Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, çıkma payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddeleri gereğince kooperatif üyeliği sona eren ortak, çıkma payı alacağını ayrıldığı yıl bilançosunun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra talep edebilir. Aynı kanun'un 17/2. maddesi uyarınca kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikteki iade ve ödemeler, genel kurulca üç yılı aşmamak üzere geciktirilebilir. Ancak bu durum kooperatife ödeme yapmayı geciktirme hakkı verirse de alacağın muacceliyet tarihini etkilemez. Somut olayda davalı kooperatif yönetim kurulunun 30.04.2003 tarihli toplantısında davacının ihracına karar verilmiştir. Bu durumda çıkma payı alacağı, ortağın ayrıldığı yıl bilançosunun kesinleştiği 02.05.2004 tarihli genel kuruldan bir ay sonra muaccel olur....

    KARAR Davacı vekili, davacının kooperatif üyeliğinden istifası nedeniyle çıkma alacağının tahsili amacıyla alacak davası ikame etmiş, yargılama sırasında davalı kooperatifin iflasına karar verildiğinden davalı olarak iflas idare memurluğunca dava takip edilerek dava kayıt kabul davasına dönüşmüş, 20/10/2015 tarihinde davacı tarafından dava ıslah edilmiştir. Davalı vekili, davaya cevap vermemiş, yargılama sırasında davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtay(kapatılan) 23. Hukuk Dairesince bozulması üzerine bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davacının talep ettiği çıkma payı alacağı 167.155,88-TL asıl alacak, alacağın muaccel olduğu tarih ile iflas tarihi arasında 6.667,08-TL işlemiş faiz toplam 173.832,96-TL’nin tahsiline karar verilmiştir....

      Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; mahkememizce davada davacı tarafın isteğinin kooperatif ortaklığından çıkma nedeniyle çıkma payı alacağı istemine yönelik olduğu nitelendirmesi yapılarak yapılan inceleme ve değerlendirmelere göre, davacının dava dilekçesi ile ilk olarak kooperatif ortaklığının istifa suretiyle sona ermiş sayılması gerektiği, 1163 sayılı kanunun 17.maddesi gereği dava tarihi itibariyle davacının çıkma payı alacağının henüz muaccel olmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, davalı kooperatif hakkındaki davanın reddine karar vermek gerekmiş, yine davanın nitelendirmesi gözetilerek, gerçek kişi davalılara (kooperatif yöneticisi olan) çıkma payı alacağı istemi yönünden husumet düşmeyeceğinden, adı geçen davalılar yönünden pasif husumet yokluğuna ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        Hukuk Dairesi'nin 2014/11083 esas, 2015/325 karar sayılı emsal içtihatında da belirtildiği üzere Hesap senesinin son ayı içinde istifa edilmesi durumunda çıkma payı alacağı, istifa edilen seneyi takip eden bir sonraki senenin bilançosunun kabul edildiği genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten itibaren bir ay sonra muaccel hale gelecektir ve çıkma payı alacağından düşülmesi gereken genel giderler de o senenin bilançosuna göre belirlenecektir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddeleri uyarınca üyeliğin sona erdiği yılın bilançosunun genel kurulda onaylanması suretiyle kesinleşmesini izleyen bir ayın sonunda muaccel olur ve ortak ile kooperatif arasında istifanın ulaştığı tarih itibariyle hesaplaşma yapılması gerekmektedir. Bu nedenle de davacının çıkma payı alacağının muaccel olduğu tarih 2018 yılının bilançosunun görüşüldüğü 21/04/2019 tarihli genel kuruldan bir ay sonraki 22/05/2019 tarihidir. ......

          Hukuk Dairesi'nin 2014/11083 esas, 2015/325 karar sayılı emsal içtihatında da belirtildiği üzere Hesap senesinin son ayı içinde istifa edilmesi durumunda çıkma payı alacağı, istifa edilen seneyi takip eden bir sonraki senenin bilançosunun kabul edildiği genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten itibaren bir ay sonra muaccel hale gelecektir ve çıkma payı alacağından düşülmesi gereken genel giderler de o senenin bilançosuna göre belirlenecektir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddeleri uyarınca üyeliğin sona erdiği yılın bilançosunun genel kurulda onaylanması suretiyle kesinleşmesini izleyen bir ayın sonunda muaccel olur ve ortak ile kooperatif arasında istifanın ulaştığı tarih itibariyle hesaplaşma yapılması gerekmektedir. Bu nedenle de davacının çıkma payı alacağının muaccel olduğu tarih 2018 yılının bilançosunun görüşüldüğü 21/04/2019 tarihli genel kuruldan bir ay sonraki 22/05/2019 tarihidir. ......

