Davacı acente davalıya ait prim borçlarını sigorta şirketine ödediği iddiasıyla icra takibinde bulunduğundan davacının bu talebi Borçlar Kanunu'nun 410 vd. maddelerinde düzenlenen vekaletsiz iş görme hükümlerine tabi olup, uyuşmazlığın çözümünde vekaletsiz iş görmeye ilişkin hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Sigorta sözleşmesinin tarafı acente değildir. Acente davalı sigortalı yerine sigorta prim bedelini ödediğinden vekaletsiz iş görme ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olarak talepte bulunabilir. 26/04/2022 tarihli celsede hazır bulunan davalı asilin beyanları alınmış olup: " ben, açılan davayı kabul etmiyorum. Daha önce hasta olduğumdan gelemedim. Bedelini ödemediğim bir sigorta poliçem yoktur. Sizin söylediğinize göre benim ibraz ettiğim hesap özeti 2019 yılına ilişkin ise ben araştırayım, 2020 yılındaki poliçe ödemelerini de ibraz edeyim. Bedeli ödenmeden poliçe nasıl yapılmıştır bilmiyorum." şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır. ......
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; davalının borcunun ödeme iddiasına dayalı vekaletsiz iş görmeden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibe vaki itirazın iptali ve inkar tazminatı istemine ilişkindir. Yerleşik yargı kararlarında belirtildiği üzere başkasının borcunu bilerek ve isteyerek ödeme halinde vekaletsiz iş görme (TBK'nın m.526- 531) hükümleri; borcun hataen ödenmesi veya borçlu olmadığı halde yahut gerçekleşmeyen borca ilişkin yapılan ödemelerde ise sebepsiz zenginleşme hükümleri (TBK'nın m. 77- 82) tatbik edilecektir. Örneğin Yargıtay HGK'nın 27.02.2002 gün ve 2002/3–118 E, 2002/131 K. sayılı kararında başkasının borcunu ödeyen kişinin, borçlu kendisine yetki vermemiş olsa bile borçlunun temsilcisi sıfatıyla hareket etmiş olacağından, borçluya karşı vekâletsiz iş gören sıfatıyla BK'nın 413. (TBK 529) maddesi gereğince istemde bulunabileceği belirtilmiş, keza Yargıtay 3....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 10/02/2015 NUMARASI : 2013/840-2015/135 Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; davacı kooperatifin üyesi olmayan davalıdan kooperatif hizmetlerinden kaynaklanan genel giderlerin vekaletsiz iş görme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkin olup, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir....
Vekaletsiz işgörme, ’’bir kimsenin hukuken yetkili veya yükümlü olmaksızın bir başkası veya kendi yararına bir başkasının işini görmesinden doğan hukuki ilişki’’ olarak tanımlanabilir. Vekaletsiz işgörme nedeniyle taraflar arasında kurulan ilişki sözleşme ilişkisi değildir. Bununla birlikte, vekaletsiz iş görme de bir borç kaynağı olup, burada iş görenle iş sahibi arasında kanuni bir borç ilişkisi kurulmaktadır. Somut olayda; davacı, davaya konu edilen adresteki binada oturduğunu, 05/12/2011 tarihinde ... yöneticisi seçildiğini,kendisinin 11.811,80 TL harcayarak söz konusu ...ın dış cephe mantolamasını, 6.490 TL harcayarak ... yapım ve onarımını ve 877 TL harcayarak ortak kullanıma dahil bahçe düzenlemesini olmak üzere toplam 19.178 TL harcama yaptığını belirterek, yapılan bu harcamadan davalının hisse payı olan 8/34’üne isabet eden 4.512 TL’yi davalıdan talep ettiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, vekaletsiz iş görme nedenine dayalı tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen Geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, anılan Yargıtay 3, 2, 8. Hukuk Daireleri Başkanlıklarınca da görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görev sorunu giderilmek üzere dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Uyuşmazlık vekaletsiz iş görme hükümlerinden kaynaklanmakta olup hüküm Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiştir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 3.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 24.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
.- 1946/15 K.sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlığı doğuran hukuki ilişki; kira gelirinden davacı paydaşların hissesine düşen bedelin vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca tahsili istemine ilişkin olup, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 09.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesinde talebin vekaletsiz iş görme hükümlerine dayandırıldığı ancak davacı şirket yetkilisinin 22/12/2021 tarihli duruşmada örnek daireye göre yapılacağı ancak ücretlerin ödeneceği hususunun kararlaştırıldığını beyan ettiği dikkate alınarak yapılan incelemede, talebin sözleşmeye dayalı alacak davası olduğu anlaşılmış dosyada dinlenen davacı tanıklarının davacı lehine, davalı tanıklarının davalı lehine beyanda bulundukları, davacı ile davalıların babası arasında yapılan sözleşmeye ilişkin bilgi ve görgülerinin olmadığı, kaldı ki yapılan iş miktarı ve dava değeri dikkate alındığında tanıkla ispatın mümkün olmadığı anlaşılmakla tanık beyanlarına itibar edilmemiştir....
Bir kimsenin başkasına ait olduğunu bildiği veya bilebilecek durumda bulunduğu bir taşınmazdaki bir kısım hisseleri kendi malıymış gibi kiraya verip paralarını toplamış olması nedeniyle, hak sahibinin o kimseden hissesine düşen kiraların alınması için açacağı davada, 6098 sayılı TBK'nın 526 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekaletsiz iş görme hükümleri uygulanır. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, vekaletsiz iş görme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince " 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı T.. M.., ...-... hattında 175+440 kilometrede bulunan hemzemin geçitte bekçilik hizmetlerinden sorumlu olan davalının bu sorumluluğunu yerine getirmemesi üzerine, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre kendisinin bu hizmeti yerine getirdiğini ileri sürerek 43089,86 TL’nin tahsilini talep etmiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekaletsiz iş görme hükümleri gereğince davalı Belediyenin sorumluluğunda olan hemzemin geçitte bekçilik hizmetlerini kendisinin verdiğini belirterek, yaptığı masrafların tahsili talepli bu davayı açmıştır....