A.Ş. aracılığı ile kullandığını, bayilik sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca sadece kendilerinden veya onay verecekleri dağıtım şirketlerinden temin edecekleri ürünleri satabileceği halde bayinin diğer davalı şirketten temin ettiği LPG ürünlerini intifa hakkına konu taşınmazda satışa sunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı ... San. Tic. A.Ş. temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkına elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği gibi intifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz, intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir....
Şti. aracılığı ile kullandığını, bayilik sözleşmesinin 4. maddesi uyarınca sadece kendilerinden veya onay verecekleri dağıtım şirketlerinden temin edecekleri ürünleri satabileceği halde bayinin diğer davalı şirketten temin ettiği LPG ürünlerini intifa hakkına konu taşınmazda satışa sunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı .... temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkına elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği gibi intifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz, intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.06.2009 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkına konu taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve çekişmenin giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.03.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ......
İstirdat davasında ise esasen iradi bir ödeme söz konusu olmayıp cebri icra tehdidi altında gerçekte borçlu olunmayan bir paranın ödenmesi söz konusudur. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşmenin hukuka uygun bir sebebe dayanmaması gerekirken istirdat davasında böyle bir şart aranmaz. Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekirken istirdat davasında böyle bir bağ aranmaz. Örnek olarak, geçerli olmayan bir sebeple veya gerçekleşmemiş bir sebeple yapılan bir ödeme sebepsiz zenginleşme sayılırken, icra takibi sonucunda borçlu olmadığı halde ödenen bir para istirdat davası konusu olur....
nun 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit ve istirdat davalarına ilişkin düzenleme ilamsız takip bölümünde yer almaktadır.Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 28.11.2011 tarih 2011/12985- 18922 E:K sayılı ilamda da kısmen açıklandığı üzere ilamlı takipte icranın geri bırakılması için İcra Mahkemesine başvurmamış olan borçlu, borcunu icra dairesine ödemek zorundadır. Fakat borçlu, hükmün verildiği tarihten sonraki dönemde borcun itfa edilmiş veya zamanaşımına uğramış olduğu için borçlu olmadığı parayı ödemek zorunda kaldığı iddiasında ise İİK.nun 72.maddesi gereğince istirdat davası açarak paranın iadesini isteyebilir (İİK.md.33/4). Her ne kadar İİK.nun 33/4.maddesinde sadece istirdat davası açabileceği belirtilmiş ise de bundan menfi tespit davası da açabileceği sonucunu çıkarmak gerekir. Zira İİK.nun 41.maddesindeki genel yollama 72.maddenin tümünü de kapsar. Menfi tespit davası, bir eda davası olan istirdat davasının öncüsüdür....
Davacının 11/06/2016- 15/02/2018 tarihleri arasında değinilen adreste elektrik kullanımının bulunmadığı, davacının davasında haklı olduğu… ” gerekçeleri ile davanın “Açılan davanın KABULÜ İLE, 1- )Diyarbakır İcra Müdürlüğü'nün 2019/94800 Esas, 2018/48304 Esas, 2018/7686 Esas sayılı icra takip dosyalarında mezkur icra dairelerince düzenlenen ödeme emirleri kapsamında DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,” karar verilmiştir....
Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. (1)Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir pa-rayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umu-mi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur. "hükümleri bulunmaktadır. Mahkememizce davaya konu icra dosyası, davaya konu senet-bono ve ilgili evraklar UYAP üzerinden dosya arasına alınmıştır. Konya ....
Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Buna göre menfi tespit davasının devamı sırasında borcun herhangi bir nedenle ödendiği iddiası üzerine mahkemece bu iddia araştırılıp ödemenin kanıtlanması halinde, talep olmasa dahi dava kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceğinden açılan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmelidir. Mahkemece bu yönde araştırma yapılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tespit-Çekişmenin giderilmesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tespit ve çekişmenin giderlimesi davasına dair karar, davacı ve .... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, davacının kiraya veren sıfatının tespiti ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili ve ihbar olunan vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; Mülkiyeti ....' ye ait taşınmazın, malik ile dava dışı .... arasında düzenlenen 15/07/2008 başlangıç tarihli, on altı yıl süreli kira sözleşmesi ile ....'ye, kiracı şirket tarafından da 24/07/2008 tarihli, on beş yıl süreli alt kira sözleşmesi ile de davalı ... 'ye kiralandığını, ....'...
Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun aslında bulunmadığını ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir. Ancak davalının alacağı kambiyo senedine dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden davacı tarafa düşer. ------ Usul hukukumuzda senede karşı senetle ispat zorunluluğu ilkesi kabul edilmiştir....