Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın naklen geldiği hanedeki "Dalgiç" olarak geçen soyadının "...." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, sulh hukuk mahkemesinden verilen yetki üzerine açtığı davada, ..... İlçesinde nüfusa kayıtlı ...'ın bu ilçeye naklen geldiği ....İlçesindeki nüfus kaydında “Dalgiç” olarak geçen soyadının “.....” olarak düzeltilmesini istemiştir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; soyadının düzeltilmesi istenilen ..... Haneye “....” soyadı ile tescil edilmiştir. Adı geçen 1977 yılında İskenderun İlçesi 635 haneye naklen gidişi sırasında belgelere “Dalgıç” soyadı ile geçmiş ve soyadı “Dalgıç" olarak tescil edilmiştir. Dava, soyadının düzeltilmesi istemine ilişkindir....

    Soyadı değişikliğinde ... bu kişinin eş ve ergin olmayan çocuklarının soyadını da düzeltir." Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden özellikle aile Nüfus Kayıt Tablosu içeriğinden; Davacının babası Hüseyin'in Ankara Asliye 5. Hukuk Mahkemesine açmış olduğu dava sonunda verilen 20.6.1995 gün ve 1995/400-484 sayılı kararla "Geyikkeçi" olan soyadının "Geyik" olarak değiştirildiği, bu hüküm tarihinde ergin bulunmayan davacı ...'nün soyadının da "Geyik" olarak düzeltildiği anlaşılmaktadır. Soyadı aile adıdır. Türk Medeni Kanununun 321. maddesi uyarınca çocuk doğduğu anda ana ve baba evli ise ailenin, evli değilse ananın soyadını taşır. Babanın soyadının değişmesi ile ailenin o kimsenin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir....

      Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanununa göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Her ne kadar ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yeterli inceleme ve araştırma yapıldığından bahsedilemeyeceği açıktır. Davacı vekilince tanıklarının isimleri bildirildiği halde tanıklar dinlenmemiş, dava dilekçesi ile ileri sürdüğü vakıaların araştırılmadığı görülmüştür....

      Talebin hukuken kabul edilebilmesi için ....’ye ait şahsi hal sicilinde de istenen soyadının yazılı olması gerekir. Dosyaya getirtilen Örencik mahallesi Hane 12’ye ait sicil örneğinde davacı murisi Nadiye’nin 1940 yılında öldüğü yazılı olmasına rağmen soyadının mevcut bulunmadığı anlaşılmaktadır. Adı geçen kişinin varislerini gösterir veraset belgesi verilirken de soyadı olmaksızın varislerinin belirlendiği anlaşılmaktadır.b..ye şahsi hal sicillerinde soyadı yazımı sağlanmadan tapu sicilinde adı geçen kişiye soyadı yazımı yasaya aykırıdır. Davanın reddi yerine uygun düşmeyen gerekçeyle kabulü doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 23.3.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki evlenmeden önceki soyadının iptaline ilişkin davada Ümraniye 1. Asliye Hukuk ve Ümraniye 4. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, evli kadının koca soyadı yanında kullandığı evlenmeden önceki soyadının iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, Aile Mahkemesinin görevli olduğundan söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davacının evlilik sırasında koca soyadı ile birlikte kullandığı önceki soyadının iptalini istediği davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          Ancak; 2525 Sayılı Soyadı Yasası'nın 3. maddesinde yabancı ırk ve millet isimlerinin soyadı olarak kullanılamayacağı belirtildikten sonra bu kanuna göre çıkartılmış bulunan 2891 Sayılı Soyadı Nizamnamesinin 7.maddesinde de “yabancı ırk ve ulus adları soyadı olarak kullanılamaz”, yine aynı Nizamnamenin 5.maddesinde de “yeni takılan soyadları Türk dilinden alınır” hükümlerine yer verilmiş olup, davacının almak istediği soyadının anılan Yasa ve Tüzüğün sözü edilen hükümlerine aykırı olduğu gözetilmeden, "..." olan soyadının “...” olarak değiştirilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi ananın velisi bulunduğu küçük Berker Sokman'ın soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Davacı anne velayeti altındaki çocuklarının soyadının kendi kızlık soyadı ile değiştirilmesini talep etmiş ve babayı davalı olarak göstermiştir Velayet altındaki çocuğun soyadının değiştirilmesi davası aynı zamanda nüfus kayıtlarının da düzeltilmesini gerektirdiğinden, nüfus müdürlüğünün yasal hasım olarak davada yer alması gereklidir. İlk derece mahkemesi tarafından Nüfus Müdürlüğü’nün davadan haberdar edilerek davada yer almasının sağlanması gerekirken yazılı şekilde eksik hasımla davanın görülmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 06/07/2021 tarih, 2021/3902 E., 2021/5831 K. Sayılı kararı) Buna göre; eksik taraf teşkili nedeniyle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile istinaf başvurusunun kabul sebebine göre kararın esası ve diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması ile davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun cinsel istismarı (sanıklar ... ile ...), beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı (sanık ...), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanıklar) HÜKÜM : Sanıklar ... ile ...'ın çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve sanık ...'...

                Davacının, nüfusa kaydedilen "..." soyadını babasından aldığını, babasının yıllar önce vefat ettiğini, annesi ile birlikte yaşadığı ve ... soyadının bayanı çağrıştırıyor olması ve ... saldırısını yapan kişinin adınında Murat ... olması nedeniyle annesinin soyadı olan "..." soyadını kullanması talebinin Türk Medeni Kanunun 27.Kapsamında olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, Türk Medeni Kanunu 27. Madde kapsamındaki soyadının değiştirilmesine ilişkin uyuşmazlık 6100 sayılı HMK.nın 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı H.M.K.’nın 21., 22. ve 23. maddeleri gereğince Küçükçekmece 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 31.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu