TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN [ Madde 6 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki satıcının Hakem Kurulu kararına itirazı davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına bozulması istenilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı banka, kredi kartı kullanıcısı olan davalının Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurusu üzerine, bankaca kredi kartı sözleşmesine göre hesabından kesilen yıllık 30 YTL üyelik ücretinin iadesine karar verildiğini, halbuki, bu ücretin alınacağının sözleşme ile kararlaştırıldığı gibi, ücretin verilen ticari hizmetin karşılığı olup, yasaya aykırı olmadığını ileri sürerek, Zonguldak Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlıgı'nın 14.05.2007 tarih ve 2007/158 sayılı kararının iptalini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN [ Madde 6 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN [ Madde 6 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki devre tatil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. Davacılar, davalı ile aralarında düzenlenen sözleşme ile devretatil hakkı satın aldıklarını, davalının sözleşmeye, hakkaniyete ve borçlar kanununa aykırı olarak, yüksek miktarda ve yabancı para cinsinden işletme aidat bedeli olarak 2004 yılı için 660 Euro belirleyip istediğini bildirip, yüksek olan işletme aidat bedelinin düşürülmesini istemiştir. Davalı, davacıların iddiasının doğru olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2004 yılı aidatının 151 Euro olarak tespitine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir....
MARKALARIN KORUNMASI HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KA... [ Madde 7 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen davada Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nce verilen 02.11.2004 tarih ve 2004/622 - 2004/275 sayılı kararın Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 28.03.2006 gününde davacı avukatı İdil gelip, davalı avukatı tebligata rağmen gelmediğinden, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraf avukatı dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı....
Şöyle ki: B) KAMU MALLARI KAVRAMI AÇISINDAN a) KAMU MALLARININ TANIMI Kamu tüzel kişilerinin ellerinde bulunan taşınır ve taşınmaz mallardan toplum tarafından istifade edilenlerle bir kamu hizmetine (o hizmetin bir unsuru olacak şekilde) bağlanmış olanlar kamu malı sayılır (Onar, Sıddık Sami: İdare Hukukunun Umumi Esasları, c. 1, İst. 1960, sh. 967). Bir başka anlatımla (kamu , malları), halkın tümü tarafından kullanılan, yararlanılan veya halk için kamu tüzel kişilerince kullanılan ya da işletilen taşınır ve taşınmaz mallardır (Derbil, Süheyl: idare Hukuku, Ank. 1959, sh. 401; Akipek, sh. 43). Yasal anlatımı ile: "Kamunun ortak kullanılmasına veya kamu hizmetinin görülmesine ayrılan yerlerle Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz yerlerdir" (Wieland, C: Kanunu Medeni'de Ayni Haklar, Ank. 1946, sn. 151, 152)....
Hukuk Dairesi'nin yerleşik uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan dengenin korunmasi gerektiği anlaşılmaktadır. Buna göre, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücündeki azalma, ÜFE oranları ve TMK'nın 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının uygun miktarda artırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Ayrıca, Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre takdir edilen nafaka miktarının gelecek yıllarda artırılması konusunda oran olarak ÜFE oranı benimsenmektedir....
Ağır Ceza Mahkemesinin 08.04.2014 tarihli kararının suça sürüklenen çocuk ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiileri tarafından temyizi üzerine Yargıtay 14. Ceza Dairesi'nin 01.03.2021 tarihli kararı ile hükmün, suç vasfı yönünden bozulmasına karar verilmiştir. 4. Bozma üzerine; Ordu 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.07.2021 tarihli kararı ile suça sürüklenen çocuk ... ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında mahkumiyet kararlar verilmiştir. II. TEMYİZ SEBEPLERİ 1. Suça sürüklenen çocuk ...'ın temyiz isteği, suçun unsurlarının oluşmadığına, eksik inceleme ile karar verildiğine, suça sürüklenen çocuk hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir. 2. Suça sürüklenen çocuk ...'ın temyiz isteği, suçun unsurlarının oluşmadığına ve suça sürüklenen çocuk hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir. III. OLAY VE OLGULAR 1.Dava konusu olay, 14 yaşındaki suça sürüklenen çocuk ... ile 16 yaşındaki suça sürüklenen çocuk ...'...
ve aynı kanunun 3/a-1 maddesi ile “korunma ihtiyacı olan çocuk” ve 3/a-2 maddesi ile “suça sürüklenen çocuk” kavramları ayrı ayrı tanımları yapılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi Çocuk hakkındaki koruyucu tedbire ilişkin talepte ... 12. Aile ve 2. Çocuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava,5395 sayılı yasa gereğince çocuk hakkında acil koruma kararı verilmesi ve daha önce Beyoğlu 1. Çocuk Mahkemesi 2011/63 D.İş kararı ile verilen eğitim ve sağlık tedbirinin devamına karar verilmesi istemine ilişkindir. ... 12. Aile Mahkemesince ;5395 Sayılı Çocuk Koruma Yasası gereğince, aile mahkemesinin görevli olmadığını belirterek görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2....
Vezirköprü Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi, çocuk mahkemelerinin yargı çevresinin kurulduğu il ve ilçenin mülki sınırları ile belirleneceğini belirterek, Samsun İlinde Çocuk Mahkemesi kurulduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. Samsun Çocuk Mahkemesince, Çocuk Mahkemesinin yargı yetkisinin Asliye Ceza Mahkemesinin yargı çevresi ile aynı olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Uyuşmazlık, il merkezinde kurulu bulunan Çocuk Mahkemesinin yargı yetkisinin ilçeleri de kapsayıp, kapsamayacağı noktasındadır. 5395 Sayılı Kanunun 27. maddesinin 1. fıkrasında “Çocuk mahkemelerinin yargı çevresi, kurulduğu il ve ilçenin mülki sınırları ile belirlenir.”, 27/3. fıkrasında ise “Coğrafi durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır cezamahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesine veya değiştirilmesine Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir.” hükümlerine yer verilmiştir....