toplam 6.437.500,00-TL değer hesaplandığı, ayrıca davacının da 22/02/2018 tarihli "Uzman Görüşü" başlıklı taşınmazlar için toplam 11.872.500,00-TL değer hesaplanan bilirkişi raporunu 23/02/2018 tarihinde Mersin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü'ne sunduğu, taşınmazların değerinde taraflar arasında ihtilaf bulunduğu, ancak Tarsus Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 26/12/2017 tarihi itibariyle şirketten alacağının tutarının davacı ile Mersin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü tarafından yaptırılmış olan değer tespitlerinde yer alan tutarlardan düşük olması sebebiyle, Tarsus Sosyal Güvenlik Kurumu'nun taşınmazların satışı sonucu şirketten olan alacağını tahsil etmesi akabinde davalı idarenin de alacaklarını kısmen ya da tamamen karşılamaya yetecek miktarda bakiye kalabileceği anlaşıldığından, şirketin taşınmazlarının satışı beklenmeksizin, kamu alacağının şirketten tahsil edilemeyeceğinden bahisle şirket kanuni temsilcisi sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uygunluk bulunmadığı...
Mahkemece, ön inceleme aşamasında dosyanın işlemden kaldırılması ve daha sonra da açılmamış sayılmasına karar verilmesi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince yarı oranında avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı Kuruma ödenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde fazla avukatlık ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 3-5510 sayılı Kanun'dan kaynaklanan eldeki davada husumetin 5502 sayılı Kanun'a göre kurulan Sosyal Güvenlik Kurumuna yöneltilmesi gerektiği ve Kurumun da kendisini avukatı ile temsil ettirdiği gözetilerek karar başlığını davalı bölümüne "Sosyal Güvenlik Kurumu" yazılması gerekirken "1-SGK İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü" ve "2-..." yazılması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır....
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, desteğin ölümü nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacılara yapılan ödemenin hesaplanan tazminattan indirilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Mahkemece, Sosyal Güvenlik Kurumu'nca bağlanan gelir için rücu edilecek kimse bulunmadığından bağlanan gelir indirilmeksizin talebin kabulüne karar verilmiştir. Desteğin ölümü, iş yerinde, iş veren tarafından yürütülmekte olan işin yapımı sırasında meydana gelmiştir. Sosyal Güvenlik kurumunca kaza, 5510 sayılı Yasa'nın 13.maddesi a ve b bentleri uyarınca iş kazası sayılarak davacılara iş kazası ölüm geliri bağlanmıştır. Davacılara bağlanan gelir, 5510 sayılı yasanın 21. maddesi gereğince rücuya tabi gelirlerdendir. Kazanın tek taraflı olması ve Yargıtay İçtihatlarına göre davalı sigortaya rücu edilebilecek olması gözönüne alınmalıdır....
Bunlardan, almakta oldukları aylıklarının % 10’u oranında sosyal güvenlik destek primi kesilir. Ancak kesilecek olan bu tutar, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine tabi sigortalılara ilgili yılın Ocak ayında ödenen en yüksek yaşlılık aylığından alınabilecek sosyal güvenlik destek priminden fazla olamaz. Bu sigortalılardan ayrıca kısa vadeli sigorta kolları primi alınmaz. Sosyal güvenlik destek primine tabi olanların primleri, aylıklarından kesilmek suretiyle tahsil edilir. Sosyal güvenlik destek primi ödenmiş veya bildirilmiş süreler bu Kanuna göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim ödeme gün sayısına ilâve edilmez, 31 inci ve 36 ncı madde hükümlerine göre toptan ödeme yapılmaz…” şeklinde düzenlenmiştir. ./.. Şirket ortaklarının sigortalılığı tamamen resmi kayıtlara dayandığından bu sigortalılığın iptali ancak Yasadaki sona erme hallerinin gerçekleştiğinin kanıtlanması durumunda olanaklıdır....
YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: Serbest Muhasebeci Mali Müşavir olan davacı adına, …'ya ait vergi borçlarının tahsili amacıyla müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ve … nolu ödeme emirinin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......
-2- Esas 2011/2105 Karar 2011/7352 Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın 21.07.2003 tarihli tutanakla işveren tarafça Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmekle birlikte, Kurumun olayı iş kazası olarak kabul edip etmediği ve hak sahiplerine gelir bağlayıp bağlamadığının araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ Uyuşmazlık Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali talebine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'nin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ Uyuşmazlık Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali talebine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'nin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ Uyuşmazlık Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim alacağına ilişkin ödeme emrinin iptali talebine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'nin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay 21. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ Uyuşmazlık Sosyal Güvenlik Kurumu'nun prim tahakkukuna ilişkin ödeme emrinin iptali talebine ilişkin olup dosyanın temyizen incelenmesi Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle dosyanın Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 30.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....