Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çocukla, ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak, amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır. Bu da çocuğun menfaatine aykırı düşmedikçe ve geçerli bir sebep olmadıkça çocukla diğer taraf arasında yatılı olarak kişisel ilişki kurulmasını gerektirir. Bu bakımdan, velayeti babada bulunan çocuklarla anne arasında kişisel ilişki tesis edilirken, çocukların anne yanında, ayın belirli hafta sonları, yatılı da kalacak şekilde bir düzenleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....

    Aile Mahkemesinin 2017/291 e. ve 2017/357 k. sayılı 25/04/2017 karar tarihli ilamı ile çocuklar ile şahsi ilişki kurulmasına yönelik icra takibine başlandığı, söz konusu ilamın 06/06/2017 tarihinde kesinleştiği, sonrasında davacı tarafından açılan çocukla kişisel ilişki kurulması davasında İstanbul Anadolu 4. Aile Mahkemesinin 2020/194 E. 2021/296 K. sayılı kararında İstanbul Anadolu 5. Aile Mahkemesinin 2017/291 e. ve 2017/357 k. Sayılı kararıyla verilen çocukla kişisel ilişki kurulmasına yönelik kararın kaldırılmasına karar verildiği ancak verilen bu kararın 28/04/2021 tarihinde istinaf edildiği ve henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 367/2 maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Çocuk teslimine ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilamlar kesinleşmedikçe icra edilemez. (Baki Kuru-İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2013, 2.baskı, sayfa 923- 924)....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların evlilik dışı ilişkiden doğan 2015 doğumlu müşterek çocuklarının bulunduğunu, bu çocuğun taraflar arasında yaşanan süreçlerden etkilendiğini davacının ise çocuğuyla kişisel ilişki kurmak istediğini bu ilişki sırasında zaman zaman çocukla davacı arasında sorunlar yaşandığını, davalının da bu ilişkiyi kolaylaştırıcı, destekleyici olmasına rağmen zorlaştırıcı davranışlar sergilediğini, bu durumunun çocuğun davacı ile kişisel ilişki kurulması öncesi ve sonrasında zaman zaman psikolojik sorunlar yaşamasına sebep olduğuni, bu amaçla çocukla baba arasında kişisel ilişkinin kurulmasına çocuğun alıştırılması yönünde danışmanlık tedbiri verilmiş, uzun zaman süreci içinde yapılan danışmanlık tedbirlerinin sonucunda da yeterli ve istenen düzeyde bir sonuç sağlanamamış ise de çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulması gerektiği kanaatine varılmakla, çocukla baba arasında taraflar ve çocukla...

      DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2020 yılında boşandıklarını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, boşanma tarihinden bu yana davalı babanın toplamda dört ya da beş kez bir saatliğine ortak çocukla kişisel ilişki kurduğunu, son üç dört aydır ise ortak çocukla kişisel ilişki tesisi için herhangi bir girişimde bulunmadığını, buna rağmen ortak çocukla kişisel ilişki tesisi için davacı kadın aleyhine icra takibi başlatıldığını ve icra emri tebliğ edildiğini belirterek; ... 12. İcra Dairesinin 2021/10334 Esas sayılı dosyası üzerinden davacı kadına gönderilen Çocuk Teslimi veya Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin 16.12.2021 tarihli icra emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayet hakkına sahip olan davacı, çocukla diğer taraf (babası) arasında tesis edilen kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun bozulduğunu, davalının uyuşturucu madde kullandığını, çocuğuna ilgisiz olduğunu, ileri sürerek, kişisel ilişkinin kaldırılmasını, bunun kabul edilmemesi halinde süresinin sınırlandırılmasını ve uzman eşliğinde kişisel ilişki kurulmasını istemiş, mahkemece çocuğun kişisel ilişki kurmayı istemediği ve babasına ''o kişi'' diye hitap ettiği gerekçesiyle kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiştir....

          Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocukların yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Davacı baba dava dilekçesi ile aynı zamanda müşterek çocuklar ile baba arasında tedbiren kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini de talep etmiş ancak, ilk derece mahkemesince davacının bu talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş, nitekim davacı baba vekili de istinaf başvurusunda ilk derece mahkemesince baba ile çocuklar arasında tedbiren kişisel ilişki kurulması talepleri hakkında bir hüküm tesis edilmemesinin hatalı olduğundan bahisle istinaf itirazında bulunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbiren Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kesin yetki kuralının sözkonusu olmadığı hallerde mahkemelerin yetkisine yönelik itirazlar, ilk itirazlardan olup (6100 s. HMK. m.116/1-a) bu husus, mahkemece öncelikle ve esasa girilmeden ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır. (6100 s. HMK. m.117/3) Hakim, ön sorun hakkındaki kararını taraflara tefhim veya tebliğ eder. (6100 s. HMK. m.164/3) Görüldüğü gibi yetki itirazı hakkında verilen ara kararının ilgilisine tebliğinde yasal zorunluluk bulunmaktadır. Belirtilen yasal kurala uyulmadan davalının yokluğunda hüküm kurulması savunmayı ve davanın sonucunu etkileyen önemli bir usul hatası olup bozmayı gerektirmiştir. (6100 s....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, kişisel ilişki kurulması istenilen 01.08.2006 doğumlu ...’nın babaannesidir. Davacının oğlu ve çocuğun babası ... 08.09.2009 tarihinde vefat etmiştir. Olağanüstü hallerin varlığı halinde, çocuğun babaannesinin de çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı mevcuttur (TMK m. 325). Davacının oğlu olan baba vefat ettiğine göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi gerekir. Davacının, torununu görmek ve onunla uygun kişisel ilişki kurmak, torun sevgisini tatmak ve çocuğa da bu sevgiyi vermek hakkıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından çocukla kişisel ilişki kurulması ve kişisel ilişkinin arttırılması yönünden, davalı-davacı tarafından ise velayetin değiştirilmesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme...

                Öte yandan; davalı-davacı erkek tarafından açılan birleşen tedbiren kişisel ilişki davasının kabulüne karar verilmekle birlikte, tedbiren kişisel ilişkinin ne şekilde tesis edildiğine yönelik hüküm kurulmadığı gibi, karar gerekçesinde de bu davaya yönelik açıklama yapılmadığı, kabul kararının gerekçelendirilmediği anlaşılmaktadır. Bu hâli ile birleşen tedbiren kişisel ilişki davası yönünden ayrıca hüküm kurulmaması usul ve yasaya uygun olmadığı gibi, bu dava yönünden karar gerekçeden yoksun olup Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/1- c maddesindeki unsurları içermemektedir....

                UYAP Entegrasyonu