"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun soy bağını değiştirmek HÜKÜM : Mahkumiyet 1-)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2015/11-412 Esas, 2015/286 Karar nolu kararında belirtildiği gibi, çocuğun soybağının doğumu gösteren herhangi bir resmi belgeye dayanılmadan nüfus müdürlüğüne gerçek dışı beyanda bulunulması suretiyle değiştirilmesi durumunda, sahte bir resmi belge düzenlenmesi, gerçek bir resmi belgenin başkalarını aldatacak şekilde değiştirilmesi veya sahte resmi belgenin kullanılması söz konusu olmadığından resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşmadığı, nüfus müdürlüğüne gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suretiyle çocuğunun soybağının değiştirilmesi nedeni ile hem TCK'nun 231/1. maddesinde düzenlenen çocuğun soybağının değiştirilmesi, hem de 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 67/1. maddesinde hüküm altına alınan nüfus müdürlüğüne gerçeğe aykırı beyanda...
Soybağının değiştirilmesi, bir çocuğun gerçek soybağından başka bir soybağında görünmesini sağlayan hareketlerin yapılmasıdır. Esasen bir çocuğun soybağı gerçek anlamda hiçbir zaman değiştirilemez. Çocuğun genetik anne ve babası baştan belli olup sonradan değiştirilmesi mümkün değildir. Değiştirilen husus, çocuğun hukuk düzeni içinde gözüken resmi soybağıdır. Bu nedenle soybağını değiştirme, mutlaka diğer kişilere karşı gerçek soybağı konusunda yanlış bilgi vermeye yönelik bir hareketin yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle soybağının değiştirilmesi, genellikle yetkili makamlara karşı yanlış bilgiler vermek suretiyle yapılabilir. Ancak değiştirmenin bir çocuğun yerine başkasınının konulması gibi objektif olarak çocuğun soybağının resmi olarak tespitini tehlikeye düşüren aldatıcı başka hareketlerlerle de işlenmesi mümkündür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun soy bağını değiştirmek, Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet 1-Dairemizin de benimsediği ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 29.09.2015 tarihli 2015/412 Esas ve 2015/286 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere, nüfus müdürlüğüne gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suretiyle çocuğun soybağının değiştirilmesi durumunda TCK'nin 231/1. maddesinde düzenlenen çocuğun soybağının değiştirilmesi suçu oluşacaktır. Zira çocuğun soy bağının doğumu gösteren herhangi bir resmi belgeye dayanılmadan nüfus müdürlüğüne gerçek dışı beyanda bulunulması suretiyle değiştirilmesi durumunda, failin sahte bir resmi belge düzenlenmesi, gerçek bir resmi belgenin başkalarını aldatacak şekilde değiştirilmesi veya sahte resmi belgenin kullanılması söz konusu olmadığından resmi belgede sahtecilik suçunun hareket unsuru oluşmaz....
KIZLIK SOYADININ SİLİNMESİSOYADI DÜZELTME 1587 S. NÜFUS KANUNU (MÜLGA) [ Madde 11 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde soyadının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde asıl soyadının "Doğan" olduğunu her nasılsa nüfus aile kaydına soyadının "Selek Doğan" olarak tescil edilmiş olduğunu belirterek "Selek Doğan" soyadının "Doğan" olarak değiştirilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece dava, davacının kendi verdiği dilekçe üzerine soyadına kızlık soyadını ekletmiş olduğu, işlemin idari işlem ile halledilmesi gerektiği gerekçesiyle reddedilmiştir....
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve fer'îleri ile birlikte çocuğun velâyet sahibi annesinin soyadını kullanmaya izin davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince açılan karşılıklı boşanma davasının ve fer'îlerinin kabulüne, davacının ortak çocuğun soy adının değiştirilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ... kadının "müşterek çocuğun soyadının değiştirilmesi" talebinin, iş bu dosyadan tefriki ile Daire'nin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiştir....
Velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır. (TMK m. 21) Somut olayda; davacının, davalı ile boşandıklarını, boşanma kararında çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, ancak davacı anne yeniden evleneceğini ileri sürerek velayetin değiştirilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Veleyetin değiştirilmesi ile ilgili olarak kesin yetki kuralı bulunmayıp, ancak davalılar tarafından bu hususun ilk itiraz olarak ileri sürülmesi halinde dikkate alınır. Hâkim yetkinin kesin olmadığı hallerde, bu hususu re'sen nazara alamaz. Davalının yetkiye ilişkin bir itirazı bulunmamaktadır. Buna göre davanın, ilk açıldığı yer olan Küçükçekmece 1. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun kaçırılması veya alıkonulması, çocuğun soybağının değiştirilmesi, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan beraat Sanıklar ... ve ... hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması, çocuğun soybağının değiştirilmesi suçlarından beraat Sanık ... hakkında çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan beraat, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun işbölümüne ilişkin 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı kararının Yargıtay Ceza Daireleri İş Bölümü ortak hükümlerin 4. bendindeki “İşin birden fazla dairece temyiz incelemesinin yapıldığı hallerde ise temyiz incelemesi işi daire dışına gönderen dairece yapılır” şeklindeki düzenleme uyarınca; davaya daha önce Yüksek 21....
Dava velayetin değiştirilmesi talebine ilişkin olup, davalının kabulü üzerine velayeti davalı annede bulunan 2009 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin değiştirilerek davacı babaya verilmesine karar verilmiştir. Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi davalarında re'sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu (HMK. md. 385/2) konusunda sayın çoğunlukla aramızda görüş ayrılığı yoktur. Re'sen araştırma ilkesine tabi davalarda tarafların bildirdiği deliller dışında mahkemece yeni deliller toplanması veya tarafların beyanlarına itibar edilmemesini gerektirecek, dosya içerisinde buna ilişkin bir kısım delillerin en azından az da olsa bir emarenin bulunması gerekir. Ancak böyle bir durumda tahkikat aşamasında veya temyiz dilekçesinde davanın kabulüne ilişkin beyanının çocuğun yararına olmadığına ilişkin ciddi bir iddia ileri sürüp buna ilişkin bir delilde göstermemiştir....
Velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır. (TMK m. 21) Somut olayda; davacının, davalı ile boşandıklarını, boşanma kararında çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini, ancak çocuğun anne yanında kalmak istemediğini ileri sürerek velayetin değiştirilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamından, dava tarihi itibariyle küçüğün annesi ile birlikte ".../..." adresinde oturduğu, ekonomik sosyal durum araştırması, dava ve cevap dilekçelerinden anlaşıldığından, uyuşmazlığın ... 6. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 6. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/02/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Ancak çocuk adına yasal temsilcisi tarafından açılan davalar ile ergin kişiler tarafından açılan haklı nedene dayalı adın değiştirilmeleri davalarında adı değiştirilecek olanın yaşı itibari ile iradesini belirtme durumunun söz konusu olmaması ve velayet hakkının değişmesi halinde bu defa çocuğun velayet hakkına sahip veli tarafından yeniden adın değiştirilmesinin istenebileceği, bu durumda çocuğun sosyal statüsü, zihinsel gelişiminin de olumsuz etkileneceği gibi kendine özgü durumlar sebebi ile haklı neden kavramı ergin kişilerin açtıkları adın değiştirilmesi davalarına göre daha dar yorumlanmalı ve çok istisnai durumlarda çocuğun adının değiştirilmesine karar verilmelidir....