın reddi gerektiğini, huzurdaki davaya konu ....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile gerek ....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası gerekse huzurdaki davanın kaynağı olan ......
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2023 NUMARASI : 2022/323 ESAS - 2023/21 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; ödeme emri tebliğ işlemi usulüne uygun olmasa da takipten haberdar olduğunu ve süresi içerisinde bu davayı açtığını, takibe konu senedin kambiyo senedi vasfında olmadığını, vade tarihi 28.11.2021 olması gerekirken, 28.10.2021 yazıldığını, imzaya, borca, faize ve fer'ilerine itiraz ettiğini, 28.11.2021 vade tarihli düzenlenmesi gereken senedin borcunu 08.11.2021 tarihinde banka yoluyla faizi ile birlikte ödediğini öne sürerek takibin iptaline, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiş, duruşmada...