Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, çıkma payı alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun .../.... ve anasözleşmenin .../.... maddeleri uyarınca, kooperatiften ihraç edilen ortak, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, ihracın kesinleştiği yılın bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haizdir. Aynı Kanun' nun .../son maddesi uyarınca haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların, ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder ve ihraç kararının kesinleşmesi ile üyelik sona erer....

    İstifanın gerçekleştiği 2009 yılının bilançosunu 2010 yılında görüşen ve kabul ederek kesinleştiren genel kurul kararı ile gelir gider cetvelleri ve bilanço ve ekli belgeler öncelikle davalı kooperatiften, temin edilemediği halinde ilgili Ticaret Sicil Memurluğundan ya da anasözleşmenin 41. maddesi uyarınca Çevre ve Şehircilik ... İl Müdürlüğünden istenip yukarıdaki ilkelere uygun olarak genel gider payının mahsubu suretiyle davacının çıkma payının ek rapor alınarak hesaplanması ve sonucuna göre bir hüküm tesisi gerekir. Bu durumda, mahkemece, İİK'nın 195. maddesindeki iflasın açılmasının müflisin müeccel borçlarını muaccel kılacağı hükmü gözönünde bulundurularak ve çıkma payı alacağının muacceliyeti ile ilgili araştırma yapılması gerekmeden, davacının iflas tarihi itibariyle çıkma payı alacağı hesaplanıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye ve eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru olmamıştır....

      olduğu, davacının 343.451,51 TL çıkma payı alacağına itiraz dahi etmediği görmezden gelindiği, tüm bu nedenlerle davacının esasen çıkma payı alacağının 1.398.701,22 TL olabileceğine dair rapor esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, Mahkemece istem yerine 6102 sayılı Kanun'un 636 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca çıkma payının mahkeme veznesine blokesi ile kararın kesinleşmesini takiben söz konusu tutarın davacıya ödenmesi yönünde karar tesis edilmesi gerekir iken 343.451,51 TL çıkma payının davacıya ödenmesi suretiyle davacının şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine dair tesis edilen hüküm usul ve yasaya açıkça aykırı olup, Mahkemece tesis edilen hüküm kesinleşmeden icra edilemeyecek tespit hükmü niteliğinde de olduğundan, eda hükmü tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu, harç yatırılmadan davanın görüldüğünü, hüküm tespit hükmü niteliğinde bulunduğundan, davada davacının çıkma payının ödenmesi talebi bulunmadığından ve dahi dava...

        Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) 10/11/2020 tarih, 2015/238 Esas - 2020/428 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, limited şirket ortaklığından çıkma, ayrılma akçesi ve kar payı talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurmuştur. İnceleme; 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Limited şirketlerde ortağın şahsi haklarından biri de 6102 sayılı TTK’nın 638. maddesinde düzenlenen, ortağın ortaklıktan çıkma hakkıdır. Çıkma hakkı, ortağın özgür iradesi ile ortaklıktan çıkma istemini içerir. Çıkma hakkını kullanarak ortaklıktan ayrılan ortağın, ortaklığa ait bütün hak ve mükellefiyetleri sona ererek şirketle arasındaki bütün ilişkisi kesilmiş olacaktır....

        Açıklanan nedenlerle, ayrılma akçesi yönünden açılan davanın açılmamış sayılmasına, davalılar --- aleyhine açılan davanın, adı geçen davalıların davalıların sıfat yokluğu (pasif husumet) nedeniyle reddine, davalı şirkete açılan şirketten çıkma ve şirket adına yapılan ödemelerin tahsili yönünden davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          GEREKÇE :Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç edilen ortağın çıkma payı ve kendisine tahsis edilen bağımsız bölüm için yaptığı faydalı giderlerin tahsiline yönelik başlattığı takiple ilgili itirazın iptali istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Kooperatif üyeliğinden çıkma payı istemi, Kooperatifler Kanunun 17. maddesine ve ana sözleşmenin 15. maddesine dayanmaktadır. Dosyadaki belgeler göre davacının 04.09.2013 tarihli yönetim kurulu kararıyla kooperatif üyeliğinden ihraç edildiği, ortaklık ilişkisinin sona erdiği yıla ait bilançonun 16.04.2014 tarihli genel kurul toplantısında görüşülerek kesinleştiği, davalı kooperatifin bir ay içinde çıkma payını ödemesi gerektiği açıktır....

            -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif ortaklığından 12.05.2003 tarihinde istifa ederek ayrıldığını, çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan takibe davalının itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetki itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. HUMK'nun 17.(6100 sayılı HMK 14.) maddesine göre kooperatif ile üyeleri arasında açılacak davalarda kooperatif merkezi mahkemesi kesin yetkilidir. Anılan yetki kuralı kamu düzenine ilişkin bir kesin yetki kuralı olup, mahkemece re'sen nazara alınması gerekmektedir....

              -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili kooperatifin üyesi olan davalının müvekkiline arsa sattığını, arsa bedeli için bakiye 16.712,00 DM borcu bulunduğunu, davalının hazır bulunduğu 28.05.2003 tarihli genel kurulda arsa sahiplerine olan borç için 1 DM’nin 320.000 ( eski ) TL olarak belirlenmesinin kararlaştırıldığını, bu borç için davalı tarafından girişilen 2006/4985 sayılı icra takibinde davalının daha yüksek kur üzerinden talepte bulunduğunu, ayrıca davalının üyelikten ayrıldığından bahisle çıkma payı alacağının tahsili için 2006/5704 sayılı icra takibine giriştiğini, ancak davalının istifasına ilişkin bir başvurusunun veya yönetim kurulu kararının olmadığını ileri sürerek, davaya konu icra takiplerinden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve takiplerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                Mahkememizce istinaf kaldırma kararı gereğince yeniden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi raporunda, öz kaynakların ve yedek akçenin dosya kapsamında bulunan delillere göre hesaplandığı ve hesaplamanın doğru olduğu, bu miktar toplamının 841.776,35 TL olduğu, bu miktarın kooperatif üye sayısı olan 231'e bölünmesi ile davacının ayrılma payının hesaplandığı ve hesaplamanın istinaf ilamına uygun olduğu, bu bağlamda davacının 3.644,05 TL kooperatif ortaklığından çıkma payı alacağı olduğu kanaatine varılmakla; aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 1163 sayılı Kooperatif Kanunu'na dayalı çıkma payı alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 14/01/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu