İcra Müdürlüğü'nce borçlu vekiline 10 örnek nolu ödeme emri çıkartıldığı, işbu ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; sair itiraz ve şikayetleri ile birlikte (yetkisiz) ... ... 2. İcra dairesinden 7 örnek nolu ödeme emri gönderilmesine rağmen, (yetkili) ... . İcra Dairesi'nden 10 örnek nolu ödeme emrinin gönderildiği, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, davanın reddine karar verildiği görülmektedir. İcra takibinin esasını, takip talebi ve buna uygun düzenlenerek borçluya tebliğ edilen ödeme emri oluşturur. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun “Takip talebi ve muhtevası” başlıklı 58. maddesinin 5. bendi uyarınca; takip talebinde takip yollarından hangisinin seçildiğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Aynı Kanunun 60.maddesi uyarınca icra müdürü takip talebine uygun olarak bir ödeme emri düzenler ve yine aynı kanunun 61.maddesine göre borçluya tebliğe gönderir....
İhtiyati haczin infazına ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayeti inceleme görevi İİK.nun 261 ve 266.maddesi uyarınca icra takibine başlandıktan sonra icra mahkemesine aittir. Bu durumda mahkemece, borçlunun ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu yöndeki istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan borçlunun zamanaşımı itirazı mahkemenin de kabulünde olduğu üzere İİK.nun 168/5.maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı olup, anılan madde uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük sürede icra mahkemesine bildirilmelidir. İtiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emri tebliği zorunlu olup, takibi öğrenmiş olması süreyi başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Kiraz ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından örnek 13 nolu ödeme emri ile başlatılan takipte, borçlunun, aidat alacağının örnek 13 nolu ödeme emri ile istenemeyeceğini ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece aidat alacağının örnek 13 nolu ödeme emri ile istenemeyeceği, ilamsız takip yapılması gerektiği, gönderilen ödeme emrinin takip dosyasına uygun olmadığı gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibinin şekline göre İİK' nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir....
Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, Kahramankazan İcra Dairesinin ... esas numaralı dosyasına borçlu tarafından yapılan itirazın haksız olduğundan iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, borçluya ödeme emri gönderildiğini borçlu gönderilen ödeme emri üzerine borca itiraz ettiğini, bu itiraz üzerine itiraz eden borçlu yönünden icra takibinin durmasına karar verildiğini, davacı nezdinde borçlu şirketin 20.04.2014 tarih 011401 nolu 216.453,49 TL tutarlı ve 30.05.2014 tarih 011402 nolu 147.483,39 tutarlı fatura alacağı sebebiyle ödenmemiş bulunduğu 84.000,00 TL tutarındaki fatura alacağı bulunduğunu, davalı tarafından söz konusu faturalardan kalan 84.000,00 TL tutarındaki borcun ödenmediğini, borçlunun haksız ve hukuka aykırı bir şekilde sırf icra takibini uzatmak maksadı ile icra takibine itiraz ettiğinden davacı alacaklı lehine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, borçlunun itirazının taraflarına tebliğ edilmediğini, taraflarınca...
İcra Müdürlüğü'ne gönderildiği ve yetkili icra müdürlüğünce düzenlenen örnek 7 ödeme emrinin borçlu asile tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrinin, vekil yerine asile tebliğ edildiğini ileri sürerek ödeme emri tebligatının iptalini, tebliğ tarihinin 03.02.2015 olarak düzeltilmesini ve yetkili icra dairesine yapılan itiraz gereğince takibin durdurulmasını talep ettiği, mahkemece; yetkisiz icra dairesine süresinde yapılmış itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunun kabulü gerekeceği ve vekil yerine asile tebliğin usulsüz olduğu gerekçeleriyle şikayetin kabulü ile süresinde yapılan itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunun tespitine karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyizi üzerine Dairemizce; mahkemenin takibin durdurulmasına ilişkin kararının yerinde olmadığı ve usulsüz tebligat şikayetinin de, ödeme emrine muttali olunduğu bildirilen tarihe göre sürede yapılmadığından süreden reddi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğu...
Takibin şekline göre İİK'nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine bildirilmesi zorunlu olup borçlunun icra mahkemesine başvurması hukuki bir sonuç doğurmaz. İcra mahkemesince düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihine göre, borçlunun icra dairesine itirazının yasal sürede olması halinde İİK'nun 66. maddesi uyarınca icra takibi olduğu yerde durur. Bu aşamadan sonra borçlunun itirazının haklı olup olmadığı alacaklı tarafından açılacak itirazın iptali davasında ya da itirazın kaldırılması isteminde değerlendirilecek bir husustur. Bu durumda mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılması ile yetinilmesi gerekirken borca itirazı değerlendirerek yazılı gerekçe ile takibin durdurulması talebinin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Yapılan açıklamalar uyarınca, ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun sadece icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi halinde, genel mahkemelerde itirazın iptali davası değil, icra mahkemesinde itirazın kaldırılması davası açılması gerekmektedir. Şayet davalı borçlunun yukarıda yer verilen itirazı dışında ayrıca borca itiraz istemiyle sunmuş olduğu başka bir dilekçesi mevcut ise bu hususun mahkemece öncelikle tespit edilmesi, borca itirazı olduğu takdirde davaya itiraz iptali davası olarak devam edilmesi, borca itiraz etmediği takdirde yapılan açıklamalar uyarınca görevli mahkemenin icra hukuk mahkemesi olduğu nazara alınarak karar verilmesi gerekmektedir. Davalı tarafça süresi içerisinde borca itiraz edildiğinin tespit edilmesi ve davanın itirazın iptali davası olarak görülecek olması ihtimaline binaen ayrıca istinaf sebepleri de aşağıda incelenmiştir....
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin alacağını tahsil amacıyla borçlular hakkında ilamsız icra takibi başlattığını, borçlulara ödeme emri tebliğ olmadan vekilleri tarafından haricen borca itiraz edildiğini, İİK'nun 62/1 maddesi ve yerleşik Yargıtay kararları gereğince borçlulara tebliğin yasal zorunluluk olduğunu ve icra müdürlüğüne yaptıkları 25/06/2021 tarihli talep üzerine icra müdürlüğünce talepleri kabul edilerek borçlulara ödeme emrinin tebliğ edildiğini, ancak kanuna aykırı olarak aynı anda borçlular vekiline de ödeme emrinin tebliğ edildiğini, borçlu vekili tarafından 25/06/2021 tarihinde borca itiraz edildiğini, borçlulara yasal olarak tebliğ edildiği tarihten sonra gerek borçlular gerekse vekillerinin itiraz etmediklerini, borçlular tarafından itiraz olmadığından takibin kesinleştirilmesi taleplerinin icra müdürlüğünce ödeme emrinin tebliğ edilmediği dönemde dosyada bulunan borca itiraz...
Mahkemece davanın kabulü ile Sarıyer İcra Müdürlüğünün 2005/1985 sayılı dosyasındaki 1.324.00YTL alacağa yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, davacı şirkete kasko sigortalı araca verilen zararın tazmini amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra dosyasında davalı borçluya ödeme emri 25.08.2005 tarihinde tebliğ edilmiş olup bu tarihten itibaren 7 günlük süre geçtikten sonra 02.09.2005 tarihinde davalı borca itiraz etmiştir. Davalı borçlunun borca itirazı süresinden sonra olduğu için takip kesinleşmiş olup davacı ... Sigorta A.Ş.nin itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle kararın bozulması gerekir. 2- Kabul şekli yönünden; davacı vekili dava dilekçesi ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmediği halde mahkemece davalıdan %40 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir....
Sayılı takip dosyasının içeriğinden ve İcra Müdürlüğünün cevabi yazısından; iş bu takip dosyası yönünden taraflarca yatırılan herhangi bir masraf bulunmaması sebebiyle yetkili icra dairesince ödeme emrinin hazırlanmadığı ve tebliğe çıkartılmadığı anlaşılmıştır. İtirazın iptali davasının ön şartlarından bir tanesi, yetkili icra müdürlüğü tarafından düzenlenecek ödeme emri ve bu ödeme emrine karşı süresinde yapılacak itirazdır. İş bu dosya kapsamında, yetkili icra dairesi tarafından düzenlenen ödeme emri bulunmadığından, davanın özel dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur....