AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/12/2022 NUMARASI : 2022/990 Esas - 2022/1038 Karar DAVA KONUSU : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması KARAR : DAVA :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması İSTİNAF KARAR TARİHİ :16/05/2023 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ :16/05/2023 Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma kararının kesinleştiğini, müşterek çocuğun velayetinin karşı tarafa verildiğini, müvekkili ile şahsi ilişki kurulmasına karar verildiğini, müvekkili ile çocukların görüşmesinde sıkıntı yaşandığından icra takibine geçildiğini, davalının çocukları belirlenen günde teslim etmediğini, bu hususta icra memurunca 04.09.2022 tarihinde tutanak düzenlendiğini, yapılan görüşmede karşı tarafın çocukları teslim etmeyeceğini beyan ettiğini belirterek İİK’nın 341. Maddesi uyarınca karar verilmesini talep etmiştir....
Aile mahkemesinin 23.01.2014 tarihinde kesinleşen boşanma ilamıyla anlaşmalı olarak boşanmışlar, anlaşma uyarınca velayet davalı anneye verilmiş, davacı baba ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir. Müşterek çocuk ... 06.08.2011 doğumlu olup, taraflar da farklı illerde ikamet etmektedirler. Davacı baba ile müşterek çocuk arasında boşanma davasında tesis edilen kişisel ilişki yeterli olmadığı gibi babalık duygularını tatmin etmekten de uzaktır. Çocukla davacı baba arasında babalık duygularını tatmine elverişli olacak yeterlilikte, müşterek çocuğun hafta sonları yatılı kalacağı,bayram ve tatillerde de davacının müşterek çocukla kişisel ilişkisini sağlayacak nitelikte kişisel ilişki kurulması yönünde karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür....
aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile; davalı babanın istinaf taleplerinin kısmen kabulü ile davanın kabulüne, çocukla baba arasındaki boşanma ilâmıyla kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, çocukla baba arasında, her ayın birinci ve üçüncü hafta sonu cuma günü saat 18.00'den pazar günü saat 17.00'ye kadar, dini bayramların ikinci günü saat 10.00'dan üçüncü günü saat 17.00'ye kadar, her yıl noel tatilinin birinci günü saat 10.00'dan son günü saat 17.00'ye kadar, her yıl yarıyıl tatilinin birinci haftası pazartesi günü saat 10.00'dan aynı hafta sonu pazar günü saat 17.00'ye kadar, her yıl ağustos ayının birinci günü saat 10.00'dan otuz birinci günü saat 17.00'ye kadar tedbiren ve nihai olarak kişisel ilişki tesisine ve yol masraflarının taraflarca ortak karşılanmasına; babanın davada taraf olmayan babaanne ve yeni eşiyle çocuk arasında kişisel ilişki tesisi talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası - Tedbiren Velayet -Çocukla Kişisel :İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tedbiren velâyet talebinin reddi ve kişisel ilişki düzenlemesi yönünden, davalı erkek tarafından ise tedbir nafakası davasının kabulü, kusur belirlemesi ve ilk derece mahkemesinin 10.09.2020 tarihli ek kararı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının tedbiren velâyet talebinin reddi kararına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velâyetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....
Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek; çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir. Tüm dosya içeriğine göre; velayeti babada olan çocuk ile anne arasında kurulan kişisel ilişki çocuğun üstün yararına uygun olup değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi gelecek yıllarda da her zaman istenebileceğinden ilk derece mahkemesinin çocuk ile anne arasındaki kişisel ilişki düzenlemesi bu aşamada usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacının kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf itirazının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. TMK'nın 323. maddesine göre; ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, kişisel ilişki ve ziynetlerin kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Çocukla ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çocukla büyükbaba ve anneanne arasında kişisel ilişki kurulması isteğine ilişkin olup her iki davacı adına, vekilleri sıfatıyla Avukat ... tarafından açılmış ve aynı avukat tarafından takip edilmiş karar ve temyiz dilekçesi de; adı geçen avukata tebliğ edilmiştir. Dosya içerisinde adı geçen avukata davacılardan ... tarafından verilen vekaletname yoktur. Bu bakımdan davacılar vekilinden davacılardan ...'na ait vekaletnamesinin istenip dosyaya alınması, vekaletname sunulmadığı takdirde kararın ve temyiz dilekçesinin davacı ...'na tebliğinden sonra gönderilmek üzere dosyanın bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 26.02.2020 (Çrş.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakası - Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki "boşanma davası" ile "tedbir nafakası" ve "çocukla kişisel ilişki kurulması" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının ayrı yaşamakta ve nafaka talebinde haklı olduğu gerçekleşmiş bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...