Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının şirket yetkilisinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat talebinde bulunduğu, tedbir mahiyetinde davalının yetkisinin kaldırılması yahut sınırlandırılmasının talep edildiği, ayrıca davalının menkul ve gayrımenkulleri ile banka hesapları üzerine tedbir konulmasını talep ettiğ HMK.nun 389/1. maddesi gereğince "uyuşmazlık konusu hakkında "ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, nazara alınarak ve davanın mahiyeti gereğince HMK.390/3.maddesi uyarınca, davacının iddiaları yönünden, şirket müdürünün azli ve kayyım atanması ve şirket müdürünün menkul ve gayrımenkul / banka hesapları üzerine tedbir konulması talebi ne ilişkin bu aşamada yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden, mahkemece ihtiyati tedbirin reddine dair verilen kararın yerinde...
Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacının şirket yetkilisinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat talebinde bulunduğu, tedbir mahiyetinde davalının yetkisinin kaldırılması yahut sınırlandırılmasının talep edildiği, ayrıca davalının menkul ve gayrımenkulleri ile banka hesapları üzerine tedbir konulmasını talep ettiğ HMK.nun 389/1. maddesi gereğince "uyuşmazlık konusu hakkında "ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, nazara alınarak ve davanın mahiyeti gereğince HMK.390/3.maddesi uyarınca, davacının iddiaları yönünden, şirket müdürünün azli ve kayyım atanması ve şirket müdürünün menkul ve gayrımenkul / banka hesapları üzerine tedbir konulması talebi ne ilişkin bu aşamada yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden, mahkemece ihtiyati tedbirin reddine dair verilen kararın yerinde...
olduğunu, şirket müdürünün kasıtlı davranışlarıyla müvekkilinin ortaklığındaki şirketi piyasadan tamamen silmek istediğini, çünkü eşinin ortaklığında kurduğu şirketin aynı alanda faaliyete geçmiş olup şirket müşterisini kendi şirketine yönlendirmek istediğini, şirket müdürünün iş yeri güvenlik kameralarını kapatarak faturasız satışlar yaptığını beyan ederek, gecikmesinde sakınca bulunduğundan şirket müdürüne görevden el çektirilerek şirket yönetimine kayyım atanmasına, atama kararının ticaret sicilinde ilanına, UYAP sistemi üzerinden tespit edilerek şirket adına kayıtlı 2 adet taşınmazın (....numara ve UYAP'tan tespit edilecek diğer taşınmaz) kayıtlarına tedbir konulmasına, şirket adına kayıtlı ... ve ... plakalı araçların kaydına tedbir konulmasına, şirketin ......
Asıl dava, şirket müdürünün azli ve şirkete kayyım atanması olup, birleşen dava ise, görevi kötüye kullanma ve haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat davasıdır. Her ne kadar asıl dava da, davalı şirket taraf olarak gösterilmiş ise de asıl davada aynı zamanda şirkete kayyım atanması talebi bulunduğundan, asıl dava da davalı şirketin taraf olarak gösterilmesi yerinde görülmüştür. Yapılan bilirkişi incelemesinde, davalı şirketin geçmiş yıllar zararları geçmiş yıllar karlarına fazla olduğundan dağıtılabilecek bir kardan bahsedilemeyeceği, şirket bilançosundaki ortaklardan alacaklar hesap bakiyesinin mevcut olmadığı, şirket müdürünün şirkete gelen paraları uhdesine geçirdiğine ilişkin başkaca da bir delil bulunmadığı, davacı tarafın bu hususa ilişkin iddiasını miktar, tarih, işlem bazında somutlaştırmadığı, bu somutlaştırmanın mahkememizce de yapılmasının beklenemeyeceği, ... Cumhuriyet Başsavcılığının .../......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/257 KARAR NO : 2022/965 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkarma, Müdürlük Yetkisinin Azli, Şirketin Tasfiyesi) DAVA TARİHİ : 19/03/2020 KARAR TARİHİ : 02/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkarma, Müdürlük Yetkisinin Azli, Şirketin Tasfiyesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Davalı ile müvekkilinin 14.04.2016 tarihinden bu yana ... San, Tic. Ltd. Şti.'...
nin işleri ve işlemleri bakımından şirket sözleşmesinin 8. Maddesi gereğince münferiden temsil ve ilzama yetkili olduğunu, ayrıca davacı ...'...
Davalı vekili, müvekkilinin ortaklıktan çıkarılması kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, TTK'nın 187'inci maddesinde sayılan ortaklıktan çıkarılma şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Birleşen dosyada davacı vekili, 22.07.2010 tarihinde toplanan davalı şirket ortaklar kurulunun müvekkilinin ortaklıktan çıkarılması yönünde işlem yapılması hakkında karar aldığını, ancak bu toplantıda müvekkiline oy hakkı tanınmadığını, kararın usul ve hukuka aykırı olduğunu, kararın alınması için gerekli şartların oluşmadığını ileri sürerek şirket ortaklar genel kurulunca alınan 22.07.2010 tarih ve 2010/11 sayılı kararın iptalini talep ve dava etmiştir. Birleşen dosyada davalı vekili, iptali istenen kararın alındığı toplantıya tüm ortakların katıldığını, davacının muhalefet etmek suretiyle görüşünü bildirdiğini, kararın usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan şirket müdürlüğünden azline dair karara yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. .../... 2- Dava, limited şirketin ortağı ve müdürü olan davalının, şirketin varlığını kendi şahsi işleri için kullandığı ve şirketi zarara uğratma ihtimali bulunduğu iddiasına dayalı haklı sebeple şirket ortaklığından çıkarılması ve müdürlükten azli istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; 6102 sayılı TTK'nın 640. maddesinin 3. fıkrası gereğince haklı sebebe dayalı olarak ortağın şirketten çıkarılması için ancak şirket dava açabilir....
olduğunu, bunun yanında şirket müdürünün, şirkete ait malları kendi firmasına üretim yapmak için meccanen kullanması ve bir kira bedeli ödememesi, kendi firmasına bu şirketten üretim yapıp herhangi bir fatura kesmemesi, muhasebe kayıtları tutulurken ticari defterlerde halen müvekkilinin tek ortak gösterilmesi gibi diğer kötü yönetim hallerinin de olduğunu, bu nedenlerle davalı şirket müdürünün müdürlükten azlini ve davalı şirkete yönetim ve temsil kayyumu atanmasını talep ve dava etmiştir....
seni ve şirketi borç altında bırakacağım şeklinde beyanda bulunulduğunu belirterek, davalı şirket müdürünün azli ile şirkete kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir....