itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe, takibe konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiği, takibin durdurulmasını talep ettiği, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğu, itirazı haksız ve dayanaksız olduğu, davalılar her ne kadar borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiş ise de icra takibine konu olan alacak, davalıların kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren davalılar bedelden sorumlu olduğu, izah edilen nedenlerle İstanbul 30....
takibe konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiği, takibin durdurulmasını talep ettiği, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğu, itirazı haksız ve dayanaksız olduğu, davalılar her ne kadar borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiş ise de icra takibine konu olan alacak, davalıların kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren davalılar bedelden sorumlu olduğu, izah edilen nedenlerle İstanbul 30....
konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiği, takibin durdurulmasını talep ettiği, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğu, itirazı haksız ve dayanaksız olduğu, davalılar her ne kadar borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiş ise de icra takibine konu olan alacak, davalıların kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren davalılar bedelden sorumlu olduğu, izah edilen nedenlerle İstanbul 30....
konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz ettiği, takibin durdurulmasını talep ettiği, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğu, itirazı haksız ve dayanaksız olduğu, davalılar her ne kadar borcunun bulunmadığından bahisle borca itiraz etmiş ise de icra takibine konu olan alacak, davalıların kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren davalılar bedelden sorumlu olduğu, izah edilen nedenlerle İstanbul 30....
İcra Müdürlüğü'nün 2010/23721 Esas sayılı dosyasına itirazda bulunduğunu, itirazın davacı tarafa tebliğ edilmemesine rağmen, bu itirazı 22/05/2013 tarihinde öğrendiklerini beyan etmelerinin doğru ve inandırıcı olmadığını, ödeme emrini müvekkilinin 28/02/2011 tarihinde öğrendiğini ve itiraz süresinin bu tarihten itibaren işleyeceğini, davacı tarafın yeni bir ödeme emri göndermeden açmış olduğu itirazın iptali davasının kanun ve usule aykırı olduğunu, davalıya herhangi bir borcun bulunmadığını, çeklerin hükmünü zamanaşımı nedeniyle yitirdiğini, müvekkili ile davacı arasında temel bir borç ilişkisinin söz konusu olmadığını, davacı tarafın takip talebinde yalnızca çeklerden bahsettiğini, temel borç ilişkisinden bahsedilmediğini, dava konusu çekler ile ilgili takibin mükerrer olduğunu, İstanbul 7. İcra Müdürlüğü'nün 2005/1601 Esas sayılı 5 adet ve toplam 34.614.-TL olan çekler için davacı tarafın, müvekkili aleyhine kambiyo takibi yaptığını, bu takibe İstanbul 4....
İcra Müdürlüğünün 2021/1223 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takip kapsamında müvekkiline gönderilen tebligat zarfında "14 örnek tahliye emri ve dayanak belgeler vardır" denilmekte ise de dayanak kira sözleşmesinin tebliğ zarfından çıkmadığını, Uyap sistemi üzerinden takip dosyası incelendiğinde dosyada 14 örnek tahliye emri ile birlikte 13 örnek ödeme emrinin de bulunduğunun görüldüğünü, takip dayanağı 15/09/2015 tarihli kira sözleşmesi ve 15/03/2021 tarihli tahliye taahhüdündeki imza, tarih ve içerik kısımlarına ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, takip dosyasına da bu itirazı bildirdiklerini, taraflar arasında son olarak 15 Ekim 2015 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi yapılarak önceki zamanlarda yapılan sözleşmelerin yenilenmiş ve uzatılmış olduğunu bildirerek takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Esas ile yeni esas açılmdığını, ancak borçlu ödeme emri taraflarına tebliğ edildiğinde haksız ve hukuka aykırı şekilde borca itiraz ettiğini, davalı icra takibine haksız ve gerçeğe aykırı beyanlarla itiraz ettiğini, işbu nedenle itirazın iptalini talep etme zarureti hasıl olduğunu, müvekkili firma tarafından davalı tarafın kötü niyetli işlemleri göz ardı edilerek İstanbul Anadolu Arabuluculuk Merkezi'ne başvuruda bulunulduğunu ve tamamen iyi niyetle hareket edilerek Arabuluculuk görüşmesinde anlaşılabileceği düşünüldüğünü, ancak taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, açıklanan tüm bu nedenlerle haklı ve hukuka uygun davalarının kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, takip alacağı ve faizlerinin davalıdan tahsiline, asıl alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2022 NUMARASI : 2019/568 ESAS 2022/61 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline İstanbul 31. İcra Dairesi'nin 2018/38311 Esas sayılı dosyasından ödeme emri tebliğ edildiğini, müvekkilinin bir dönem diğer borçlu olan Gimelsan San ve Tic. Adi Komandit Şirketi'nin komanditer ortağı olduğunu, şirket borçlarından sınırlı sorumluluğu bulunduğunu, bu sorumluluğun da şirkete taahhüt ettiği ve ödemediği sermaye borcu tutarında olabileceğini, müvekkilinin böyle bir borcu da bulunmadığından davalı tarafça başlatılan takibin hukuka aykırı olduğunu belirtmiş ve itiraz etmiştir....
kendilerinin mükellefi olduğunun beyan edildiği bu durumda ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığı tarihte -------mükellef olarak kayıtlı olduğu, ödeme emrinin icra dosyasında yanlış adrese gönderildiği, ve yanlış şirketin itirazı ile takibin durduğu , bu durumda somut olayda usulüne uygun bir ödeme emri tebliğinin bulunmadığı ,tebliğin borçlu olmayan şirkete yapıldığı, itirazın iptali davalarında usulüne uygun takip yapılmış olmasının özel dava şartı olduğu ve somut olayımızda icra dosyasında usulüne uygun yapılmış bir takibin bulunmadığı mahkememizce anlaşılmış ve açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....
İİK.nun 150/a maddesi atfı ile uygulanması gereken İİK.nun 62.maddesinde ise “itiraz etmek isteyen borçlu itirazını ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.” denilmektedir. Somut olayda ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takibe konu ipotek "Acentelik Sözleşmesi" nin teminatı olarak verilmiştir . Borçlunun icra mahkemesinde ileri sürdüğü nedenler borca itiraz niteliğindedir. Aynı nedenlerle icra müdürlüğünde itiraz edilmiş ve takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Borçlu takip yolu itibariyle icra dairesine yapması gereken itiraz nedenleriyle icra mahkemesine gelerek takibin iptalini isteyemeyeceği gibi icra müdürlüğüne yapılan itirazla oluşan takibe icra mahkemesinden itirazın kaldırılması veya genel mahkemelerden itirazın iptali ilamı getirilmedikçe devam edilme imkanı bulunmadığından borçlunun icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararı da yoktur....