          Hukuk Dairesi'nin 2014/11083 esas, 2015/325 karar sayılı emsal içtihatında da belirtildiği üzere Hesap senesinin son ayı içinde istifa edilmesi durumunda çıkma payı alacağı, istifa edilen seneyi takip eden bir sonraki senenin bilançosunun kabul edildiği genel kurul toplantısının yapıldığı tarihten itibaren bir ay sonra muaccel hale gelecektir ve çıkma payı alacağından düşülmesi gereken genel giderler de o senenin bilançosuna göre belirlenecektir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. ve anasözleşmenin 15/1. maddeleri uyarınca üyeliğin sona erdiği yılın bilançosunun genel kurulda onaylanması suretiyle kesinleşmesini izleyen bir ayın sonunda muaccel olur ve ortak ile kooperatif arasında istifanın ulaştığı tarih itibariyle hesaplaşma yapılması gerekmektedir. Bu nedenle de davacının çıkma payı alacağının muaccel olduğu tarih 2018 yılının bilançosunun görüşüldüğü 21/04/2019 tarihli genel kuruldan bir ay sonraki 22/05/2019 tarihidir. ......

          Noterliğinin 28/09/2018 tarihli pay devri işlemi ve 2018/01 sayılı genel kurul kararı ile şirketin diğer ortağı T5 devrettiğini, devirle şirketi tek ortaklı hale geldiğini ve bu durum 08.10.2018 tarihli sicil gazetesinde ilan edildiğini, pay devrine rağmen müvekkiline herhangi bir çıkma payı ödenmediğini, müvekkilinin çıkma payı dahil her türlü alacağının tahsili için arabuluculuk yoluna başvurmasına rağmen tarafların uzlaşamadığını, müvekkili ile diğer ortağın kardeş olmaları nedeniyle duyulan güven sonucu payların devir edildiğini, davalının bir kısım ödemeler yaptığını iddia etmesine rağmen bu ödemelerin şirket pay devri ile ilgisinin bulunmadığını, pay devrinden sonra çıkma payı ve hisse devir bedelinin tamamının ödenmediğinin şirketin gerçek değerinin belirlenmesinden sonra anlaşılacağını ileri sürerek, bilirkişice tespit edilecek şirket hisse payı devir bedeli, ödenmemiş temettüler ve her türlü alacağının belirlenerek ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, davacının davalı kooperatiften istifası ile ayrılması sonucu çıkma payı alacağının olup olmadığının tespiti için delillerin toplanmasından sonra bilirkişi heyetinden... tarihli rapor alınmış olup raporda, davacının genel gider payının düşülmesi ile 60.951,17 TL çıkma payı alacağının olduğu ve bu alacağın ... tarihinde muaccel olduğunun tespit edildiği görülmekle, bilirkişi raporu denetime açık ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğundan bilirkişi raporuna itibar edilmiş, davacı vekilinin ... tarihli ıslah dilekçeside dikkate alınmış ve böylece Davanın KABULÜ ile, 60.951,97 TL çıkma payı alacağının temerrüt tarihi olan ... tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Ortağın tek yanlı olarak çıkma iradesini bildirmesi ile hukuki sonuçlarını meydana getirir. Bu sonuçlar bozucu yenilik doğuran bir hukuki etkiye sahip olup hukuki ilişkiyi ortadan kaldırır. Böylece ortak kooperatif ile hukuki ilişkisini kesmiş olur. Ancak kooperatiften ayrılan ortağın ortaklıktan çıktığı tarihe kadar üyelik hak ve vecibeleri devam eder. Çıkma bildirimi, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dâhil, ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesi ile hüküm ifade eder. Bu kapsamda davacı ortak ortaklığı sebebiyle kendisine tahsis edilen konutu iade etmeksizin çıkma payı alacağını talep edemeyeceğinden davanın reddine karar verilmiştir....

              Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle de 19.12.2006 tarihli davalının takibe itiraz dilekçesinin ve 17.11.2006 tarihli Kooperatif yazısının davacı alacağının takip alacağı kadar olduğunun davalı tarafça kabul edildiği şeklinde yorumlanamamasına, anılan dilekçe ve yazı ile davacının ödediği toplam aidata işaret edilmiş olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, koopeatif üyeliğinden ayrılan ortağın çıkma payı alacağının tahsiline ilişkin olup Kooperatifler Kanununun 17.maddesine göre, çıkma payı ortağın ayrıldığı yılın bilançosuna göre hesaplanır. Ayrılan ortak, ödediği aidatların tamamını kooperatiften talep edemez....

                UYAP Entegrasyonu