WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, başlangıçta menfi tespit davası olarak açılan dava, davadan sonra yapılan takip neticesinde borcun ödenmesi sebebiyle istirdat davasına dönüşmüştür. Bölge Adliye Mahkemesince, davacının çek nedeniyle borçlu olmadığını ve icra tehdidi altında yaptığı ödemenin istirdadı gerektiğini ispatlayamadığı ancak yapılan takip neticesinde çek bedelini ödediği, yapılan ödeme sebebiyle artık çek nedeniyle borçlu olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle menfi tespit davasının kabulüne, istirdat davasının ise reddine karar verilmiştir. Ancak her davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre karara bağlanması gerekmekte olup, senet nedeniyle borçlu olunmadığı sonucuna ulaşılabilmesi için borcun mevcut olmadığının senede karşı senetle ispat kuralı gereğince usulüne uygun olarak kanıtlanması gerekir. Borcun bulunmadığı ispatlanamadığı takdirde salt borcun icra tehdidi altında ödenmiş olması sebebiyle menfi tespit davasının kabulüne karar verilemez....

    Menfi tespit davası sırasında ihtiyati tedbir kararı verilmediği için ipoteğe konu taşınmaz “Cebri icra ile üçüncü kişilere satılmış ise, menfi tespit davasının borçlu lehine sonuçlanmış olmasının taşınmazlar hakkında daha önce yapılmış olan satışlara bir etkisi yoktur. Bu mallar icranın eski hâle iadesi yolu ile alıcılardan geri alınamaz”. Somut olayda ipotekli taşınmaz ihale ile alacaklıya satılmış, alıcı adına tapuda tescil edilmiş ve borç alacaklıya ödenmiş olduğundan İİK’nın 72/6. maddesi uyarınca menfi tespit davası kendiliğinden istirdat davasına dönüşür. Mahkeme kendiliğinden menfi tespit davası ve istirdat davası olarak devam eder. Dava konusuz kalmaz. İpotekli taşınmaz sahibi davacı, ipotek borcunu ödediğini ispat eder ise, mahkemece ihale bedelinin istirdatına karar verir. Bu karar kesinleşmesi üzerine borçlu ayrı bir icra takibi yapmasına imkân ve gerek olmadan İİK’nın 72/5 hükmüne göre icranın eski hâle getirilmesini istemesi gerekli ve yeterlidir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, çekişmenin giderilmesi suretiyle el atmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        KARAR Davacı, davalı belediyeye ait taşınmazı “kahvehane– kafeterya işletmesi” olarak 01.02.2005 başlangıç tarihli 3 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiraladığını, taşınmazın niteliği itibariyle 6570 Sayılı Yasa hükümlerine tabi olduğunu, kira süresinin bitiminden en az 15 gün evvel mecuru tahliye edeceğini bildirmediğinden sözleşmenin aynı şartlarla bir yıl uzamış sayıldığını, ancak davalı belediyenin 08.01.2008 günlü yazısı ile dava konusu taşınmazı 08.02.2008 tarihinde ihale yoluyla kiralayacağını ilan ettiğini, davalıya yazılı olarak yaptığı başvurunun 21.01.2008 tarihinde reddedildiğini ileri sürerek, kiralananın 6570 sayılı yasa kapsamında kalıp, kiracılık sıfatının 01.02.2008 tarihinde başlayacak olan yeni dönem için de devam ettiğinin tespiti ve çekişmenin önlenmesini istemiştir....

          etmiş, 17.06.2014 tarihli dilekçesinde; yargılama sırasında müvekkilinin davalıya 12.841,19 TL ödediğini, davanın istirdat davasına dönüştüğünü beyan ederek, bu bedelin davalıdan istirdatına karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ :ÇEKİŞMENİN GİDERİLMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 7071 parsele komşu davalıya ait 7072 parsel sayılı taşınmazdaki binanın pencerelerinin taşınmazına baktığını, yapının imara aykırı yapıldığını, devir kapak takılıp atık su boruları geçirildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi , eklentilerin kaldırılarak çekişmenin giderilmesini istemiştir. Davalı, yapının onaylı projeye uygun olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı taşınmazında bulunduğu keşfen saptanan boruların kaldırılması suretiyle elatmanın önlenmesine, fazlaya ilişkin isteklerin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ÇEKİŞMENİN GİDERİLMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden malik oldukları 34 ve 37 parsel sayılı taşınmaza komşu 44 parselde işyeri olarak kullanılan dükkanın önündeki kamuya ait merdivenin davalılarca kapatılarak, taşınmazlarının bodrum katından yola çıkışlarının engellendiğini ileri sürerek, çekişmenin giderilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacılar iddiası sabit görülerek, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, Denizli Dini ve Milli Kültür Vakfı'nın süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                KARAR Davacı,dava dışı asıl borçlu... ile davalı banka arasında imzalanan tüketici kredisi sözleşmesini kefil olarak imzaladığını,kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı banka tarafından asıl borçlu ile birlikte hakkında icra takibi yapıldığını,asıl borçluya yapılan takip sonuçlanmadan kefilden borcun ödenmesinin istenemeyeceğini belirterek borçlu olmadığının tespiti ile hakkındaki icra takibinin iptaline,maaşından kesilen tüm paraların kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı,davanın reddini dilemiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 12/12/2023 NUMARASI: 2023/491 2023/887 DAVANIN KONUSU:Kombiyo senedine dayalı takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve istirdat talebine ilişkindir Taraflar arasındaki davada İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 26 Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kombiyo senedine dayalı takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve istirdat talebine ilişkindir İstanbul Anadolu 26 Asliye Hukuk Mahkemesince,"...talebin dayanağı olan senetlerin kambiyo senedi vasfına haiz olduğu, bu durumda kambiyo senedine dayalı olarak yapılan takip nedeniyle ticari dava niteliğinde olan uyuşmazlığın ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 12....

                    Bu tür bir yararının bulunması hâlinde de borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. Bunun dışında icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür. Borçlu belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi dayanaksız kalır ve borcu ödemekten kurtulur. İİK'nın 72. maddesinin beşinci fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir....

                      UYAP Entegrasyonu