Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Çıkma davası diğer ortağa karşı değil şirkete karşı açılır. Dava şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinde açılır. Mahkeme kararında çıkma tarihi ayrıca gösterilmemiş ise çıkma kararının kesinleştiği tarih çıkma tarihi sayılır. Çıkma davasının kabul edilebilmesi için davacının ortaklık payının ne şekilde ödeneceği de belirlenmek durumundadır o yüzden talep edilmese bile bu hakkın tespiti gerekir. Çıkmaya ve buna bağlı olarak ayrılma akçesine karar verilmesi halinde, hükmedilen ayrılma akçesi üzerinden nispi karar ilam harcı ve vekalet ücreti belirlenir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacının çıkma payı ödenmek suretiyle ortaklıktan ayrılması ve kar payının ödenmesi istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın davacının şirket ortaklığından ayrılmasını gerektirir haklı bir sebebinin bulunup bulunmadığı, kar payı ödenmesi şartlarının oluşup oluşmadığı, talep yerinde görüldüğü taktirde davacı ortağın çıkma payı ile ödenmesi gereken kar payı miktarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesi ile çıkma payı ve bugüne kadar ödenmediğini belirttiği kar payının tahsilini talep etmiş olup davalı şirketin Limited Şirket olduğu, Limited Şirketten çıkma hakkının düzenlendiği TTK 638 maddesinin "(1) Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkını tanıyabilir, bu hakkın kullanılmasını belirli şartlara bağlayabilir. (2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir....

      Her ne kadar mahkemece, davacının çıkma payının tahsili talebinde bulunulması üzerine, bu yönde değerlendirme yapılarak, davalıya bilirkişi raporu ile belirlenen çıkma payını mahkeme veznesine depo etmek üzere süre verildiği, çıkma payı depo edilmediği için de şirketin fesih ve tasfiyesine karar verildiği anlaşılmakta ise de, öncelikle çıkma payının tahsiline karar vermek için depo kararına gerek bulunmadığı gibi, TTK'nın 636/3 maddesi uyarınca, haklı sebeplerin ve bu sebeplerin meydana gelmesinde davacının bir kusurunun bulunmadığının davacı tarafça ispatlanması gerektiğinden, somut uyuşmazlık yönünden haklı nedenlerin varlığının iddia ve deliller kapsamında araştırılması, Haklı nedenlerin varlığı tespit edildikten sonra, mahkemece, yine anılan yasal düzenleme kapsamında, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebileceği hususu ile şirketin devamlılığı asıl...

        Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) 10/03/2020 tarih 2015/255 Esas - 2020/175 Karar sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: DAVA; limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi heyet kök ve ek raporlarına ve toplanan tüm delillere göre; ortaklıktan çıkmaya izin ve çıkma payının tahsili istemiyle açılan davada, davalı şirketteki ortaklık ilişkisi temelinden sarsıldığı, davacı ile davalıların çıkma iradesinin uyuştuğu, Limited Şirketlerde kişi unsuru ağır bastığından yukarıdaki sayılan sebepler davacı ortağın şirketten çıkma talebinde haklı sebep olarak kabul edildiği, bu durumda davacının şirketten çıkma talebinin kabulüne, 31/01/2019 tarihli asıl, 25/06/2019-05/03/2020 tarihli ek bilirkişi raporlarına göre şirketin borca batık olduğu anlaşılmakla davacının çıkma alacağı olmadığından bu talep yönünden davanın reddine, her ne kadar, diğer şirket ortakları da davalı olarak gösterilmiş iseler de, sadece şirket husumet yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup diğer şirket ortaklarına husumet düşmeyeceğinden bu davalılar yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir....

          nun halen şirketi vekaleten ilzam etmekte olduğunu, fiilen işlemlerin yürütüldüğünü, kendisi ile yaşadığımız şahsi problemler nedeni ile Aile Mahkemesinden lehine 6284 Sayılı Kanun gereği verilmiş tedbir kararı bulunduğunu bu ve buna bağlı gelişen daha sonra mahkemeye gerektiğinde sunulacak nedenlerle şirketin faaliyetlerine katılmasının, karar sürecinde bulunmasının imkansız hale getirildiğini , şirkete ait gayrimenkul ve menkullerin idaresine dahlinin ve bilgisinin olmadığını, şirketin defter ve kayıtlarını kontrol imkanının dahi olmadığını, şirketten ayrılması ile birlikte hesaplanacak olan ayrılma payının tarafına ödenmesi gerektiğini, bilirkişi incelemesi sonrası ayrılma payının tespit edilebileceği nedeni ile fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak şimdilik dava değerinin 1.000-TL olarak açıldığını, davasının kabulü ile haklı nedenler ile şirket ortaklığından çıkma , ayrılma payının tarafına ödenmesini, ayrılma payının teminat altına alınabilmesi için davalı şirket adına kayıtlı...

            şirkete kayyım atanmasına ve ihtiyati tedbir kararı verilmesine, ödenmesi gereken kâr payının hesaplanmasına, davacının çıkma payının belirlenmesi ile şirketten çıkarılmasına yahut şirketin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 23.03.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı şirket tarafından müvekkiline ödenen 85.000,00 TL'nin mahsubu ile 390.526,38 TL çıkma payının karar tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, bu talebin yerinde görülmemesi halinde şirketin haklı nedenlerle feshine karar verilmesinin talep etmiştir....

              Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafın çıkma isteğinin davalı tarafından da kabul edildiği, sermayenin azaltılması, hükümlerine göre davacının payının hesaplanması gerektiği kanaatine varılarak davanın kabulü ile davacının şirketten çıkmasına izin verilmesine 9.632.000.000.-TL.nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, TTK.nun 551/2-4 ncü maddesi gereğince limited şirket ortağının muhik sebeplere dayanılarak şirketten çıkmasına izin verilmesi ile ortaklık payı ve kazanç payının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının şirketten çıkmasına ve dava tarihi itibariyle net tasfiye karı üzerinden davacının payına düşen miktarın tahsiline karar verilmiştir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda haklı nedenin gerçekleştiği gerekçesiyle dava kısmen kabul edilerek davacıların davalı şirketten çıkmalarına, çıkma payı alacaklarının davalı şirketten tahsiline, davacıların diğer taleplerinin ise reddine hükmedilmiştir....

                  Mahkemece yapılan yargılama sonunda haklı nedenin gerçekleştiği gerekçesiyle dava kısmen kabul edilerek davacıların davalı şirketten çıkmalarına, çıkma payı alacaklarının davalı şirketten tahsiline, davacıların diğer taleplerinin ise reddine hükmedilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu