Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçlunun, taşkın hacze ilişkin şikayeti üzerine verilen mahkeme kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nin 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....

    Şubesi'ndeki doğrudan gelir desteği hesabı üzerine konulan haczin kaldırılması konusundaki şikayeti yanında içtihatlara göre ileride doğacak muhtemel hak ve alacakların haczi mümkün olmadığından borçlunun hesabında ilerleyen dönemlere ait alacaklara konulan haczin de kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nun 09.04.2008 tarih ve 2008/12-310 Esas sayılı kararı gereğince çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ödemelerinin haczinin mümkün olduğundan şikayetin reddine karar verilmiş, ancak ilerleyen dönemlerde doğacak alacaklara ilişkin haciz yapılamayacağı şikayeti konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

      İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, şikayete konu hacizlere ilişkin olarak icra dosyasından borçlu vekiline 10.07.2013 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 18.07.2013 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, borçlulardan ...'in meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonradır. O halde, mahkemece, borçlulardan ... yönünden istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Mahkemece, borçlu vekilinin dayanak ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı şikayeti hakkında karar verilmekle yetinilmek gerekirken, talep konusu olmayan haczedilmezlik hususunda yapılan değerlendirme ile sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 19.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçluların icra mahkemesine yaptıkları başvuruda usulsüz tebligat şikayeti yanında hacze yönelik icra müdürlüğü işleminin de iptalini talep ettikleri, mahkemece tebligat usulsüzlüğü şikayetinin incelenerek süresinde yapılmadığından bahisle reddedildiği ancak hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talepler yönünden olumlu-olumsuz herhangi bir karar verilmediği görülmektedir. 6100 sayılı HMK.'...

            O halde, mahkemece borçlunun süreye tabi olmayan bu şikayeti yönünden işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, istemin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Sanıklara isnat olunan ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 331. maddesinde düzenlenen “alacaklısını zarara sokmak kastıyla mevcudu eksiltmek” suçunun takibi şikayete bağlı olup, ancak alacaklının süresi içerisinde İcra Ceza Mahkemesine şikayeti üzerine dava açılabileceği, alacaklının şikayeti olmaksızın iddianame ile dava açılamayacağı gözetilerek, Temyiz davasına konu eylemde, alacaklının hiçbir aşamada usulüne uygun olarak verilmiş bir şikayet dilekçesi bulunmadığı gibi şifahi bir beyanının da olmadığı, sanıklar hakkında İstanbul 1....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile birlikte, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, çekin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti incelenmeksizin icra takibinin itiraz eden borçlu açısından iptaline karar verildiği görülmektedir....

                  İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazına 24.11.2014 tarihinde tapuda haciz şerhi işlendiği, İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin borçluya 08.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmakla, borçlunun şikayete konu taşınmaz üzerindeki haczi bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerekmektedir. Bu durumda, öğrenme tarihine göre meskeniyet şikayeti süresinde değildir. O halde, mahkemece şikayetin süreden reddi gerekirken, yazılı şekilde istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi, haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur. Bu durumda mahkemece; haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile haczedilmezlik şikayeti yönünden istemin kısmen kabulüne karar verilmesi isabetsizdir....

                      UYAP Entegrasyonu